2.5

707 34 12
                                    



Uyandığımda Mauro'ya daha hediyesini vermediğim aklıma gelmişti.

Koşup dolabımı açtım ve kıyafetlerimin altında gizli olan krampon kutusunu çıkardım.

Daha uyuduğu için yanına koydum ve yatağa girip uyanana kadar telefonumla ilgilendim.

Yanımdan mırıltılar gelmeye başladığında yanıma döndüm ve Mauro bana uzanmak istercesine yanındaki kutuya uzandı ve gözlerini açtı.

Açar açmaz gözleri parladı ve hemen doğrulup kutuyu açtı ve Nike'ın yeni çıkan pembe kramponunu görünce kocaman gülümseyip üstüme atladı.

Altında kaldığımda boynumun her köşesine öptü.

Sonra ayrıldı ve göz göze geldik.

"Çok teşekkür ederim mi amor."dedi ve dudaklarımdan öptü nazikçe."Rica ederim canım."dedim.

Kendisimi üstüme bıraktı ve bacaklarımı beline doladım.Kafasını boynuma gömdü.Nefes alış verişlerini hissedebiliyordum.

Bir süre sonra"Mauro biraz daha durursak son kalmış nefeslerimde tükenecek."dedim.

Hemen kendini ellerimi iki yana koydu ve kendini kaldırıp yanağımdan öptü ve ayaklanıp kramponları eline aldı.

İncelerken altındaki detayı fark etmesini bekledim.

Altına ikimizin baş harflerini ve ölen oğlumuz adına bir melek yaptırmıştım.

Görünce acı bir gülümseme oldu yüzünde.

Gidip ona sarıldım sıkıca.

"Çok güzel olmuş."dedi.Ağlıyordu.

"Maurooo!"dedim ve gözlerindeki yaşları sildim elimle.Hafifçe gülümsemeye çalıştı.

"Koş tuvalete yüzünü yıka hadi mutlu gün,hadi hadi!"dedim ellerimi çırparak.Yavaşça arkasını döndü ve tuvalete girdi.

Ben de pijamalarımdan kurtuldum ve kendi bireysel kuvvet antrenmanlarıma başlamak için kıyafetlerimi giyindim,önce biraz daha güçlenecek daha sonra şampiyonluğumuzdan önce maçlara ve antrenmanlara katılmaya başlayacaktım.

Salonda Mauro'yu bekledim ve hazır bir şekilde geldiğinde birlikte çıktık.

O antrenmana girdi,ben de kendi kondisyon antrenmanımı yaptım ve çıkışta eve gittik.

Bu rutinimiz bütün hafta boyunca devam etti.







2 AY SONRA

"HERKES GİDER,BİZ KALIRIZ,BİZ GALATASARAYLIYIZ!"

Bu sesi duymayı o kadar özlemiştim ki.

Isınma hareketlerini yaparken bacaklarımı ısındırmak için Vakıfbank Spor Sarayının reklam panolarına doğru yaslanıyordum.

Gözlerim aşık olduğum adama takıldı ve gülümsedim.

Alt tribünlerden izliyordu maçı,Kerem,Barış ve Nicolo da yanındaydı.Kendini öne eğdi ve bana göz kırptı.

"Heyecanlı mısın?"dedi.

"İlk maçıma çıkıyor gibi hissediyorum."dedim gülerek."Rahat ol mi amor,en iyisi sensin."dedi.

Ona öpücük gönderdim ve geri döndüm.


Bana kaldırılan topa sert bir şekilde vurdum ve topu öldürdüm.

under the fame | mauro icardiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin