2-♡

13.3K 590 39
                                    

Sabahın erken vakitlerinde annemin telaş dolu sesine uyanıp hızlı bir şekilde yaptığımız kahvaltının ardından kendimizi sokaklara atmıştık. Saatlerce gezip uzun bir alışverişten sonra karar verdiğimiz elbiseyi alıp nihayet annemi eve gitmeye ikna etmiştim. Bindiğimiz taksiden inip evin önüne doğru yürürken aklımda olan tek düşünceyse uyumaktı. İçeriye girip kanepeye boylu boyunca uzandım. "Karnım acıkdıııı!" Diye bağırırken annem çokdan üzerini değiştirmiş vilada kovası ve süpürgeyle kapıda belirdi. "Akşam yersin. Hem azcık zayıflamışda olursun."

"Anne 47 kiloyum. Herzaman ayakda nasıl durduğum konusunda azarlıyorsun ve şimdide kilo vermemi mi söylüyorsun?"

"Meryem! Kızım şurda akşama ne kaldı. Hemen ortalığı süpürüp silelim daha yemekler hazırlanacak. Oyalanacak vaktimiz yok. "

Yanaklarımı havayla doldurup nefesimi tuttum bir süre. Umrunda bile değildi. Kaşını kaldırıp baktığında "Kalk" komutunu algılayıp odama gittim. Anneannemin sıcak yaz günlerinde giymem için diktiği ama benim genellikle temizlik zamanı giydiğim basmadan şalvarımı giyip kısa kollu bir tişört'le tamamladım. Yazmamıda arkadan bağladım mı başlasın temizlik. Beyaz terliklerimi giyip odamdan çıktığımda annem neredeyse süpürmeyi bitirmişti. Salon'un kapısında durunca alev saçan gözlerle bir süre süzdü beni. Anne terliğinin gazabına uğramamak için elime aldığım bezle toz almaya başlamıştım hemen. Bütün temizliği bitirdiğimizde ikimizde yan yana kanepeye yayılmış soluklanıyorduk. E yorulmuştuk haliyle. Annem elini bacağıma koyup güldü.

"Afferim benim hamarat kızıma. Evde kalmazsın sen bu gidişle."

"Anne yaa!" Dedim nazlanıp.

"Hadi kalk bakalım. Mutfakta birşeyler atıştırıp hemen yemekleri hazırlamaya başlayalım. "

"Yaşasınnn.!" Dedim arkasından gidirken.
"Ne atıştıracağız Hayrun sultan?"

"Peynir ekmek kızım."

"Anne çok kötüsün ya."

"Meryemm!"

Şansımı zorlamayıp somurtkan bir suratla önümüze koyduğu kahvaltılıkları yedim. Daha 10 dakika olmamıştı ki kalkıp bana masayı toplamamı söyledi. Ben yine mızmızlanma moduna girecekken o çoktan mantı hamuru hazılamaya gitmişti bile. Bu gün bu evde misafir olmak vardı. Doğru söylüyorsun Meryem. Birgün bu evde gerçekten bir misafir olacaksın. Gözlerim dolmaya başlamıştı hemen. Annem geldi yanıma. Nerden biliyorsun anne? Üzgün olduğumu nerden hissediyorsun? Sırtımı sıvazlayıp yanağımdan öptü usulca.

"Söz veriyorum yarın istediğin bütün yemekleri yapacağım sana."

Ağlarken gülmüştüm sözleri üzerine.

"Yufka yüreğini yerim senin bennn!"

"Al bakalım şu kıymaları hamurların üzerine koy."

"Yani anne seviyormusun dövüyormusun belli değil."

"Erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer diyorum."

Göz devirişimi görüp gülünce mantı hamuruna kıymaları yerleştirmeye başladım.

"Meryem!"

"Efendim."

"Elif nezaman geliyormuş?"

"Valla hiç bilmiyorum anne. Dün konuştuk ama net bir cevap vermedi."

"Allahallah. Bilseydikde kızı almaya gitseydik bari."

"Bende söyledim aynısını ama geç kalabilirim dedi. "

"İyi peki madem."

Kıvırdığım mantıları tepsiye dizerken kapı zili çalmaya başlamıştı. "Ben bakarım" deyip koşturdum.

Yola Geleceksin Damat Bey !Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin