-8-

67 9 11
                                    

"Dün geceyi hatırlıyorum."

Rin, o ağlıyordu. Elinin tersiyle gözlerini silip karşımda dikiliyordu. Şu an nasıl bir tepki vermem gerektiğini kestirememiştim. Ondan faydalandığımı düşündüğü için mi böyle tepki vermişti? Bilmiyorum. Ve bilememek beni korkutuyordu.
(Ama bir şey biliyorum ki bunu bir daha aklımdan çıkarmayacağım bu çocuk sarhoş olmuyor. Bu nasıl bir bünye. O kadar içki nereye gidiyor!?)

Bir süre birbirimizle bakıştıktan sonra Rin tekrar konuşmaya başladı.

"Seviyorum."

"Efendim?"

"SENİ SEVİYORUM. Tamam mı, arkadaşlık falan daha sikmişim yeter. Ben seninle yatma hayalleri kurarken sen beni evine kardeşinle olan didişmeni çekmem için çağırıyorsun. NEYİM BEN KAMERAMAN MI!? Sıkıldım artık böyle olmaktan. Bir süredir senin de beni sevdiğinin farkındayım. Senin açılmanı beklemiştim. AMA DAA YE-"

Bu kadar beklemenin yeterli olduğunu düşünüp lafını dudaklarımla böldüm. Zaten o da bu anı bekliyormuş gibi bana karşılık verdi. Kendisini bana doğru sürtmeye başladığında yerlerimizi değiştirip onu duvara doğru ittirdim. Elimi bluzunun içine sokup göğüs uçlarıyla oynamaya başladım. Dudaklarımdan ayrılıp kulağıma doğru hafifçe inledi. Küçük inlemeleri arasında konuşmaya çabaladı.

"mhmm... Çadıra dönüp orada devam etsek olmaz mı?"

Rin'in daha ona dokunmuyorken bile böyle olması beni fazlasıyla heyecanlandırıyordu. Dudakları öpüşmekten kızarmış ve hafifçe şişmişti. Bu hali tapılası duruyordu. Ama buna rağmen ilkimizin çadırda olmasına izin veremezdim. Dönene kadar bekleyebilirdi nasıl olsa. Zaten o da kucağımda çadıra dönerken uyuya kaldı.

Atsumu'dan Devamm

LANNN!!??!??? KARDEŞİM SUNA'YI MI KAÇIRIYOR?!!??!!

Bu sahneyi görüp öylece konserde durmaya devam edemezdim tabii ki. Bu yüzden ben de Omi-kun'u alıp onların peşinden gitmeye başladım.

"Gerizekalı nereye gidiyoruz bi şarkı bile dinleyemiyoruz olaysız. Yeter ben nerden Miyalara bulaştım. Suna size yine iyi dayanmış. Sa-"

Minik bir öpücükle Omi-kun'umu susturup ne yaptığımızı kısaca açıkladım.

"Sonuç olarak onları takip mi ediyoruz? Neyiz biz sapık mı?"

"Sapık değil de meraklı diyelim. Ayrıca bunlar hep malzeme. Tabii senin ikizin yok ne anlayacaksın beni. Kaçırıcaz, hızlanalım biraz."

Dememe kalmadan zaten asıl sahneye yetişmiştik. Kiyoomi benden daha hazırlıklı geldiğini belli edercesine bu sahneyi kayıt altına aldı ve hemen oradan tüydük.

"Belki ikizim yok ama unutma benim de bir ablam bir abim var bunlara hazırlıklıyım."

Pis pis sırıtıyordu. Aman Tanrım ben bu şahsiyeti nereden buldum. Yiyicem ya çookk tatlıı. Neyse neyse. Sanırım alkol beni biraz vurmaya başlamıştı. Çünkü koşamıyordum. Hatta şuan yerdeydim. Sanırım düştüm. Kiyoomi de biraz ötede bana gülmekle meşguldü.

Kollarımı iki yana açıp beş yaşındaki çocuklar gibi ellerimi beni kucağına alması için açıp kapamaya başladım. Bu halim onun biraz daha gülmesine sebep oldu. Yanıma geldi, beni kucağına aldı ve hangi akla hizmetse koşmaya bu şekilde devam etti. Sanırım o da alkol aldığını unutmuştu. Ve biz zaten onlardan uzaklaşmıştık. Artık koşmasına gerek yoktu.

Çadırlarımıza çok yaklaşmıştık ki çimlerin üstüne kapaklandık. Ve bu gece burada uyumaya karar verdik. Kim takar ki, herkes gecenin sonuna kadar sızmış oluyor zaten. Çoktan uyumuş olan Omi-kun'umun üstünde ben de kendimi uykuya teslim ettim.

----------------------------------------------------

Bu bölümü nasıl bitirsem bilemedim ama sanırım Osamu ve Rintarou artık sevgili..? Sonraki bölüm ne zaman gelir bilemiyorum. (Bu arada diğer bölüm Osamu'dan aynen devamm)

Neuse iyi geceleerrr✨🌙

(487 Kelime)

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 15 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Wasting Time - SunaOsaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin