0.7

914 43 1
                                    


Mauro ile kahvaltı için yakınlardaki bir kafeye gittik.Bir kaç kişi ile fotoğraf çekindik ve masamıza oturduk.

Medya bizi ilk defa görüyordu,yani Mauro beni paylaşınca bir çalkalanmıştı ortalık.Hala da öyleydi.

Yanımızdaki insanların bizi birlikte çekme çabasına aldanmayıp önümüzdeki menülere baktıp.

"Bugün sporcu değiliz,gömelim diyorum ben."dedim.Menülerdeki şeyler gözümü döndürdü.

"Sen nasıl istersen belleza."dedi,"Waffle yiyelim o zaman,hatırladığım kadarıyla her sabah yediğin öğündü küçükken."dedi gülümseyerek.

Anılar içimi ısıtıyordu.

"Değişmedi."dedim kafamı sallayarak.

Wafflelarımızı söyleyip sohbet etmeye başladık.

"Hatırlıyor musun?Sana Paris'te bir kulüp ayarladığımı söyleyince ne kadar mutlu olmuştun,beni bırakacağın için çok ağlamıştın,bende gittim kulüple görüştüm."dedi suyundan içerken.

Doğru söylüyordu.PSG'ye transfer olacağını söylediğinde inanılmaz üzülmüştüm ve her gece ağlıyordum neredeyse.

"Peki bana bu haberi nasıl verdiğini hatırlıyor musun?"


5 yıl önce
Yatağımda film izlerken ağlıyordum.Mauro'nun gideceği beni çok üzmüştü cidden.Ne yapacaktım ki ben onsuz?

Camımdan gelen tıkırtılarla ödüm kopmuştu.Can bir anda açıldığında geri çekildim ve Mauro'nun heyecanla içeri girdiğini gördüm.

Koşup ona sımsıkı sarıldım.

Gideceğini söylediğinden beri ona ekstra bir yakınlaşmıştım.

"Sana inanılmaz bir haberim var belleza."dedi soluk soluğa.

"Gitmiyor musun!"diye bağırdım gülerek."Yok o değil,daha güzeli."diyince suratım düştü.

"Hiç düşürme o suratını çünkü Paris'ten bir kulüp seni istiyor amor."dedi ellerimden tutarak.

"Şaka yapıyorsun,seninle mi geleceğim yani!?"dedim heyecanla.Çığlıklar atıp sıçramaya başladım ve ona sımsıkı sarıldım.

Üstüne bir anda atladığım için dengemiz bozuldu ve arkamızdaki yatağıma düştüm sarılı bir şekilde.

Mauro'nun altında kaldım.

Tekrar söylüyorum,Mauro İcardi'nin altında kalmıştım.

Elleri başımın iki yanında dururken nefesim duracakmış gibiydi.Gözlerim bir gözlerine bir de dudaklarına kayıyordu.

Aynısı onun için de geçerliydi.

"Ecrin,"diye fısıldadığında öksürdüm ve bu onun geri çekilmesini sağladı."Ben artık gideyim,ailen duyarsa kızarlar."dedi pencereme doğru ilerlerken.

Çıkmadan önce son bir kez arkasını döndü ve "Paris'te aynı evdeyiz belleza,ailen artık kızamayacak sana."diyip gitti.

Niye öksürdüm ki ben?

Niye elim ayağımı tutmuyor şu an benim?

Günümüz
Anıya utanıp gülümsedim.Ev arkadaş olayımız fena değildi,taki Wanda Paris'e gelene kadar.O zamanlar ayrı olsalar bile Mauro onun sözünü ikiletmiyordu.

under the fame | mauro icardiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin