16

1.2K 54 11
                                    

iki gündür Kerem'le konuşmuyorduk. Kampta olduğu için pek sorun etmiyordum, yada ediyordum...

Aramalarıma cevap vermiyordu cevap versede geçiştirip hızla telefonu kapatıyordu. Mesajlarımada ya görüldü atıyordu yada kısa kısa yanıtlar veriyordu. İki gündür evde çıldırmıştım. Eren'lede ikidebir bu olay yüzünden kavga ediyorduk.

"Ya bak yine sana aynı şeyleri yapıcak!" Sinirle telefonumu elimden bırakıp Eren'e döndüm.

"Saçma sapan konuşma niye öyle birşey yapsın?!" Eren nefeslenip tam karşıma geçti.

"O zaman aynı şeyleri tekrar yaşadığında gelip benden seni sakinleştirmemi isteme!" Gözümden akan yaşla sinirlenip hızla ayağı kalktım.

"İstemem, üvey kardeşimin beni sarıp sarmalamasına ihtiyacım yok!" Eren'in bir anlık afallamasıyla bende bir hışım çantamı aldım ve evden çıktım.

Ağlaya ağlaya sokakta yürümeye başladım. Etrafta geçen insanlar bana bakıp duruyordu ama pek dert etmiyordum.

Şimdi ne yapacağız Yaren? Nereye gidicez?

Bilmiyorum içses bilmiyorum.

Sahil kenarına gidip bir banka oturdum ve dizlerimi kendime çekip başımı dizimin üstüne koyup ağlamaya devam ettim.

Neden Eren'e öyle dediğim hakkında bir fikrim yoktu. Biz hiçbir zaman birbimizi üvey yerine koymazdık. Sanki aynı kanı taşıyormuşcasına davranıp birbirimizi koruyup kollardık.
Zaten kardeş olmak için aynı kanı taşımamıza gerek yoktu. Birini o yere koyuyorsanız öz veya üvey fark etmezdi. 

Çalan telefonumla gözlerimi silip kimin aradığına baktım. Sanırım Eren herşeyi Asya'ya anlatmış Asya'da beni arıyordu.
Biraz kafamı dinlemek için aramayı cevaplandırmadım.

-

Net birşey söyleyemem ama sanırım 3 saat orda öylece oturdum. Denizi, martıları, insanları izledim. Telefonlarım susmak bilmezken en sonunda sinirlenip telefonu elime aldım.

Asya'mm🫀😽 54 arama 85 mesaj.

Erooyyy 💅 5 arama 3 mesaj.

Aktürkoğlumm 72 arama 109 mesaj.

Yunuss 21 arama 18 mesaj.

Şahsen diğer kişileri saymazsak en şaşırtan kişi Eren olmuştu. Tamam biliyorum en az arayıp soran oydu ama o laftan sonra bunları yapması bile bir mucize olabilirdi. Telefonumu daha fazla çağrı almamak için kapattım.

Artık oturmaktan tüm vücudum ağrıdığı için kalkıp yürümeye başladım.

Evet Yaren'cim nereye gidicez tahminen?

Bilmiyorum içses.

Kafama bir anlık esmesiyle kendimi Efe'nin kapısının önünde buldum. Kapıyı tıklayıp zile bastığımda içerden 'geldiimm.' sesi duymamla bir kaç adım geriledim.

Efe kapıyı açtığında beni darma dağın görmeyi beklemiyordu büyük ihtimal, çünkü endişe içinde bana bakıyordu.

"Yaren! İyi misin sen?" Burnumu çekip başımı iki yana salladım.

Sonra yaşananları başımın dönmesi ve mide bulantısı yüzünden tam hatırlamıyordum.

Ama Efe beni eve aldı, olanları anlattım ve dinlenmem için beni misafir odasına kadar götürdüğünü hatırlıyordum.

Efe'ye gidip herşeyi anlatmamızda bir sakınca yok mu Yaren?

Hayır içses, Efe'ye güveniyorum. Kimseyle birşey demez eminim.

Başımı yastığa koyup yaşananları düşünerek uyuya kaldım.

HELLOOUĞĞ

Bu bölüm biraz kaostuuu

Ayy ben buraya ne yazacağımı gerçekten bilmiyorum uff.

Esinti // Kerem Aktürkoğlu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin