0.2

46 7 0
                                    


"Jeongin, kapının üzerinde böyle bir delik var mı diye kontrol eder misin?" Hyunjin elindeki küçük kutuyu Jeongin'e vermişti. Jeongin eline kutuyu aldı ve kapıya doğru döndü, tam bu anda yer olağanca sallanmış ve tavan ile duvarın birleştiği kısımlardan toz, toprak dökülmeye başlamıştı. Jeongin korkuyla Hyunjin'e doğru döndü, sarışın ise Jeongin'i kolları arasına almıştı. Jeongin ellerini direkt Hyunjin'in beline sardı, depremden fazlaca korkuyordu.

"Sorun yok." dedi Hyunjin yere çömelirken. Jeongin'i sıkıca sardı ve sarsıntının geçmesini bekledi. Depremin bitmesini beklemişler ama sarsıntı geçmemiş daha çok şiddetlenmişti. Hyunjin ayağının ıslandığını fark ettiğinde yere baktı, bodrum suyla doluyordu. Jeongin sudan ve ıslanmaktan korkar, hatta nefret ederdi. Hyunjin Jeongin'i yavaşça kendinden ayırdı.

"Sakin ol Jeongin." demişti esmer saçlı gencin yüzünü avuçları arasına alırken. "Çok korkuyorum, ne yapacağız." Jeongin hıçkırarak konuştuğunda Hyunjin onu bir kez daha bağrına basmıştı. "Korkma." diyebildi sadece. Jeongin'e ayağa kalkmasında yardımcı olmuş ve belinden destekleyerek merdivenleri çıkışını kolaylaştırmıştı. Birlikte kapı üzerine dikkatle baksalar da hiçbir delik görememişlerdi, anahtar bu değildi. Ayrıca oda hızla su almaya da devam ediyordu. Jeongin mızmızlanarak etrafına bakındı. Son kırk dakikadır buradaydılar ve artık hiç umudu kalmamıştı. Gözleri sinirden dolmuştu, burada ölecek olmak koyuyordu. 

Tam bu sırada kapının ardından yüksek bir ses gelmişti. Ses çok rahatsız edici değildi hatta epey yumuşak mizaçlıydı.

"Jeongin! Kahvaltı hazır diyorum oğlum nerde kaldın yine?" Jeongin tanıdık gelen bu sesle kapıya doğru döndü. Annesinin sesiydi.

"Annee, burada kaldık! Lütfen bize yardım et!" etrafına bakınmış ama Hyunjin'i görememişti, arkasına döndü ve Hyunjin'i aradı. Sarışın genci, göğüs hizasına kadar suya batmış hâlde bulmuştu.

"Hyunjin! Ne yapıyorsun orada?" diye bağırdı Jeongin. Çocuğun bakışları elindeki kutu ve su arasında mekik dokuyordu. "Jeongin, o burada olabilir." dedi sakince. Derin bir nefes almış ve suya dalmıştı. Küçük eşyalar suda yüzüyor ve sürekli karşısına çıkıyordu. Yüzeye çıkıp tekrar derin bir nefes almış ve yeniden dalmıştı. Etrafı iyice inceledi, gözüne üzerinde istiridye şekli bulunan bir sandık takıldığında direkt anlamıştı anahtarın bu sandığın içinde olduğunu. Biraz daha daldı ve anahtarı sandığın üzerindeki boşluğa yerleştirdi, tam uymuştu. Kutuyu saat yönünde çevirerek kilidin açılmasını sağladı. Sandık açıldığı anda bütün su rüyalarla beraber sandığın içine gömülmeye başlamıştı. Hyunjin'de bu akıntıya kapılıyor bir türlü sandığın başından ayrılamıyordu. Kolunu sandığa kaptırdığında gözleri kararmış ve her şeyin bittiğini anlamıştı. Birden biri tutup onu çektiğinde, az kalsın nefessizlikten ölecekti. Kafasını çevirdi ve onu sudan çıkaran esmer saçlıya baktı, Jeongin her zaman bu kadar çekici miydi yoksa şuana mı mahsustu? Elinde olmadan belli belirsiz sırıtmış ve çocuğun onu merdivenlere taşkmadına izin vermişti. Jeongin sarışını merdivene taşıyana kadar su çoktan sandığa emilip yok olmuştu bile. Jeongin yavaşça Hyunjin'i merdivene oturttu.

"İyi misin?" diye sormuştu endişeyle. "Suni teneffüs yapmama gerek var mı?" Hyunjin'in gözleri fal taşı gibi açılmıştı, elleri ayaklarına dolanmış ve direkt ayağa kalkmıştı. "İyiyim aslında." dedi, bir yanı bunu yaptığı için pişman olacağını söylüyordu ama Hyunjin her ne kadar o istese de bunu yapabileceğini sanmıyordu. Aklına sandık ve anahtar gelince ayağa kalktı ve sandığın yanına koştu. Sandığın kapak kısmında altın işlemeli bir istiridye vardı. Hyunjin istiridyeyi bulunduğu yerden çıkardı, ağzını açarak içini kontrol etti ve anahtarın burada olduğunu görünce rahatlayarak derin bir iç çekti. Bulduğu anahtarı istiridyenin içinden çıkarmış ve kaldırıp Jeongin'e göstermişti, mutlulukla esmer saçlı çocuğun yanına koştu. Jeongin de heyecanla sarışın gence bakmış, 'Bizi burada bırakmayacağını biliyordum! Gerçekten burası hakkındaki her şeyi biliyorsun Hyunjin.' demiş ve anahtarı gencin elinden almıştı. Jeongin tam anahtarı deliğe sokacakken Hyunjin elini tumuş ve onu durdurmuştu.

sage ::hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin