0.6

39 5 0
                                    

Kurumuş dudaklarını, Minho'nun yumuşak dudaklarına değdirdi.|

Minho, şaşkınlığını gizleyemiyordu. Anlam veremiyordu şuan olanlara. Jisung'un ondan nefret ettiğini düşünüyordu her zaman. Fakat şuanki davranışı bu düşüncesinden uzaklaştırıyordu Minho'yu. Minho o an kendi ruhunu bedeninden çıkmış hissetti. Sonsuzluk yaratan o duyguyu her zaman yaşada, bu onu daha çok farklı hissettirdi.

"Sen..."

"Sevmedin mi? Oysa beni beğendiğini düşünüyordum..."

Jisung, gülümseyip başını yana yatırarak söyledi bu sözleri. Minho, hâlâ şaşkınlığını üzerinden atamıyordu. Onun yerine odasına doğru yürüdü. Odasının önüne geldiğinde ise içeri girip kapıyı kilitledi.
Jisung ise geri ciddi ifadesini almış masasına oturmuştu.

"Kaç, nereye kaçabiliryorsan kaç mor menekşe..."

Avcunu çenesinin yanına koymuş parmakları yanağına denk geliyordu Jisung'un. Düşünüyordu o da. Minho'dan etkilenip etkilenmediğini test etmek için onu öpmüştü. Bu sorunun cevabını düşündü.
Minho ise odasındaki banyoya doğru ilerledi. Aynadan kendine baktı. Daha sonra dudaklarına indirdi bakışlarını. Dudaklarını ne kadar sevsede nefret ettiği bir kişide öpmüştü. Ama Minho o an nefreti düşünmedi.
Jisung, şarkı yazdığı ve şarkılarını kaydettiği atölyesine gitti. Ne kadar eli kirli işler yapsada müzik yapmayıda çok severdi Jisung. Jisung, ne istediğini o an hedef koydu. İstediği şey Minho'ydu. Fakat bu nefret enerjisinin içinde çok zor birşeydi. Öyle ya, Jisung zorlamayı severdi. İşleri kolaylaştırmayı değil.
Jisung, kalemini aldı. Sözlerini yazdığı o özel defterini alıp yazmaya başladı. Düşünüp yazıyordu. Bu şarkıyı Minho için yapıcaktı.

---

"Bay Han, birkaç dosya bulduk. Bunları sunarsak Bay Lee'nin mekanını geri alabiliriz."

"Bakabilir miyim?"

"Tabi."

Jisung, ofisindeki masasına oturmuş Minki'nin getirdiği dosyaları inceliyordu. Minho'nun kumarhanesini geri almaya çalışıyorlardı. Yoksa büyük bir kayıp yaşanabilirdi pes ederlerse.

"Polislere sun bunu Minki. Eğer yapmak istemiyorsan Bay Hwang'a ver halleder o."

"Tamamdır efendim."

"Çıkabilirsin."

Jisung, masasına oturup şarkı hakkında biraz düşündü. Ne zaman onu Minho'ya söyleyebilir diye... O sıra Hyunjin baskına geldi.

"Daha temin 'Bay Hwang' diye söz duydum. Dedim 'Niye baskın yapmayayım?' O yüzden baskına geldim."

"Hoşgeldin, iyi ki geldin. Çünkü biir sorunumuz var."

"Bence sorun Minho'nun hiçbir yerde olmaması."

"Odasındadır."

"Mantıklı oraya bakmamıştım."

"Neyse aslında sorun evet Minho ile alakalı."

"Ayh dedikodu var... Çok severim. Dökül bakalım."

"Bak birisine anlatırsan, bilirsin kanı sevdiğimi."

Jisung sahte bir şekilde sırıttı. Hyunjin ise bağırıp gözüyle yan yan baktı.
Minho, Hyunjin bağırdığı sıralar Jisung'un odasının oradan geçiyordu havuza doğru gitmek için. Hyunjin'in bağrışını anladıktan sonra kapıya kulağını koyup dinledi.

"Ben bugün Minho'yu öptüm. Son-"

"NE? ÖPTÜN MÜ?"

"Az daha bağır tüm korumalar duysun."

"Şoka girdim bekle. Sen hani nefret ediyordun Minho'dan?"

Minho duyduğu şeyden sonra dinlemek için daha heveslendi. Çünkü kendi hakkındaydı.

"Ya duygular değişir biliyorsun. Neyse sana şey dicektim... Ben Minho'ya şarkı yazıyorum. Nasıl ona o şarkıyı verebilirim? Sen bilirsin böyle şeyleri o kadar Felix'in var."

"Oooo, Sungie~miz romantik erkek oluyor. Hayır Sungie~, bu ilişkide Minho seme olmalı."

"Ya semelikle ne alakası var ahmak? Bi' hediye yapıyoruz şurda düzgün cevap ver, sıkarım kafana ciddiyim."

Minho, şarkı konusunu duyunca şaşa kaldı. Olduğu yere doğru iki korumanın sohbet ederek geldiğini gördüğü için daha dinleyemeden havuza doğru ilerledi. Artık Jisung'un planın yarısını biliyordu. Ve ona duygular beslediğinii çok net bir şekilde anladı.

"Sakin şampiyon. Tamam fikir vericem. Minho'nun doğum günü yaklaştı mı?"

"Hmm, yok daha var."

"O zaman...herhangi bir günde yapsan iyi olur. Mesela Minho'nun kumarhanesini geri aldığında bir parti yap. Ona o zaman söyleyebilirsin."

"Mantıklı. Hemde fazlasıyla. Deniceğim bunu. Kralsın Hyunjin."

"Tabi ne sandın?"

---

Minho, yüzmeye devam ediyordu. Serinlemek için gelmişti. Tabi, havuzda kimse olmadığı için şarkı da açmıştı. Bazen şarkıya eşlik ediyor, bazen suyun içinde haraket yapıyordu. Tabi çoğunlukla suyun içine girip yüzüyordu ya da suyun içine girip nefes tutuşunu güçlendirmeye çalışıyordu. Tabi bunları yaparken Jisung'un onu izlediğinden haberi yoktu.
Jisung ise havuzun ordaki masasına oturmuş Minho'yu izliyordu ve onu fark etmesini bekliyordu. Fark etmeyeceğini anlayınca Minho'nun şarkıyı söylediği bir yeri Minho söylemesini bitirdikten sonra söylemeye başladı.

  "Adamın olacağım, bir daha gitmene       izin vermeyeceğim

Seni bir daha böyle bırakamam
Lütfen adımı söyle
Sensiz yaşayamam
Beni tekrar kollarıma al
Seni artık yalnız bırakamam
Bebeğim sadece dua ediyorum"

Minho, Jisung'un sözlerini arkası dönük ve donuk bir şekilde dinliyordu. Sözleri bitince arkasına döndü ve Jisung ile bakıştı. Bu ölüm sessizliğini ilk bozan Jisung oldu.

"Güzel şarkı, severim."

"Cidden mi?"

"Hmhm."

"Benim en sevdiğim şarkı bu."

Jisung, anladığını belirtmek adına yere doğru gözünü büyütüp baktı ve kafasını salladı.

"Burda kalan belgeleri almaya gelmiştim. Sana iyi eğlenceler."

Minho, sadece Jisung'un kapıya doğru gidişini izledi. Burada kalmasını istiyordu ama bunu diyemezdi.

"Jisung..."

"Efendim?"

Minho, söylemek ile söylememek arasında kaldı. Daha sonradan olayı kafasında dağıtmak amaçlı söylemedi.

"Sesin güzeldi."

"Teşekkürler."

Jisung, gülümseyip Minho'nun yanından ayrıldı. Minho, yavaş yavaş içinde tuttuğu o nefretin etkisini kaybediyordu.

Bu bölüm böyleydi. Bu arada Semesung olmuyacak sadece Jisung'u biraz daha romantik yapmaya çalışıyorum. Biraz geç geldi evet. Ama daha acil birşey var. Bunu arkadaşlarım okumadığı için size söylemek istiyorum. Nasıl arkadaşlarımı doğum günümde bir arada tutabilirim? En çok istediğim şey doğum günümü 4'ümüzün birlikte geçirmesi. Ama hepsi çok ayrı yerdeler. O yüzden birlikte olamayacakmışız gibi görünüyor. Pazartesi gününe kadar taktik verebilir misiniz? Gerçekten herşeyden çok istiyorum onlarla birlikte olmayı...

Trust My Fire || MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin