6- hocam hastayiz dedik ya aq

368 32 34
                                    

Artık Ekimin sonundalardı ve ayın 31'inde Tengen'in doğum günü vardı. Bunu sınıfta kutlama kararı almışlardı ve öğretmen de biliyordu. Ancak o gün alarm çaldığında Giyuu'nun üzerinden traktör geçmiş gibi hissediyordu. Kendi eliyle ateşine baktı. Muhtemelen hastaydı. Hem öğrenci hem de öğretmenlerle ortak gruba "Ben bugun gelemiyorum ozur dilerim Tengen."
yazdı. Tengen cevap olarak öğrenci grubundan, "Hiç sorun değil ancak neden dostum?" yazmıştı. Aynı şekilde sınıf hocası da "Neden, bugünün özel olacağını biliyorsun, Giyuu. Gelmen gerek. Bahane istemiyorum." Giyuu sımıf hocalarını oldu olası sevmemişti. Çok bilmiş bir insandı. Giyuu öğrenci grubuna ve yine ortal gruba, "Hastayim kendimi iyi hissetmiyorum." yazdı. Tengen,"Dostum, kendini iyi hissetmelisin! Belki akşam daha iyi olursun da buluşmaya gelebilirsin. Sensiz buluşma gösterişsiz olur!" yazdı.
Giyuu kısaca teşekkür etti ve diğer gruba baktı. Hoca "Gelmelisin, neden gelmiyorsun?" yazmıştı. Giyuu öğrenci grubuna yazdığını sanarak, "hocam hastayiz dedik ya aq" yazmıştı. Hoca, "Pardon, geliceksin bugün. Müdürün yanına gideceğiz. Gelmezsen sözlüye 0 gireceğim Giyuu."

Ananı sikim.. ben bunu öğrenci grubuna yazmadım mı amq diye geçirdi içinden Giyuu.

Zar zor yatağından kalkıp eline geleni giydi. Üzerinde siyah sweatshirt altında beyaz bir eşofman vardı. Ayakkabı olarak new balance ayakkabıları giydi. zar zor yürüyerek servisin geldiği yere gitti. Orada oturacak yer olmadığından direğe sırtını dayadı. Servis 5 dakika gibi bir zamandan sonra geldi. Giyuu servisin basamklarından çıktıktan sonra servisin en arkasına bindi. Yanına birkaç okulun belalı tiplerinden oturdu. Giyuu aldırış etmemeye çalışarak telefonunu çıkardı. Ama diğerleri öyle demiyordu. Giyuu'yu rahatsız etmek için ellerinden geleni yapıyorlardı. Ablası Tsutako küçükken babasından gizli Giyuu'ya üzerinde kedi olan bir anahtarlık vermişti. Giyuu onu hala saklıyordu hatta çantasına takılıydı. Aralarından birisi anahtarlığı göstererek, "Iyy, bu yaşına geldin, erkeksin ve kedili anahtarlık mı taktın? İğrençmiş." Diyerek anahtarlığı yere fırlatım üzerine basmıştı. Onun o yaptığı şey bardağı taşıran son damla olmuştu. Giyuu anahtarlığı hızla yerden alıp üzeeindeki tozları silmeye başladı. "Çok mu değerliydi lan, ezik? HAHA!! "

G:Kes sesini.

? :Ooo birileri sinirl-

Oğlan sözünü bitirmeden ağzına bir yumruk yemişti. O kadar güçlüydü ki çocuğun dişini kırmıştı. Bu yumruğun sahibi şaşırtıcı bir şekilde Giyuu'ya aitti.

G:Bem sana kes sesini demedim mi? Ben bunu dediğimde yapacaksın. Yoksa ben susturmasını bilirim. Diğer çocuklardan birisi çantasından makası çıkardı. Tam Giyuu'nun yanına gidecekken bir el onu durdurdu. Bu el Giyuu'ya ait değildi. Ellerindeki yaralardan anlaşılacak şekilde bu el Sanemi'ye aitti. Giyuu elin sahibine baktı. Tam Giyuu konuşacakken,

S:O çocuğa bir daha dokunursanız, bedelini ağır ödersiniz. Haberiniz olsun.

? :Sh-shinazugawa? Özür dilerim..

S:Siktir önlerde bir tarafa.

Saneminin bunu söylemesiyle 3 kişi aynı anda öne doğru koşmaya başladı. Sanemi Giyuu'nun yanına oturdu. Giyuu'nun kalbi yerindem çıkmak üzereydi.

S:Birşey yaptılar mı? İyi misin?

Giyuu birşey söylemeden elindeki anahtarlığa doğru baktı. Yüzü biraz düşmüştü. Anahtarlığın üzerinde baskı olunca köşesi kırılmıştı.

S:Anlıyorum.. Önemli miydi?

G:Ablam verdi.

Sanemi Birşey söylemeden tek kolunu Giyuu'nun omzuna koyup,

S:Üzülme, dikkatli kullanırsan kırılmaz.

G:Bilmiyorum. Ablamı görmek isterdim. Güzel olduğuna eminim.

S:Belki. Bir ihtimal yaşıyordur? Bi ara polise durumu anlatalım, ararız. Sence?

Giyuu bu fikri duyunca gözleri parlamıştı. Hiç düşünmeden,

G:Aylar sürse bile, yıllar geçse bile arayalım!

Sanemi güldü.

S: Peki.

Birkaç dakika daha sonra Sanemi ve Giyuu sohbete dalmıştı. Çoğunlukla manga ve çizimler hakkımda konuşuyorlardı. Giyuu'nun ilgi alanları bunlardı çünkü. Sanemi dinliyor, Giyuu anlatıyordu. Aralarında sessiz ama eğlemceli bir sohbet vardı. Sanemi Giyuu'yu gerçekten büyük bir ilgi ve zevkle dinliyordu.

S:Anlaşılan manga ve resim ile ilgili şeyleri çok seviyorsun.

G:Gerçekten, seviyorum. Hatta çantamda birkaç defter var ve bazı sayfalarında da resimler. Gösterebilir miyim? İyi çizdiğimi düşünüyorum ama paylaşacak birisi yoktu. Sen dinlediğine göre gösterebilirim diye düşünmüştüm.

S:Mochiron, (elbette) gösterebilirsin! Ben de merak etmiştim zaten.

G:Yipee. tamam biraz bekle çıkatıyım.

S:LAN BUNESNFÖNELRNW ÇOK GÜZEL GYOMEİ ÇOK İYİ HEBERECEM

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

S:LAN BUNESNFÖNELRNW ÇOK GÜZEL GYOMEİ ÇOK İYİ HEBERECEM

G:Bağırmadan konuş anlamıyorum

S:Çok güzel olmuş dedim.

G:Teşekkür ederim canım benim.

Giyuu Sanemi'ye resimlerini gösterirken servis durmuştu. Sanemi ve Giyuu birlikte servisten inince sınıfa doğru yürümüşlerdi. Şanslarına ilk dersleri, Giyuu'nun "tesadüfen" küfrettiği hoca ileydi.
Sınıfa girdiklerinde, Giyuu Sanemi'ye doğru bakıp

G:Sıçtım..

dedi. Sanemi ne olduğunu bilmiyor gibi gözüküyordu.

G:Sınıf grubuna bakabilirsin..

dedi. Sanemi telefonu açıp gruba girdi.

Giyuu'nun yüzüne bakıp,

S:Ölmemeye dikkat et..

dedi.

-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-

geei geldim, texting bölümünde bahsettiğim olayı yazamadım kusura bakmayın diğer bölüm kaydedilmemiş ve yeniden yazmak zorunda kaldım. Neden kaydedilmediğini bilmiyorum ama kötü oldu çünkü hatırladığım kadarıyla daha yarısı yazılmış olmasına rağmen 1000+ kelime varfı biraz üzücü yani. neyse o boklukları biraz ertelemek zorunda kalıcam şimdi kendinize iyi bakın öpim bayby.

Bunu kendim çizdim de nasıl olmuş sormak istedim, nasıl?

716 kelime.

𝐞𝐯𝐞𝐫𝐲𝐭𝐢𝐦𝐞, 𝐚𝐥𝐰𝐚𝐲𝐬 𝐰𝐢𝐭𝐡 𝐲𝐨𝐮. «𝐒𝐚𝐧𝐞𝐆𝐢𝐲𝐮𝐮»Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin