|16|

103 11 71
                                    


Üstümü giyinip saçımı taramak için geri banyoya döndüm. Boğum çağırmıştı onun için hazırlanıyordum aslında gitmezdim ama önemli birşey anlatıcakmış.

Saçımı tarayıp kuruttuktan sonra odama döndüm on dakika geçmişti hemen hemen.

Ayakkabımı giyip asansörün düğmesine bastım,asansör beklemek neden bu kadar sıkıcı?

Asansöre binip en alt kata indim,dışarı çıkıp hemen yanımızda duran eve ilerledim.

Asansöre binmeden önce mesaj atmayı unutmuştum biraz burada beklemeliydim,telefonumu çıkarıp boğuma yazdım.

---

Jungkook:
Boğum ben asansöre biniyorum haberin olsun
Görüldü

---

İki üç dakika bekledikten sonra boğumların evine gidip şifreyi girdim.

Asansöre bindim aynadan saçımı düzeltip,asansörün durmasını bekledim.

Asansör durunca asansörün kapısını açtım,ayakkabının bağcıklarını çözmeye başladım birde iki saat boğumu bekletmemeliydim.

Converse bağcıklarını açıp bağlamak neden bu kadar zordu ki? Sanırım benim gibi üşengeçler için herşey çok zor..

"Taehyung napıyorsun?"duyduğum sesle olduğum yerde durdum. Ayakkabımı yere indirip kapıya yaklaştım. Taehyung'da mı buradaydı?

"Rahat durursan acımıcak."taehyungun sesiyle titredim,o da buradaydı. Nasıl boğumun yanına gidicektim ben şimdi.

Taehyunga çok sinirliydim ama onu görürsem direk yumuşardım. "Ah ama çok acıyor! Yavaş." ne yapıyorlardı ki?

Tamam hemen kötü düşünmemeliydim.
"Ah! Hala acıtıyorsun." Boğumun sesiydi bu, off kapıyı çalmalı mıydım?

"Tamam yavaş yapıyorum." Çok normal bir şekilde söyledi yani umarım düşündüğüm şey değildir.

Nasıl bu kadar fesat olmuştum ben?

"Yok ya da yavaş yapma hızlan." Boğumun sesiydi bu? "Sanki şey yapıyoruz tövbe,tövbe iki dakika yaranı sarıcam inleyip durma." Oh rahatlamıştım. Bir an şey sandım..

Kapının zilini çaldım elim titriyordu heyecandan, taehyungu görücektim.

Kapıyı taehyung açmıştı hiç haberim yok gibi şaşırmaya çalıştım "sende mi buradaydın?" Hiç memnun değilmişim gibi somurttum.

"Hmhm sen neden geldin ki?" Elindeki sargı bezlerini bırakıp hemen geri yanıma döndü. "Boğum çağırdı beni sen neden buradasın?" Aklına dank etmiş gibi kapıyı sonuna kadar açtı. "gelsene içeri." Kafamla onaylayıp içeri girdim.

"Boğum nerede?"aramızdaki mesafeyi korumaya çalışıyordum,bunu fark etmiş olacak ki eli ayağı birbirine dolanmıştı.

"Odasın da elini kesmiş baya derin."kaşlarımı havaya kaldırıp "anladım,tamam."dedim. Taehyungu arkamda bırakıp boğumun odasına ilerledim.

Yatakta uzanmış acıyla yüzünü buruşturmuştu. Yanına gidip yatağa oturdum ellerini elime alıp yarasına baktım gerçektende derin kesmişti.

My Childhood/TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin