'Özel' Yemek

72 5 3
                                    

Sonunda internet bulmuşken bu bölümü de yazayım dedim.. İyi eğlenceler ;) Unutmadan.. Amerika' dan yeni dönen bitanecik Zeynep' ime selamlar :D

Jason bize birşeyler almak için minibara gitmişti. Fırsattan istifade Dane elini belime dolayıp beni kendine doğru çekti.

Onun bir yandan tatlı, bir yandan da genzimi yakan kokusu; nefesime karışarak ciğerime kadar iniyordu. O kadar etkileyiciydi ki.. Kokusu, sesi, tipi, gülüşü.. Herşey ancak bu kadar mükemmel ve birbirine uyumlu olabilirdi.

"Gelseler de tanıştırsak" dedi herzamanki fısıldar ses tonuyla.

Konuştukça nefesi tenime değiyor, içimi gıdıklıyordu.

"Kimler gelse de kimleri tanıştırsak?"

Gülerek yanıt verdi "Erva ve Luke gelse de herkes tanışsa"

Daha lafının bitmesine fırsat vermeden karşımızda durduklarını fark ettik.

Luke, Erva'yı bileğinden kavramıştı. "Dane, bak seni kimle.."

"Tanışmışlar" diyerek kahkaha attı Dane. Dayanamayarak ben de hayvani kahkahamla Dane' ye katıldım. Fakat onlar şok olmuştu..

"Siz nerden..?" dediler aynı anda. Ne kadar da birbirleri için yaratılmışımsıydılar. Sonra birbirlerine dönüp "Sen o musun?" diyince onlar da kendilerini tutamayıp kahkaha atmaya başladılar.

"Ne kaçırdım?" ensemin yanından çıkan ses ve tenime değen nefesle irkildim.

"Bu da Jason." diyerek gözyaşını, kolunun tersiyle sildi Dane.

Kısa bir süre içinde herkes şenzlonglara yerleşmiş ve konuşmaya başlamıştı. Okul, okul, okul.. Konuşulan tek konu buydu. Oldukça can sıkıcıydı ama konuşuyorduk işte.

Güzel ve yorucu bir günün ardından herkes odalarına çekildi. Erva ve ben bir yandan olayları en ince detayına kadar birbirimize anlatırken, bir yandan akşam yemeği için hazırlanıyorduk. Bize verilen plana göre bu akşam biraz özel giyinmeliydik.

Dolabımda bulunan tek 'özel' elbiseyi fazla düşünmeden yatağın üzerine fırlattım. Erva ise birsürü elbiseyi yatağına koymuş, seçim yapmaya çalışıyordu.

Yatakta; toz pembe mini bir elbise, kırmızı tonlarında biri mini biri uzun ama dekolteli iki elbise ve buz mavisi şirin bir elbise duruyordu. Onlar arasından birini seçmeye çalışırken, yerde duran siyah elbiseyi yerden alarak "buna ne dersin?" dedim. Kesin kendini yataktan atmıştı bu elbise yoksa hiç tereddüt etmeden bunu seçerdi.

"Süpersin" elbiseyi elimden alarak banyoya koştu. Utangaç şey, onda olanın bende de olduğunun farkına varamamıştı senelerdir.

Nihayet Erva giyindiğinde kapı aralandı. Tek kelimeyle harika! Göğüsünden göbeğine kadar inen dekoltesini, siyah bir tül kapatıyordu. Elbise aşırı mini olmasına rağmen dekolteyle beraber hiç de abartı durmuyordu. Aksine sexy, gösterişli, bir o kadar da şirin olmuştu.

Sonunda ben de giyindiğimde saç ve makyaj işlerini de hızlıca halledip çantalarımızı aldık. O sırada kapı çaldı, tam zamanında!

Kapıyı açtığımızda görebilceğimiz en harika sahnelerden biriyle karşılaştık.

Dane ve Jason takım elbise giyip oldukça beyefendi bir şekilde karşımızda dururken, Luke ise deri ceket ve düz beyaz bluzla tüm bakışları üstüne çekebilecek bir görüntüye sahipti.

Tatlı BelaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin