Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Peki, kahvaltıya da mı gelmeyeceksin?"
"Canım bir şey istemiyor," diyerek yorganı daha da kafasına çekti Anastasia. Kızlar birbirlerine bakıp bu hâline bir şey demek isteseler bile sustular çünkü onu darlamayı istemiyorlardı. Crystal birkaç adım atıp kızın yanına geldi ve elini alnına koydu ve derinbir nefes aldı. "Ateşin yok, kahvaltı getirmemizi ister misin?"
"Hayır, uyumak istiyorum."
"Peki ama dersler?"
"Kiminle ortak?"
"Bakayım," diyip ders programını alarak kızın yanına geldi Isabella. "İlk iki ders iksir ve Gryffindor ile ortak, Biçim Değiştirme Ravenclaw, öğleden önceki son ders Kehanet, Slytherin ile. Öğleden sonraki ders tılsım, Gryffindor ile ve akşam ki Astronomi de Slytherinle ortak."
Sia yorganın altına doğru kafasını eğerken kafasını iki yana salladı. "Derslere girmek istemiyorum."
"Sia, bana bak." Francesca yorganı açıp kızın ağlamaktan şişmiş gözlerine ve kırmızı burnuna baktı. "O iki aptal yüzünden derslerden kaçmayacaksın, tamam mı? Kimse senden daha önemli değil. Ve ölmüş annemin üzerine yemin ederim, eğer ikisinden birisi bir daha senin canını sıkarsa hadlerini bildireceğim. Şimdi, yataktan kalk, kahvaltını yap ve bizimle derslere gir. Onların görüş açılarına oturmayacağız ve bizim varlığımızı bile fark etmeyecekler, anladın mı?"
"Fran haklı," diyerek kızın yanındaki yerini aldı Isabella. "Ve ben de hiçbirinin seninle konuşmamasını sağlayacağıma yemin ediyorum. Crystal ile önünüze oturacağız ve seni görünmez yapacağız. İki dangalak yüzünden derslerini aksatamazsın."
"Eh, ben de doğru taraftayım," diye mırıldandı Crystal ve kızın yanından kalkıp arkadaşlarının yanına geçti. "Eğer sana bakarlarsa onlara gözlerimle lanet atacağım ve Isi'nin yanında olup kara ceviz asamla onları lanetleyeceğime asamın kara ceviz ağacı üzerine yemin ederim."
Sia onlara gülümseyerek baktı ve zorla yattığı yerde doğrulup kollarını iki yana açtı. "İyi ki varsınız." Üç kız arkadaşlarının üzerine atlayıp ona sarılırken kahkahaları odada yankılandı.
*
"Yok işte Pati, gözlerin düşecek ama yok." Sirius gözleriyle bir kez daha Hufflepuff masasını taradı ve kızın masada olmadığını görünce kaşlarını çattı. "İyi değil bu James, o hiç kahvaltıyı kaçırmazdı."
"O kız ikinci sınıftan beri Hastane Kanadına da gitmemişti Pati, bu sıralar her şey olabilir."
"Hey çocuklar, naber?" Lily kızıl saçlarını savurarak James ve Sirius'un karşısına oturunca James dikkatini ona verdi. "Günaydın Çiçeğim, Pati yine Anastasia'yı arıyor ama kahvaltıya gelmediğini kavrayamıyor."
