MAVİ KELEBEK

BÖLÜM 8 "Mavi Kelebeğim"

Gözlerine bakarken anlamıştım benim olduğunu...

Araf'ın ağzın dan;

Kafamı dağıtmak için semtte, öyleye dolaşıyordum. Bazı tanıdıklar gelip geçerken başlarıyla selam veriyorlardı, bende karşılık veriyordum. Ayaklarım bir yerde durmak istediğin de, yürümek için ne kadar uğraşsam da burada durmak istiyorlardı. Çevreme bakındığım da, çarpraz evin balkonun da oturmuş, bilgisayardan bir şey izleyip çekirdek çıtlayan Müge' yi gördüm.

Üstün de her zaman ki gibi lila pijama takımı vardı. Hayır, onu gözlediğim den biliyordum değil pijamasını. Arada buralara gelip onu izlediğim doğrudur ama.

Biraz daha dikkat kesildiğim de kitap okuma saati geldiğini anladım. Bilgisayarın da izlediği şeyi kapatıp, yanında ki kitabı eline aldı. Kaldığı sayfadan okumaya başladığını anlamıştım ayracını yanına bıraktığın da. Hafif, siyah saçlarını rüzgarla dans ederken izlemesi huzur vericiydi.

Yeşille mavinin karışımı gözlerine her baktığınız da inanın ki; sanki başka bir dünya varmışcasına geliyordu. Huzur veren bir dünya. Onu burada hâlâ ne kadar çok izlemek istesem de, artık eve gitmem gerekiyordu.

Son bir kaç dakika daha baktıktan sonra ise evime doğru yol almaya başladım.

○○

Müge'nin ağzın dan:

Kitabımı bitirdiğim de, olduğum yerde esnedim. Kitabımı, telefonumu ve bilgisayarımı sol kolum ve elim arasında taşırken, sağ kolum ve elim çekirdek kaplarını mutfağa götürüyordu.

Tezgahın üstüne kapları bıraktım ve sol kolumla ve elimle tuttuklarımı sağ elimle de tutmaya başladım. Artık daha kolaydı. Mutfak kapısında beni izleyen Egemen'i gördüğüm de bir şey isteyeceğini anlamıştım ve ne var bakışı attım.

Yanıma gelip bana sarıldığında isteyeceği şeyin büyüklüğünü hesaplamaya çalıştım.

"Aşkım, gülüm, her şeyim, canım ablam. Hadi bize bir hamburger sipariş ette abla kardeş yiyelim" dedi.

"Gerizekalı bende para ne arasın?" Dediğim de elinde bana doğru tuttuğu babamın cüzdanını gördüm.

"E aşkım sipariş ediyor muyuz?" Dedi.

"Ablam sen bize film seç, ben sipariş ederim. Tamam mı yiğidim. Ama bak düzgün bir film aç" dedim.

"O iş bende merak etme. Senin 23. Defa başladığın Aşk-ı Memnu dan daha güzel bir şey açacam" dedi ve babamın cüzdanını bana verip mutfaktan çıktı.

Bilgisayar ve kitabı masanın üstüne koyup hamburger sipariş etmek için sadece telefonumu ve kaybolmaması için babamin cüzdanını elimde taşıyordum.

○○

6 tane hamburger sipariş ettikten yarım saat sonra gelmişti. Neden 6 tane diye sorarsanız, biz iki ayı kardeş 2 tane, annem ve babam da 1 tane gömeceği için.

Egemen, maşallah bir lokma da yarısını yediği için doymuyordu. Bende birinciyi yedikten sonra ikinciyi geceye bırakıyordum. Anneme ve babama da birer tane yetiyordu zaten.

Egemen malı, açtığı korku filminin dram olduğunu anlayınca, saka yaptığını ve bunun daha güzel olduğunu söyledi. Cidden mal. Ama film daha mal.

Hani dram filmiydi bu? Biz neden duygulanmadık?

○○

"Alo?"