Ben de hızlıca Minho'nun peşinden gittim. Kolundan tutup kendime çevirdim.
"Yine kaçıyorsun Minho. Neden yapıyorsun bunu?" sesim biraz yüksek çıkmıştı.
"Söyleyemem neden anlamıyorsun söyleyemem Jisung bu beni içten içe öldürse de söyleyemem" yakamdan tutup söylemişti bunları.
"Biri mi zorluyor seni?" olabildiğince sakin kalmaya çalışıyordum.
"Burnunu daha fazla sokma bu işe tamam mı? Bitti biz diye bir şey yok unut artık olmayacak da olamaz da" hala bağırıyordu. Bağırdığı her kelime kalbime bir hançer gibi saplanıyordu.
"Böyle söyleme lütfen" sesim titriyordu, gözlerim dolmuştu.
"Özür dilerim sevgilim" alnını alnıma yasladı ve sonra bir şey dememe izim vermeden gitti.
Yapabildiğim tek şey olduğum yerde dizlerimin üstüne çöküp gözyaşlarımın akmasına izin vermek oldu.
Felix:
Jisung Minho denen çocuğun peşinden gittiğinde Hyunjin'e dönüp sordum.
"O çocuk kim?"
"Jisung'un eski sevgilisi"
"Hee tamam"
Hepimizin gözü Jisung'un üzerindeydi. Minho'nun gittiğini görünce Hyunjin ayaklandı ama daha sonra yere oturup ağlamaya başladığını görünce hepimiz yanına gittik.
"Hey Jisung biz buradayız tamam mı?" dedi Hyunjin sarılırken.
Bir şey demeden sadece Hyunjin'in göğsüne yasladı kafasını. Biraz sakinleştiğinde kafasını kaldırıp Changbin'e baktı.
"Sanırım biri onu ayrılması için zorlamış"
"Ne?!" dedik hepimiz aynı anda.
"Dediklerinden onu anladım en azından"
"Ne dedi"
Bize söylediği her şeyi anlattıktan sonra ona katılmıştık. Gerçekten biri zorlamış gibiydi. Biraz daha içip (çok dozunu kaçırmadan) eğlendikten sonra hepimiz evin yolunu tuttuk.
Hyunjin:
(sarki: girl in red-i wanna be your girlfriend)
Eve girdiğimizden ben önden Felix arkamdan odamıza doğru yürüyorduk. Felix bir anda kolumdan tutup durdurdu beni.
"Jisung konusunda canını sıkma eminim açığa kavuşacaktır yakında" nereden anlamıştı ki canımın sıkıldığını gayet iyi sakladığımı düşünüyordum.
"Umarım" demekle yetindim.
"Bir şeye ihtiyacın olursa her zaman bana gelebilirsin"
"Aklımda bulundururum" dedim elimle önüne gelen saçı arkaya atarken. Yumuşacıktı saçları.
"Güzell" içten olduğunu düşündüğüm bir gülümseme verdi. Keşke şu an öpebilseydim.
İki elimi de beline koydum. Geri çekilmek yerine bana ayak uydurup kollarını boynuma sardı. Sarhoş muydu acaba?
"Hyunjin sarhoş musun?" dedi ben onun hakkında aynı şeyi düşünürken.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
and they were roommates | hyunlix
FanfictionLee Felix kendine oda arkadaşı ararken karşısına O çıkar... Texting ve düz yazı karışık<3