2.3

484 24 1
                                    



Nil'ler maç yüzünden antrenmanları çift oluyordu bu yüzden ikiside gelemiyordu eve,öbürlerinin de rest günüydü,kendine takılıyorlardır.

Uyandığımda serumlarımın çıktığını gördüm
ve kendim takmayı beceremiyordum.Yukarıdan gelen seslerden Mauro'nun evde olduğunu anladım,kendim çıkamayacağıma göre onu aramaya karar verdim.

Mauro aranıyor...

İki çalıştan sonra açtı.

"Alo,Ecrin.Bir şey mi oldu?"

"E şey,serumlarım çıktı da,kanıyolar o yüzden.Kendim takamıyorum.Öbürleri de meşgul.Gelip takabilecek misin diye sorucaktım."

"İki dakikaya geliyorum."

Telefonu kapadı ve bir kaç saniye sonra kapı açıldı.Anahtarı olduğu için rahatça açabilmişti kapıyı.Zaten herkese vermiştim.Kalkamıyordum kapıyı açmak için.

"İyi misin?"diye geldi hemen yanıma.Elimi sadece bir atlet ve bir şort giydiğim için çıplak omzuma koydu ve sıcak elleri soğuk bedenimi ısıttı.

Kafamı sallayıp"Şu serumlar sıkıntı yaratıyor sadece."dedim sessizce.Kafasını salladı ve serumları takmaya odaklandı.

Biraz acıyordu doğal olarak,bu yüzden de hıslıyordum.Mauro her yaptığımda endişeli gözlerle bana bakıp duruyordu.

Ona"Sakin ol,iyiyim ben."dediğimde işine devam etti ve bittiğinde açıkçası gitmesini istemiyordum.

Yavaşça kalkıp kapıya yönelmeye başladığında durdurmak istedim onu,ama yapamadım.

"Teşekkür ederim."dedim ona kapıdan çıkarken.Tek yapabildiğim buydu zaten,teşekkür etmek.

"İhtiyacın olursa lütfen aramaktan çekinme."dedi ve çıktı kapıdan.

O çıkınca evim onun kokusuyla doldu.O muhteşem,büyüleyici kokusuyla.

Hemen ortadaki masanın altında tuttuğum fotoğraf albümünü elime aldım.

Burada Mauro işe olan bütün küçüklük anılarım vardı.Onu özlediğim zamanlar bakardım buna hep.

İki saniye önce görmeme rağmen onu özlemiştim.

Mauro'ya gideceğimi söylediğim günden olan fotoğraflarımıza geldim.O günün ekstra güzel geçirmek için çok çaba sarf etmiştim

Yine de sonu göz yaşlarıyla bitmişti.

3 yıl önce

Gidecektim,sadece 1 haftam kalmıştı artık gitmeye.Ben hala Mauro'ya bu konuyu söylememiştim.Kendime çok kızıyordum,ona baştan dürüst olmalıydım.

Günümüzü güzel geçirmek için ilk başta onunla hep gittiğimiz lunaparka gitmiştik,rüya gibi bir yerdi ve bana tekrardan çocuk gibi hissettiriyordu.

Küçüklüğümden beri korkum olan 360'a binmeye zorlayan Mauro ile bakışıyordum şu an.Bu gözlere bir daha bakamayacaktım belki,hayır diyemedim bu yüzden.

"İyi Mauro tamam ya!Ölürsem sensen bileceğim ama!"dedim sinirle.Korku da yatıyordu aşağısında aslında.

"Söz elini bırakmayacağım tamam mı?"dediğinde kafamı salladım.Oyuncağa oturmuştuk ve"Ecelim geldi Mauro,beni unutma sakın."dedim ve bir anda hareketlendik.

Gözlerimi kapayıp açtığımda oyuncak durmuştu ve önümde hem endişeli hem de gülen bir Mauro vardı.

"Noldu öyle ya?"diye sordum etrafa bakınarak.Ellerim ayaklarım titriyordu.

under the fame | mauro icardiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin