İşaret koyduğum yerden itibaren medyadaki şarkıyı dinleyebilirsiniz arkadaşlar, Taehyung'un sesini düşünerek.^^
"Taehyung bak bi şuraya lütfen!" Alt dudağım büzülü bir halde aynanın karşısında iki farklı ceketi elimde tutuyordum ve açıkçası ellerim titriyordu.
Yarım saat kalmıştı, birazdan birkaç gün önce çıkan albümümüzün lansmanı için sahne alacaktık. Herkes bir yerlere koşuşturuyordu. Stilist kıyafet seçimini bana bıraksada ben seçemiyordum!
"Efendim güzelim?" Taehyung'un arkamda belirmesiyle sıçradığımda belime sarılmış ve aynadan bana doğru bakmıştı. Yüzümdeki mutsuzluğu sürdürerek iki ceketi de gösterdiğimde kararsız olduğumu yeterince belli etmiştim.
"İkisi de sana çok yakışır." Taehyung'tan da belirsiz cevap geldiğinde kaşlarımı çatarak ona döndüm. "Bana değil kombine yakışanı söyle Taehyung."
Gayet sinirli bir şekilde ona bakarken burnumu hafifçe ısırmış, sonucunda kaşlarımı daha çok çatmıştım. "Ya hadi ya."
"Tamam tamam, koyu olanı giy o zaman." Koyu mavi kot ceketi seçtiğinde şirince gülümseyerek yanağını öpüp geri çekilmiştim. Belimden sıkıca kavrayarak beni kendine çektiğinde askı olmayan elimle Taehyung'u omzundan ittirmeye çalışıyordum. "İnsanlar var Taehyung."
"Olmadığını mı düşünüyorum sence?" İyice yüzüme yaklaştığında insanların bakışlarından rahatsız olduğumdan utançla kendimi geri çekiyordum. Taehyung ise halime gülerek geri çekilmişti. Üzerinde siyah boğazlı bir kazak, leopar desenli gömlek ve siyah kumaş pantolonu vardı. Gerçekten, leopar desenini yakıştırdığım tek insan olabilirdi.
Siwon hyung yanımıza geldiğinde ona dönmüştük. "Aileleriniz geldi gençler." İyice gerildiğimde Gül Teyze ve annemler gelmişti. Yeji direkt üzerime atladığında kucağıma alarak yanağından kocaman öpmüştüm.
"Sen şimdi ünlü mü oldun abi?" Bir ona birde yan versiyonu Hyunjin'e bakarak gülümsediğimde başımı salladım. "Olucam işte az kaldı ya."Gül Teyze bir benim sonra Taehyung'un yanağını sıktığında gülümsemekten gözleri yok oluyordu. "Eşşekler sizi. Bizim kafamızı şişiriyordunuz şimdi insanların kafaları da şişecek."
"Büyükanne, kaç kere söyledim..." Taehyung bıkkınlıkla göz devirirken herkes gülmüştü. Annemle göz göze geldiğimizde ikimizde fazlasıyla duygusal olduğumuzdan annem direkt gözlerini doldurarak Yeji'yi alıp bana sarılmıştı. "İyi ki gecenin bir saatinde bizi uyutmamışsın." Dudağımı büzdüğümde gözlerini silmiştim. "Ağlama anne ya." Başını salladığında Hyunjin'in sesi gelmişti.
"Keşke Yohan hyung da burda olsaydı." Hyun'un benden çok Yohan'a bağlı olduğunu bildiğimden çömelerek saçlarını okşadım. "Yohan'da ünlü olup gelicek emin ol." Turnuvalardan dolayı Çin'deydi ve milli takımdaydı. Herkesin bildiği bir sporcu olduğundan dolayı benden önce Jeon soyismini dünyaya tanıtmıştı zaten.
Annemler kulisin biraz daha arka kısmında olan televizyondan bizi izlemek için gittiklerinde Pd'nim birdenbire; "Son 15 dakika arkadaşlar." diyerek ortaya çıkmıştı. Herkes koşuşturmaya devam ederken pd bize doğru yaklaşmıştı. "Hazır mısınız?"
Başımı hızlıca iki yana salladım, o sırada Taehyung kolunu omzuma atmıştı. "Hazırız tabi." Güç vermek istercesine omzumu sıktığında zoraki gülümsemiştim, gergindim.
"Daha önce konuştuk arkadaşlar. İlişkinizi belli ederek büyük bir risk alıyorsunuz ve olumlu bir dönüş alacağınızın garantisini vermiyorum. Çok çabaladınız, çok gayretli ve isteklisiniz ama bunu aklınızdan çıkarmadan insan karşısına geçin. İstemeyeceğiniz tepkiler olabilir, beklenmedik bir anda laf yiyebilirsiniz. Sözüm sana Taehyung, kendine hakim ol. Yapacağın en ufak bir çizik birleştirmeye çalıştığın camı tuzla buz edebilir."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
between the symphony
Fanfiction"Bu günün anısına, tanışma hikayenizi anlatır mısınız Bay Jeon?" seme taehyung. by elf 21.06.2023