4. Şans

209 34 56
                                    

Sellam canlarr nasılsınız bakalımm

Sınır: 15 vote, 70 yorum

LÜTFEN BÖLÜMÜ OKUYORSANIZ YILDIZA BASMAYI UNUTMAYIN<33

Keyifli okumalarr...
-----

Başımı kaldırıp kim olduğuna baktım ve Gediz doktorla göz göze geldim. Yani biyalojik abimle...

Elini omuzumdan çekip yanıma oturdu. İkimizde sessizce önümüze bakıyorduk. Sonunda konuşma cesaretini bulmuş olacak ki boğazını temizleyip söze girdi.

"Ben senin öldü haberini duyduğum zaman daha iki yaşındaydım. Evet o yaşta insan pek bir şey hatırlayamaz, bende pek hatırlamıyorum zaten ama o haberi asla unutamadım İlda. Unutamadık... Senden sonra bi kız kardeşimiz daha oldu ama asla senin kokunu almadık ondan. Senin özlemin tamamen başkaydı. Şimdi senin yaşadığını öğrenmek, karşımda kanlı canlı durduğunu görmek benim için, bizim için mucize gibi. Nolur İlda, sana yalvarıyorum bize bir şans ver. Lütfen kardeşim..."

Sona doğru iyice kısılan ve titreyen sesi ile benimde gözlerim dolmaya başlamıştı. Kendimi çok çaresiz hissediyordum. Ne yapmam gerek bilmiyordum...

Karşımda sessizce durup bekleyen, benden cevap almak isteyen abime ne söylemem gerektiğini bilmiyordum...

Gözlerimi yumdum ve derince bir nefes alıp sakinleşmeye, akıllıca karar vermek için düşünmeye başladım. Belkide onlara bir şans verebilirdim? Aile ne demek bilmiyordum ama belkide onlarla öğrene bilirdim bu duyguyu...

Gözlerimi açıp karşımdaki adama bakarak yavaşça başımı onaylar anlamda salladım ve konuşmaya başladım.

"Size bir şans vericem Gediz. Ne yaşamış olursam olayım bunlarda hiç birinizin suçu yok. Evet Ahmet ve Özlem hanıma kırgınım, kızgınım hemde çok. Beni hiç mi aramadılar? Hiç mi sorgulamadılar ya? Nasıl öldüm, neden öldüm, mezarım nerde? Aklım o kadar dolu ki... Bunların hepsini konuşucaz ama size bir şans vermeyi istiyorum. Belkide aile kavramını sizinle öğrenirim..."

Konuşmam bittiği anda Gediz beni kendine çekip sarıldı. Derin derin soluklar alıyor, saçımı öpüp kokluyordu.

"Çok mutlu oldum İlda'm. Nasıl sevindiğimi bilemezsin. Bize şans verdiğin için çok teşekkür ederim kardeşim."

Bende ellerimi hafif beline sarıp karşılık verdim. Kaç dakika geçti bilmiyorum ama Özlem hanımın sesiyle ayrıldık bir birimizden ve ayağa kalktık.

"Kızım? Bize bir şans verdin mi?"

İçten ve mutlu sesini duyunca tepkisiz kalıp sadece başımla onayladım onu. Ne olduğunu anlamadan gelip sıkıca sarıldı bana. Karşılık vermedim ve geri çekilmesini bekledim. Ayrıldıktan sonra Ahmet bey geldi karşıma ve sarılıp başımdan öptü. Sadece benim duya bileceğim bir sesle fısıldadı kulağıma.

"Canım kızım benim... İyi ki bulduk seni, iyiki bir şans verdin bize. Hoş geldin tekrardan ailene kızım."

Geri çekildikten sonra derince bir nefes aldım. Bakalım şimdi ne olacaktı.

"Evet size bir şans verdim ama beni nasıl bu zamana kadar aramadığınız, öldüğüme bu kadar çabuk inandığınız gerçeğini değiştirmiyor bu. Size kırgınım, kızgınım ve içimdeki bu boşluk bir daha dolarmı bilmem."

İkiside bana üzgün gözlerle bakıyordu. Söylediğim şeylerin doğru olduğunu onlarda biliyordu çünkü.

"Haklısın kızım, ne söylesen ne yapsan haklısın. Ama bunları konuşmanın yeri burası değil. İstersen eve geçelim hem abilerin ve kardeşlerinle tanışmış olursun hemde konuşmuş oluruz. Senin için uygun mu?"

İlda Marsel Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin