Ertesi sabah erkenden Mira'nın ağlamasıyla uyanan Mrs Lesley hızlıca elbisesini ve tokalı ayakkabılarını giydi. O sırada kapı tıklandı."Girin" diye seslendi. Miss Nora elinde birkaç paket bez, mor bir emzik ve biraz da mamayla içeri girdi.
"Biraz önce marketler açıldı efendim, ben de hemen gereken malzemeleri aldım."
"Teşekkürler Nora, iyi yapmışsın." diyerek kapı eşiğini adımladı Mrs Lesley. Aşağıya inerken merdivenlerde Amy ile karşılaştılar.
Miss Nora "Amy bebeği görmek için erkenden kalktı Müdüre Hanım." dedi. Mrs Lesley bir şey söylemeden merdivenleri geçip salona gitti. Amy de sessizce peşlerine takıldı. Kısa boyuna rağmen adımları oldukça büyüktü Amy'nin. Mrs Lesley bebeği yavaşça koltuğa yatırdı, yere düşmesin diye de yastıkları döşedi. Amy bebeğin başına eğildi ve okyanus mavisi gözlerini bebeğe dikti, bir yandan da bu bebeğin ömründe gördüklerinin en tatlısı olduğuna kanaat getirmişti.
Başını kaldırmadan sordu: "Efendim bu bebeğin adı ne?".
"Mira Glaze."
"Mira..."
Mira da boncuk boncuk gözlerini Amy'ye dikmişti. O sırada Miss Nora mutfaktaki kahvaltı hazırlıklarını tamamlamak üzereydi. Bunlar yaşanırken bir anda ikisi kız ikisi oğlan 4 çocuk daha aşağı indi ve gözlerini müdüre hanıma çevirdiler.
İki üç yaşlarında gözüken kızıl bir oğlan çocuğu "Bebek?" derken meraklı bakışlarını Mrs Lesley'den Mira'ya çevirmişti.
"Max, bebeğin adı Mira; onunla ilgilenin ve ağlatmayın. Şimdi ben Olivia ve Mia'yı uyandırmaya gidiyorum, sizler de kahvaltıya geçin."
Mrs Lesley kızları uyandırmak için üst kata çıktığında Miss Nora da bebeği kucaklayıp mutfağa geçti. Olivia, Mia ve Mrs Lesley de kahvaltıya geldiğinde tüm meraklı gözler Mira'ya çevrilmişti.
Mrs Lesley bir açıklama yapma gereği hissederek "Dün gece aramıza katılan küçük misafirimiz , duymayanlarınız için, kendisi Mira Glaze. Hakkında bildiğimiz tek bilgi bu. Sizden ricam onunla ilgilenmeniz ve ebeveynlerinin yokluğunu hissettirmemeniz." dedi.
Olivia heyecanla atıldı: " Siz merak etmeyin efendim, kimse ilgilenmese de ben bebekleri çok severim."
"Ben dee!" diye bir çığlık kopardı Amy.
"Bunu duyduğuma sevindim; oyuncaklarını size Miss Nora verecek, ilgilenirsiniz sonra. Şimdi karnınızı doyurun." dedi Mrs Lesley.
Kahvaltıdan sonra tüm çocuklar (özellikle de Amy ve Olivia) Mira'nın başından ayrılmadılar. Tüm gün onunla ilgilenip ağlamasını engellemeye çalıştılar. O sırada müdüre hanımla Miss Nora boş odayı Mira için ayarladılar. Şanslarına boş oda Mrs Lesley'nin odasının bitişiğindeydi, böylece Mira'yı sürekli kontrol edebilecekti. Yalnız Mira'nın odasında garip bir tablo vardı. Siyah bukleli, zeytin gözlü ve siyah elbiseli bir kız çocuğuydu bu. Tablo baştan aşağı ürpertici ve tuhaftı. Mrs Lesley çocuk odasına çok uygun bir aksesuar olmadığını bilse de yerinden oynatmak istemedi. Temizlik ve eşya yerleştirme bittiğinde vakit iyice geç olmuştu. Diğer çocuklara da süt verip yataklarına yerleştirdikten sonra Mira'yı kucakladı Mrs Lesley. Onu da beşiğine yavaşça yerleştirdiğine göre artık huzurla uyuyabilirdi. Miss Nora da bulaşıkları yerleştirdikten sonra birbirlerine iyi geceler dileyip yataklarına geçtiler.
O gece Mira'nın odasındaki ilk gecesiydi. Ama Mira hiç huzursuzlanmamıştı, sanki oraya aitmiş gibiydi. Beşiğine konulur konulmaz derin bir uykuya dalmıştı. Belki de zaten oraya aitti...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ELEMENTA EXORDİİ
FantasyHayat sıradan insanlar için sıradan olmaya devam ediyordu. Ama exordiiler için değil, Mira içinse hiç değil. Doğduğu günden itibaren bir gizemin içine düşmüş olan Mira, kendini ve ailesini tanıyabilecek miydi? Yoksa bu gizemde kayıp mı olacaktı...