İçtiğin bardağı masaya geri bırakıp aldığın güzel tadın verdiği zevkle gözlerini yumdun istemsizce.
"Nasıl?"
"Müthiş!
"Evet, şimdi..." Bakışları barmenin doldurduğu içki bardağını izlerken sana yönelik konuştu. "Neden gelmiştin?"
"Tesadüfen... Sizi gördüm" Cümlene devam edemeden Erwin konuşmaya başladı.
"Tesadüf olmadığını ikimiz de biliyoruzdur diye düşünmüştüm"
Gözleri seni bulurken bakışı altında sertçe yutkundun. Damağının kuruduğunu hissedip bardağı eline aldın.
"Tamamen tesadüf"
"Hmm, benimle aynı gün ilk kez bara gitmen tesadüf yani"
"Daha önce on sekiz yaşıma girdiğim zaman da gelmiştim"
"Daha önce geldin ama hiç içki içmedin mi?"
"İçmediğimi de söylememiştim. On sekizime girdiğim de yapamadığım şeyleri yapmak istedim" Eski halinle dalga geçer gibi kıkırdadın.
"Doğru, ama yanıldığın bir konu var sevgili öğrencim" Gözleriyle elinde ki içki bardağını işaret etti. "Eğer daha önce içmiş olsaydın içtiğin şeyin alkolsüz olduğunu anlardın."
Bardağı tutan elin titremeye başladığın da masaya bıraktın. "Paylaştığım konumu da unutmayalım. Kötü bir yalancısın"Pes ederek içinden bu fikri bulan Mikasa'yı suçladın.
"Pekala, tesadüf değil"
"Açıklar mısın"
Hocanın yüzüne açık bir şekilde sizi beğeniyorum diyemeyeceğin için aklına gelen ilk bahaneyi uydurdun.
"Paylaştığınız konumu gördüm..." Doğruyu söylediğine inansın diye gözlerine bakmaya çalıştın. "Ben de teşekkür etmek için iyi bir zaman diye düşündüm"
"Okulda da söyleyebilirdin?"
"Önümüzde hafta sonu var... Unutmamak için hemen söylemeliyim dedim"
"Peki bu seferlik bir şey demeyeceğim ama aklıma takılan bir şey var" Sabırsızlıkla ne diyebileceğini düşünüp ona göre bahaneler bulmaya çalıştın ama hiç düşünmediğin bir şey sormuştu sana. "On sekiz yaşına girdiğin de aklına gelen tek şey içip kafayı bulmak mıydı?"
"Nasıl yani?"
"On sekiz yaşına girdiğin de yapabileceğin çok fazla şey var; ehliyet almak veya dövme yaptırmak gibi"
"Dövme yaptırmayı düşünmedim değil..." Bahaneleri bir kenara bırakıp dürüstçe düşüncelerini belirttin. "Verdiği acı beni korkuttu sadece"
"Düşündüğümden daha kırılgan gibisin, merak etme sandığın kadar acımıyor."
"Siz yaptırmış mıydınız hocam?"
"Evet, ayrıca şu an okulda değiliz bundan sonra ismimle hitap et lütfen aramızda sadece beş yıl var"
Erwin gömleğinin düğmelerini biraz açarak köprücük kemiğine yapılı olan dövmeyi gösterdi ancak senin takıldığın nokta başka bir şeydi
"Yeni mi mezun oldunuz?"
"Biz konumuza dönelim, dövme yaptırmak için ne duruyorsun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
physical teacher / 𝘌𝘳𝘸𝘪𝘯 𝘚𝘮𝘪𝘵𝘩
Fanfic"Madem başkan olmakta bu kadar ısrarcısın, gözlerim üstünde Y/N." ~Düz yazı ~Küfür içerir ~Modern AU ~Erwin Smith x Reader