Peter bir an nerede olduğunu anlayamadı. İlk şaşkınlık anından sonra fark etti nerde olduğunu. Burayı nasıl unuturdu ki.. Titandaydı. Havasını bile alabildiğini hissetti. Derken hemen yanında Tony'i gördü.
Hemen Tony'i uyarmak için birşeyler yapmak istedi. Ama ağzından birşey çıkmadı. Sanki bedeni nerede ne yapılacağını biliyordu da onun bir kontrolü yokmuş gibiydi. Sonra toz olan diğer insanları fark etti. Kalbi tıpkı o günkü gibi korkuyla çarptı.
Hayır dedi kendi kendine Tony'nin tekrar gittiğini görmek istemiyordu. Rüyada olduğunu fark etti o an. Herkes tek tek toza dönüşürken öylece ağlayarak bekledi. Ama sonra bütün vücuduna bir acı yayıldı.
Anlayamadı bile ne olduğunu acı o kadar yoğundu ki dizlerinin üzerine çöktü. Tony'nin kendisini kollarına aldığını hissetti. Ağzından kendi kontrolünde olmadan çıktı sözler'Bay Stark lütfen gitmek istemiyorum.' Ama anlayamadı neden böyle dediğini, kendisine ne olduğunu bilmiyordu. Sadece çok acıyordu. Sonradan fark etti ki Tony değil o toza dönüşüyordu. Bu acı ise örümcek güçlerinin onu hayatta tutma çabasıydı.
Bitsin istedi. Bu acı bitsin artık. Tony'i duydu. Kendisine iyi olacağını söylüyordu. Ama Peter olmadığını biliyordu. Son anda 'Üzgünüm' demeyi başardı sadece.
Bir asır gibi geçen birkaç saniye sonra Tony'nin kollarında toza döndü ve o anda tüm acı bitti. Sonra kendini bir savaş alanında buldu. Yine tam karşısında Tony vardı. Peter yine kendi istemeden konuştu. Hiç yaşamadığı şeyler hakkında gevezelik etti.
İçinde fütursuzca konuşan Peter fark etmemiş gibiydi ama Peter Tony'nin bakışlarını tanıdı. Özlemle önünde ki çocuğu izliyordu. Peter kendinden biliyordu. Çok özlemiş bir insanın gözleriydi bunlar. Birden Peter'ın hiç beklemediği birşey oldu. Tony ona sarıldı. Peter bunun ne olduğunu bilmiyordu. Bir rüya olsaydı birşey hissetmemesi gerekirdi. Ama o hem az önceki acıyı hem de şu an arasında olduğu kolları çok iyi hissediyordu.
Peter aklını kaçıracağını düşündü. Bedenini neden kontrol edemiyordu. Neden hiç yaşamadığı şeyleri yaşıyordu bilmiyordu. Ama bildiği birşey vardı. Tony'e sarılmak çok çok güzeldi.
Birden herşey tekrar değişti. Tony'i Thanos'un karşısında gördü. Dimdik duruyordu taşlar ise elindeydi Peter çığlık atmak istedi. Ne oluyordu? Birden Tony parmaklarını şıklattı ve Peter hemen yanına koştu. Yanına çöktü yine kontrol onda değildi. Tony'nin yanına gitti. Ağlayarak konuştu. 'Kazandık Bay Stark. Başardınız efendim. Bay Stark. Üzgünüm. Tony.'
Ama sonra Tony önünde öldü. Peter ağlayanın kendisi mi yoksa kontrol edemediği beden mi olduğunu bilmiyordu ama hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.
Ve sonra Friday'in sesini duydu.
"Peter kendine gelmelisin. Yoksa Bayan Potts'a haber vereceğim. Lütfen uyan."
Peter nefes nefese uyandı. Terden sırılsıklam olmuştu. Ne diyeceğini bilemedi nefes alamıyordu. Birden Pepper kapıyı kırarcasına açıp Peter'a koştu. Peter'ın kollarından tuttu ve açıkçası yaralımı diye kontrol etti.
"Peter ne oluyor, iyi misin? Friday bana kabus gördüğünü ve seni uyandıramadığını söyledi."
Bu sözlerin üzerine gördüğü, yaşadığı herşey bir balyoz gibi vurdu Peter'a. Ne olmuştu az önce? Neydi o? Sıradan bir rüya olamazdı. Sıradan rüyalarda acı yada sarılmak gibi şeyleri bu kadar net hissetmezdiniz. Kaldı ki hiç yaşanmamış şeyler görmüştü. Son anlar aklına gelince midesi bulandı. Yataktan çıkıp banyoya koştu hemen. Pepper da arkasından geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAŞKA BİR EVRENDE
Akcja"Tek yolu buydu Tony" "H-hey Peter" "Bay Stark hayır siz de değil lütfen" "Üzgünüm" "Bana izin verin Bayan Potts bu..bu Bay Stark'ın mirasının bir parçası, ben..ben yapabilirim lütfen bana izin verin birlikte kurtaralım." Bildiğimizden başka bir evr...