5. BÖLÜM

21 19 1
                                    

Tanık olup sustukça ,
Batmıştı vicdanın kırıkları

CATELİNA'NIN
ANLATIMIYLA

Sessizce olanları düşünürken hava çoktan kararmıştı ve Koray hâlâ eve gelmemişti.

Başına bir şey gelmesinden korkuyordum. Evlatlık olduğunu öğrendikten sonra ağzını bıçak açmamıştı.

Donuk bir ifade ile Fırat'ın şartlarını dinlemiş daha sonra ise benim ile birlikte eve doğru yürümeye başlamıştı.

Konuşmak istemiştim ama cesaret edememiştim. Korkmuştum , benden nefret eder diye.
Onun nefretini kaldıracak güce sahip değildim. Sevgisine o kadar çok alışmışım ki nefretini taşıyamıyordum.

Buraya geldiği günü daha dün gibi hatırlıyorum. Korkmuştu , ürkekti , ama ona rağmen dimdik durmaya çalışıyordu.

Ne kadar güçlü olduğunu ve korkmadığını kanıtlamak istiyordu. Ama aslında oda her şeyin farkındaydı.

Bu ormandan çıkış yoktu...

Ona bir ormanın sırlarını anlatmak çok zor olmuştu ama anlamıştı.

Bu ormanın ne denli tehlikeli olduğunu biliyordu...

"O nerde?"

Arkamdan gelen ses ile yerimde hafif sıçradım. Yavasça arkamı döndüğüm de Kumsal'ı gördüm. Koray beni eve bıraktığın da Kumsal'ın koltukta oturmuş ağladığını gördük.

Başında hafif bir çizik vardı. Yanakları ve gözleri kıpkırmızı olmuştu. Çok ağlamış ve korkmuştu.

Koray öylece baktı Kumsal'a orman da ona söylediğim gerçeğe hâlâ inanamıyor gibiydi.

Daha sonra ise gözleri bana hiç uğramadan çıktı evden.

"Bilmiyorum" dedim.

Kafasını sallayarak anladığını belirtmişti. Gideceğini düşündüm ama o yine konuşmaya başladı.

"O adamlar kimdi peki?"
Her ne kadar yorgun olsam da bunu ona anlatmam gerektiğini biliyordum.

Derin bir nefes alıp anlatmaya başladım.

"Onlar Fırat Özbey'in adamlarıydı. Fırat bu ormanın en tehlikeli ve kurnaz adamıdır. Amacı sana zarar vermek değildi. Bize göz dağı vermeye çalışıyordu o kadar."

Şimdilik bu kadarını bilmesi yeterliydi. Zamanı gelince her şeyi zaten öğrenecekti. Saat gece yarısını bulmuştu ama Koray hâlâ ortalar da yoktu.

Başına bir şeymi geldi acaba diye düşünürken bunun olmaması için dua ettim. Kumsal yine konuşmaya başladığın da sessizce onu dinlemeye başladım. Fakat söylediği şey bende şok etkisi yaratmıştı.

"Sen onun kız arkadaşı mısın?"

"Hayır değilim. Bu da nereden çıktı?" Dedim.

Omzunu silkti , ve "hiç öylesine sordum" dedi.

Kafamı salladım ve odama doğru yürümeye başladım. Yorulmuştum ve hasta hissediyordum. Odama girip kapıyı kapattım. Dolaptan siyah taytlarımı ve siyah cropumu alıp yatağın üstüne bıraktım.

Daha sonra banyoya girdim. Sıcak bir duş iyi gelebilirdi. 20 dakika kadar sonra banyodan çıkıp yatagiñ üstündeki kiyafetlerimi giyinip uzandım.

Yorganımı örtüp uyumaya çalıştım...

KAYIP ORMANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin