1.Bölüm

203 19 48
                                    

Arkadaşlar yazım hatalarım olduysa şimdiden affola ..
Neyse çok vakit kaybetmeden bölüme geçelim, umarım beğenirsiniz..

Yine her zamanki gibi sabah erkenden uyanmış , kıyafetlerimi giymiş ve kahvaltı yapmadan  üniversiteye doğru yola çıkmıştım, evim ile okul yakın olduğu için yürüyerek 20 dakikada orada oluyordum, fakat bugün arabamla gidecektim o yüzden 5-10 dakika da okula varmış olurdum.

(Bu arada Hande üniversite son sınıf😉,  ve bu da Hande'nin kıyafeti)

İlk dersin sonunda teneffüs zili çaldı ve en yakın arkadaşlarım Selin ve Mine ile birlikte bahçeye çıktık

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İlk dersin sonunda teneffüs zili çaldı ve en yakın arkadaşlarım Selin ve Mine ile birlikte bahçeye çıktık. Gördüğümüz bir banka otururken bir anda tepeden tırnağa siyah giyinimli bir adam yanımıza gelip elime bir poşet tutuşturdu.

"Yenge bu sizin için abim gönderdi bunların hepsi bitecekmiş " dedikten hemen sonra arkasına bile bakmadan koşarak uzaklaştı..

Ahh tabi size söylemeyi unuttum günlerdir sürekli bana mesaj atan, peşimde dolanan ve benim her hareketimi gözlemleyen bir ruh hastası var..
Biliyorum dışarıdan çok korkunç gözüküyor ..  -aramızda kalsın ama bende bi tırsmıyor değilim yani-

"Ya kızııım inanmıyoruuum adam çok düşünceliii " diyen Mine'ye ters bir bakış attım .. 

"Ya kızım sen harbi süzme salaksın, görmüyormusun herif tam bir psikopat" dedi Selin ardından bakışları benim üzerime doğru döndü. Korktuğumu anlayınca beni kolumdan çekip sıkıca sarıldı..
"kuzum sen buna bakma bu zaten hep böyle salak salak konuşur sanki bilmiyorsun huyunu"

"Ya niye öyle diyorsunuz adam hem düşünceli hem zengin anlaşılan" diyen Mine'ye ..

Selinle birlikte "Sus Mine!! " diye bağırdık aslında arkadaşlarıma böyle davranmazdım fakat günler önce hayatıma adeta kara bulut gibi çöken adam yüzünden sinirlerim tepetaklak olmuştu..

"Mine ben çok özür dilerim sana öyle çıkışmamalıydım nolur affet beni" dedim.

"Ya canım arkadaşım benim hiç önemli değil , hem zaten ben sana istesemde küsememki. "dediğinde ona sımsıkı sarıldım.
Ona sarıldığım anda telefonuma düşen bildirim sesiyle kendime gelip telefonuma baktım ve yine o yabancı numaradan mesaj geldiğini gördüm.

"Sarılmanız bittiyse yemeğini soğutma, o yemeklerin hepsi bitecek! "

Tabi bu mesajı kızlara göstermek istemediğim için hiçbir şey olmamış gibi yemeği yemeğe başladım..

Kaan' dan..
Onu birkaç ay önce bir restoranda görmüştüm. Arkadaşları ile oturmuş yemek yiyordu. Bir anlık kafasını benim olduğum tarafa doğru çevirince onunla yıllar sonra yeniden göz göze gelmiştik. Ama o beni her zamanki gibi görmemişti . 'Zaten ne zaman gördü ki ? ' dedim kendi kendime. Ama yine de görür görmez kalbim inatla eskisi gibi hızla atmaya başlamıştı ve ben kendimi yine o kaçınılmaz sonda bulmuştum , onun gözlerinin derinliğinde kaybolmuştum.. Yanına gitmeyi o kadar çok istemiştim ki ama yapamadım. Belki çocukluğumuz beraber geçmiş olabilirdi ama beni hatırlayacağı meçhuldu..
Bu ihtimal bile benim canımı yakmaya yetiyordu.
Daha sonra onu takip etmeye başlamıştım. Her gün, her saat başı ondan adamalarım sayesinde haber alıyordum. Ama buda yetmiyordu artık bana. Onu o kadar çok özlüyordumki sırf bu yüzden her gece o uyuduktan sonra odasına girip onu uykusundayken güneş doğana kadar  izliyordum. O tarifi olmayan kokuyu içime hapsetmek istercesine içime çekiyordum. O ipeksi saçlarını naifçe okşuyordum. Ona olan özlemim de , aşkım da o kadar fazlaydı ki ..
Ama neyseki bu durum çok fazla sürmeyecekti , onu yanıma alıp her türlü kötülükten koruyacak ve  yanımdan bir an bile ayırmayacaktım. Çünkü o benim "Gün Işığım '. "
  Bu karanlık dünyamda yolumu aydınlatan, hayatımda aşk denen bu duyguyu ilk defa yaşatan kadındı, O benim çocukluğum , geçmişim vede geleceğimdi..
O benim en değerlimdi o kadar masum , o kadar iyi kalpliydi ki ne olursa olsun ona asla zarar vermeyecek ve verilmesinede asla müsade etmeyecektim , o asla benim gibi kara olmayacaktı her daim beyaz olarak kalacaktı ..

Hande 'den devam;
Okul çıkışında kızlarla beraber AVM 'ye gitmiş ve yine kendimizi kaybedip bir sürü şey almıştık. Akşam olduğunda da arabam ile önce Mine'yi sonra da Selin'i evlerine bırakmıştım. Şimdi ise otobanda evime doğru sürüyordum .. 
Yine bir delilik yapıcaktım çünkü neden olmasındı ?
Otobanında boş olmasını fırsat bilerek son ses sevdiğim bir şarkıyı açtım vede hızı arttırdım..
hatta o kadar arttırmıştımki arkamdaki o siyah arabayı bile geçmiştim ama ne kadar arttırırsam arttırayım yinede peşimi bırakmıyordu ..
derken telefonuma yine o numaradan mesaj geldi.

"Ne yaptığını zannediyorsun sen ! derhal o hızı azaltıyorsun ve birdaha da hız sınırını aşmıyorsun yoksa tahmin bile edemeyeceğin şeyler yaşarsın..! "

Off hayır yine mi?! Ben bundan kurtulamayacakmıydım yani? Bu ne saçmalıktı , hem kendini ne zannediyordu? Benim keyfimi ne hakla bölebilirdi! Off hayır sakin olmalıydım yoksa cidden bu sinirle kaza yapabilirdim..
Aradan geçen yarım saatin sonunda evime gelmiş ve yemek yiyip odama çıkmıştım .. Bugün gerçekten de benim için yorucu ve zorlu bir gündü , pijamamı da giydikten sonra nihayet uyumaya hazırdım.
Ve yatağımın içine girmem ile yine bir mesaj geldi o numaradan..

"İyi geceler bebeğim, tatlı rüyalar bu arada pijama takımın yakışmış 😉 "

Şaşırmamıştım artık.. Ne yapacağımı düşünürken göz kapaklarım usulca kapanıyordu ve bir süre sonra daha fazla dayanamayacağımı anlayınca kendimi uykunun kollarına bırakmıştım ..
                            

               
                          🦋💫☀️

Sabah yine erken saatlerde uyanmış ve okul için hazırlanmıştım. Evden çıkmadan önce pencereden son bir kez siyah arabayı kontrol etmiştim ne olur ne olmaz diye ve anlam veremediğim bir şekilde bugün evimin caddesinde görünmüyordu. Bende bunun verdiği rahatlıkla yürümek istemiştim. Şu anda ise okula doğru yürüyordum.
Aslında bilerek arabamı almamıştım , belki az yürüyünce kafam dağılırdı ama tabiki nafileydi...
Yürürken bir anda ürperme geldi nedense , sanki birileri beni takip ediyormuş gibi bir his kapladı içimi arkamı dönüp baktığımdaysa hiçbirşey görememiştim , ardından önümü dönememle burnuma birşey koklatılması bir olmuştu sonrası zaten karanlık...

Gözümü açtığımda bir odadaydım içerisi oldukça iç karartıcı renkler ile dizayn edilmişti ve boğuk bir havası vardı. "Artık odayı incelemeyi bıraksanmı acaba Hande? Hani kaçırıldın ya! "diyen iç sesime hak vererek kapıya doğru ilerledim ve koridorun sonundaki merdivenden aşşağı doğru ürkek adımlarla ilerledim , tam dış kapıyı açıp bu cehennemden kurtulacakken duyduğum ses ile dona kaldım..

" Gün Işığı "



Lütfen yıldızı parlatmayı ve yorum yapmayı unutmayın .. Yorumların hepsini okuyacağım 🤭

~ Evet arkadaşlar sizce ilerleyen bölümlerde neler olacak?

~ Hande Kaan'ı hatırlayacakmı ?

~ Kaan hakkında nedüşünüyorsunuz ?

Fikirlerinizi şööyle alalım... ☝



Karanlıktan Külleriyle Doğan Gün IşığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin