Eve gittim ve halsiz bur şekilde duş aldım sonra siyah mickili pijamami giydim ve yataga uzandım hep savaşı düşünüyordum ve yine onu düşünerek uyudum. Sabah annemin saçlarıyla oylamasıyla uyandım annem bana kocaman optukten sonra hadi okula dedi bende onaylar gibi yataktan kalktım.ılık bur duş aldiktan sonra dolabimin karsisina geçtim siyah yırtık bir kot üstüne siyah bir tişört ve üstüne kot montumu giydim ayakkabimi giydim ve aşağı indim lara çoktan inmişti ve suratida asiktı ne oldu bakışı attım ama suratini daha çok büzdü sofrada yerimi aldıktan sonra annem konuşmaya başladı "babanız ile tekrar birlesmeye karar verdim ve ızmir e taşınmaya ilimizde burda çok yiprandiniz ve yoruldunuz sizin iyiligniz için tüm okul ve ev işlerimiz hallettik pazar günü tasinicaz bu yüzden bugün arkadaslarinizla veda edebilirsiniz" dedi. Tum bunlar nereden cikmisti neler oluyor ya kahvaltı etmeden çantamı alıp direk çıktım larada hemen arkamdaydi beraber okula girerken biri gözümü kapattı ege demiştim ve bu doğruydu efe ve
Ege yüzümüzü görünce şaşırdı ve panik olmuş sesle "ne oldu" dedi. Bende lara sen anlat dedim ve sinifa çıktım kapıyı ayağımda açtım tabi herkes kapiya doğru döndü benim gözüm tek bir kişiyi arıyordu tabikide pelin. Pelini görünce ona doğru ilerledim saçını kavradım ve bahçeye doğru surukledim bahçenin orda berkleri görünce berke nin önüne ittim lara boş boş bakarken birden ayaklandı peline döndüm ve sert bir tokat aticakken berk tuttu ona döndüm ve"çek o pis ellerini ye bağırdım" o da bana döndü ve "yeter" dedi. Lafa atildim ve "bencede yeter sizden nefret ediyorum buraya geldigim güne naklet olsun geldigim gibi geri gidiyorum."dedim . O sırada telefonum çaldı gizli n umaraydi bir iki adım ordan uzaklaştık dan sonra açtım ve " alo " dedim ses gelmiyordu ben sürekli birşeyler söylüyordum ama karşıdan cevap yoktu tam kapaticakken durgun ve o tanıdık ses "su" dedi. Gözümden bir damla aktı ve "neden"diyebildim. Zaten telefonum çoktan yerde binbir parça olmuştu koşarak bizimkiler geldi. Laraya döndüm ve sımsıkı sarildim sonunda "savaş" diyebilmistim.hepsi şaşırmıştı lara yi kenara çektim ve herşeyi anlattım. Lara çok şaşırdı ama ben hala agluyordum sınıfa çıktım sıraların üstünde ne var ne yok yere f irlattim sonunda bir köşeye geçip hıçkıra hıçkıra ağladım. Koşma sesleri geliyordu koridordan sinifa girdiklerinde hepsi şok olmuştu lara, berk, ege efe, deniz ege kosarak yanima geldi ve elimi tuttu elim o an acimaya başladı. Çünkü elim büyük bir şekilde kesilmişti fazla acimiyordu efe elinde ilk yardım cantasi ile geldi ve elimi sardı berk geldi sarilicakken tokati yapistirdim koşarak sınıftan çıktım .
..................................................
gözümü açtığımda eve de yatıyordum ara uyandı dedi. bana ne olmuştu hiç bilmiyordum annem başıma dikildi ve " yeter artık bugün gidiyoru" dedi. lara ağlıyacakken sus işareti yaptım . kapıdan efe ve ege girdi. onlarda fazla mutlu sayılmazdı. efe laraya sarıldı
"üzülme sevgilim sen nereye ben oraya" dedi ben şok olmuştum ege ve ben aynı anda" sevgilim?" dedik ikiside kızarmıştı sonra ege bana döndü ve " bizde sizinle gelmeye karar verdik güzellikler" dedi. çok mutlu olmuştum . yataktan doğruldum lara "su duş alsın sonra eşyaları toplarız" dedi.bende ağır adımlarla duşa girdim suyu açtım o an gözümden bir damla aktı. savaşı özlüyordum ama bir o kadarda nefret ediyordum. çünkü beni bırakıp gitmişti tek başıma mücadele etmemi istemişti beni güçsüz bırakmıştı tek başıma zafer kazanabilecek güçte olmadığımı bile bile beni buna sürükledi. bu hikayede başta yanlış prense kapılmış olsamda sonradan asılını bulmuştum ama ben hep külkedisi olarak kalmıştım ve yine o çaresizliğin içine düştüm.
saçımı kurutup günlük kıyafetlerimi giydikten sonra aşağıya indim mutfaktan güzel kokular geliyordu masadaki yerimi aldıktan sonra yemek yemeye başladım. herkes hararetli birşeyler konuşuyordu bu sırada kapı çaldı içeri bir iki tane adam girdi ardından da takım elbiseli yakışıklı adam. ben tam odama çıkarken lara baba diye bağırdı ve o adamın boynuna sarıldı. bir dakika ne yani bu adam benim babam mı . ondan nefret ediyordum beni bıraktığı için annemi bıraktığı için herşeyinden nefret ediyordum. odama koşarak çıktım. arkamdan geleceklerini bildiğim için kapıyı kitledim. herşeyi yere atmaya başladım iç sesim: sende alıştın herşeyi döküp kırmaya baban çok zengin herhalde iç sesime kızarken bir yandan da döküp kırmaya devam ediyordum. bir anda kapı yere düştü babam sandığım adam tam karşımda duruyordu elimi kesmiştim ve kanıyordu yanıma geldi ve sarıldı . "su kızım ben seni bırakmak istemedim" dedi ona döndüm " o yüzden o küçük kızı orda yolun ortasında ağlayarak bıraktınız demi o günden sonra ne kadar acı çektim haberin var mı anneannem hep size öldü dedi bununla kendimi avuttum her bayram bilmediğim iki kişinin mezarına gittim ve o yüzden mi çicek koydum şimdi de karşıma geçmiş hiçbirşey olmamış gibi davranmayı kesin anladınız mı keşke o gülleri gerçek size koysaydım" dedim o sırada lara araya girdi ve " yeter su " dedi ona döndüm ve " senin için sorun yok demi sen çünkü anne sevgisiyle büyüdün baban sana hep doğum gününde istediğin şeyi aldı hep ikisinin arasında uyudun demi şimdide karşıma geçip yeter diyorsun ne hakla" dedim ve çantamı alıp fırladım. taksiye atladım ve sahile kenarındaki kayalıklara oturdum kulağımı taktım ve hüngür hüngür ağlamaya başladım yanıma surf tahtasıyla bir çocuk oturdu ve "çok acıyor mu" dedi ben boş boş bakarken " elin elin" dedi o sırada gülmeye başladım. ona döndüm ve " kalbim acıyor" dedim. yüzü tebessümlü yüzü ile " geçer" dedi. sonra elindeki bandanayı çıkardı ve elimi sardı sonra ağır adımlarla ilerlemeye başladı. arkasından bağırdım " hey ben su tanıştığıma mem..." diyecekken "cenk" dedi ve arkasına dönmeden devam etti.havalr çok ısınmıştı ve karneler dün almıştık v bugün izmire gidecektik. saate baktım 8 olmuştu taksiye binip eve gittim kapı açıktı. herkesin elinde telefon birilerini arıyorlardı ben kapıdan girince ege " geldii" diye bağırdım annem yanıma geldi ve sımsıkı sarııldı. ve " özür dilerim" dedi. babam tek kişilik koltukta solgun ve yorgun yüzüyle oturuyordu bana tüm masumiyeti ile bakıyordu . lara nın yanına gittim " özür dilerim kardeşim " dedim o da ban asımsıkı sarıldı " bir daha bizi bırakıp gitme " dedi babam yanıma gelmek istiyordu anlaşıyordu ama gelemiyordu . bu sefer sıra bendeydi . babam yanına koşarak gittim babam ayağa kalktı ve bana sarıldı bende boynundan yapıştım babam beni baya havada döndürdükten sonra göz yaşlarımı sildi ve " özür dilerim kızım" dedi. bende karşılık olarak sarıldım . sonra merdivenlerden inen adam tüm eşyalar toplandı.hazırız efendim dedi. lara ama ben acıktım dedi herkes ona bakıp gülmeye başladı. babam döndü ve "hep beraber yolda yeriz" dedi . babamın büyük ve bir o kadarda lüks arabasına bindik ve yola koyulduk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYALLER
Teen FictionHer şey teyzemin beni İstanbul'a götürmesi ile başlamıştı yeni okul , yeni ortam , yeni arkadaşlar . İlk onu görmüştüm onu sevdiğimi düşündüm ama o karşıma çıkana kadar ...