ÖMERİN DİNMEYEN ÖFKESİ

405 19 1
                                    

SÜSEN DEN
" ben gidim artık" dedi Ömer.
" tamam, ama bana bak olay çıkarmadan git eve tamam mı?" Dedim uyarırak.
" tamam, ama seninde gelmen lazım
Bir kaç gün daha kal bende "
" ben burda iyiyim merak etme,
Zaten bugünden sonra bana yaklaşacağını sanmam "
" tamam ısrar etmicem, ama korkarsan yada bişey den tedirgin olursan hemen ara beni saat kaç olursa olsun " dedi.
" tamamdır patron " dedim gülerek.
Oda bana sıcacık gülümsedi ve gitti.

ÖMER DEN
süsene olay çıkarmicam demiştim,
ama bu sarp şerefsizin yaptıkları aklıma geldikçe deliye dönüyordum.
hele ki süseni ormana çağırıp benmişim gibi davranması, süsenin oradaki çaresiz yakarışları..
sinirle elimi yumruk yapıp kendi kendime konuştum.
" sana yapacaklarım daha bitmedi sarp şerefsizi, bitmedi."...
eve geldiğimde Asiye hızla yanıma gelip konuştu.
" Ömer yüzünün hali ne böyle "
dedi.
" bişey yok fıstığım biriyle tartıştım sadece "
" ne demek biriyle tartıştım, kim o ?"
" yoldan geçen bir serseri işte boşver.
ben uyuyorum çok yorgunum "
" Ömer, sen bişeyler karıştırıyor sun dimi."
" Asiyeee" dedim uyarır gibi.
" tamam Ömer Sen kafana göre davran."
Asiye konuşurken gözlerimi kapatıp kendimi uykunun kollarına bırakmıştım bile...
sabah olduğunda birinin beni hızlı hızlı dürtmesiyle gözlerimi açtım,
beni uykumdan eden kişi benim mükemmel kuzenim ogulcan dı.
gözlerim kısık şekilde konuştum.
" kuzi beni niye hayvan uyandırır gibi uyandırıyon bir açıklasana".
sırıtıp Konuştu.
" canım kuzim okul var hatırlatırım,
aslında şuan kapının önünde okuldan daha güzel bişey var, seni bekliyor."
bunu demesiyle hızla doğrulup konuştum.
" oğlum kim geldi?"
" git bak bakalım kim gelmiş."
merakla hızla kapıya Koşup açtım,
karşımda gördüğüm kişiyle mutluluktan gözlerimin parladığını hissettim.
" süsen". dedim sırıtmama engel olamadan.
bana en samimi tebessümünü sunup konuştu.
" günaydın Ömer."
" günaydın. geleceğini bilmiyor dum."
" supriz yapim dedim, sevinmedin mi."
" yok kızım niye sevinmiyim, iyiki geldin. Ben hemen üstümü giyinip geliyorum."
" tamam." içeri girip Ogulcana baktım.
" kuzi beğendin mi gelen kişiyi."
" beğenmez miyim oğlum.
esmer şekerimi gördüm, tık doğdu güneşim işte."
hızlıca üstümü giyinip çanta mı alıp çıkıyordum ki, Asiye nin olmadığını görünce ogulcana bakıp konuştum.
" Asiye nerde?"
" hee Asiye mi, dorukla gitti."
" anladım. Aybike nerde"
" Oda berkle gitti, bende sizle gelicem,
beni alan yok, kankam götürecek beni."
bunu demesiyle gülüp konuştum.
" yürü lan hadi." dedim Ve kapıya çıktık.
süsen ile birlikte arabaya giderken,
süsen bana bakıp konuştu.
" Ömer bugün matematik sınavı var"
" evet var, çalıştın mı?"
" ben hiç bişey anlamıyorum,
sen biraz çalıştırırsan anlarım." dedi tebessümle.
Bende gülüp konuştum.
" hay hay efendim çalıştırırım"
ogulcan arkada oturuyor ken konuştu.
" eeee yalnız bende burdayım,
lütfen baş başa olduğunuz da flörtleşin,
hiç çekemem sizi."
Ogulcanın bunu demesiyle süsen ile göz göze geldik.
" ogulcan senin dilinin ayarı yok mu ?"
" yok kuzicim"...
okula geldiğimiz de hızla sınıfa girdik.
asiye yine her zaman ki gibi bana ve süsene öldürücü bakışlarını attı.
Bende aldırış etmeden yerime geçtim,
ogulcan harika ya bakıyor du,
ama harika bakmıyor du, Bende Ogulcanın koluna vurup konuştum.
" hayırdır küsmüsünüz."
" evet " dedi yüzünü asıp.
" niye?"
" sabah günaydın demişim sadece,
seni seviyorum dememişim,
trip atıyor o yüzden."
"oğlum kız haklı, bide aşığım diye geziyon niye söylemedin."
" aferin canım kuzim, sende kardeşini tut." bunu demesiyle gülüp kitabıma bakma ya başladım.
o sırada içeriye sarp pisliği girdi,
yerine doğru yürürken dik dik bakmaya başladım.
oda bana bakıp konuştu.
" ne var oğlum, niye bakıyorsun tip tip"
ayağa kalkıp karşısın da durup konuştum.
" hiç öyle bakasım geldi, göz benim sanane."
süsen yanıma gelip kolumu tutup konuştu.
" Ömer tamam hadi otur."
herkesin gözü üzerimizdeydi.
" o gözüne sahip çık o zaman lan."
" oğlum senin var ya..."
" Ömer tamam diyorum, olay çıkartma lütfen, sana bişey yapma demiştim,
unuttun mu, lütfen rica ediyorum."
süsene dayanamıyordum, her bir sözüne itaat etmem gerekiyormuş gibi hissediyorum.
sarpa dik dik bakıp yerime oturdum.
Aybike bize bakıp konuştu.
" arkadaşlar şuan ne yaşandı."
" boşver Aybike" diyip kitabıma döndüm.
hoca sınıfa geldiğin de hızlıca konuşmaya başladı.
" çocuklar diğer ders sınavsınız biliyosunuz dur. şimdi kitaplarını açıp çalışın." hoca nın bunu demesiyle süsen bana baktı, bakışlarıyla ne demek istediğini anlamıştım.
" ogulcan sen başka yere geç, süsen gelicek."
" tamam Wonderfulum un yanına gidim gönlünü aliyim."
" oğlum sınava çalış."
" sen napıcan, ders çalışma ayağına süsene yüricen değil mi, çapkın şey seni,neyse oğlum kaçtım ben."
Ogulcanın arkasından gülüp süsene gel işareti yaptım.
oda bişey demeden usulca yanıma geldi.
gözlerimi güzel yüzünden çekemiyordum, Adeta büyülenmiştim.
" eeee Ömer sınava kadar böyle bakışıcak Mıyız?."
" haa yok şey yapim ben, defteri mi açım." defteri mi açmamla oda hızla açıp notlara bakmaya başladı, Bende ona bakmaya başladım.
" Ömer, anlatacak mısın?"
" neee, haaa Sınav, konu şey eee..
off kızım sen bende kafa bırakmıyorsunki, ben senin o güzel yüzüne bakmaktan nasıl konu anlatıcam." dedim.
süsen sınıftakilere çaktırmadan bakıp konuştu.
" birazcık yavaş mı olsak acaba, Ömer bey ne dersiniz."
" yok karşımda sen olduğun sürece benden yavaşlık bekleme süsen."
" ama şuan beni ders çalıştırmak zorundasın hadiii ömeeer."
" ya tamam kızım, hadi bak dikkatli dinle anlatıyorum."
bir saat boyunca birlikte sınava çalışıp diğer ders sınava girdik.
süsen kağıdını verip çıktı, Bende kağıdımı verip peşinden gittim.
koridor da yürürken seslendim.
"süsen."
beni görünce durup konuştu.
" Ömer. sınavım çok güzel geçti, senin sayende."
" sen çok akıllısın ben sadece yardım ettim o kadar."
" ömer".
" efendim "
" seni seviyorum"
" neee?" Dedim afallamış şekilde.
hiç bişey demeden gülüp koşarak kaçtı.
" kız dur ne dedin bir daha söyle,
ahhh be güzelim, napıyorsun sen bana"
bana beni sevdiğini söylemişti, kalbim heyecanla tekledi, süsen beni kendine deli divane yapmıştı.
süsene kendimi doğru düzgün açıklayabilmem için aramızdaki iki engeli kaldırmam gerekiyor du.
biri yalandan sevgili olduğum kız, diğeri de sarp tı, onun hakkından bugün.n yine güzel gelecektim.
okul bittiğin de sarpın evine doğru yürümeye başladım.
evine geldiğimde kapıyı sertçe çaldım.
kapıyı o açmıştı, merakla bakıp konuştu.
" oğlum sen manyak mısın ne işin var burda.?"
" yürü lan gidiyoruz.?" diyip sertçe kolundan tutup arabasının önünde durdum.
" nereye gidiyoruz oğlum?"
" sevdiğim kızın evine, ondan özür diliceksin yaptıkların için özür diliceksin, şimdi o çeneni daha fazla acma, aç şu arabayı hadi lan."
arabaya binip süsenin evine doğru gitmeye başladık.
geldiğimiz de kapıda durduk ve ben süseni aradım.
" güzelim iki dakika dışarı çıkar mısın?"
diyip kapattım.
süsen dışarı çıktığında ikimizi görünce şokla konuştu.
" Ömer ne oluyor burda, bunun ne işi var burda."
" yaptığı herşey için senden özür dilicek,
geç lan süsenin karşısına, şimdi diz çök önüne."
süsen, önünde diz çökmüş şekilde duran sarpa iğrenircesine bakıyor du.
" özür dile lan." dedim sinirle.
" yaptıklarım için senden çok özür dilerim süsen. nolur affet beni.?"

SÜSÖM ( NAZENDE SEVGİLİM ) ❤️‍🔥❤️‍🩹Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin