Yeni kitap geldii umarım seversiniz, bu ağır dram ile başlıyor 😊🌸 ✓
Karnıma yediğim tekme ile iki büklüm oldum tam kalkmaya çalışırken sırtıma aldığım darbe ile gücüm tükendi, nefeslerim kesikleşirken babam bana vurmaya devam etti.
Sebebi eve çamurlu ayakkabı ile girmem ve annemin çıldırıp ortalığı ayağa kaldırmasıydı.
Sonun da yorulmuş olacak ki beni bırakıp koltuğa adımladı ve oturdu, ardından o zıkkımı açıp içmeye başladı ben ise sadece onu izledim.
Eğer şimdi kalkarsam sinirlenip tekrar vuracaktı o yüzden hiç hareket etmedim önce kafayı bulması gerekiyordu.
Dakikalar sonra kendinden geçtiğinde yerimden kalkıp sopayı elime aldım, şimdi sıra bendeydi.
Zıkkamlandığı zaman kendinden geçer ve halsizleşirdi ayrıca kesinlikle herşeyi unuturdu, bende bu durumu kullanıp hıncımı ondan çıkarırdım aynen şimdi olduğu gibi.
Sopayı kafasına indirdiğim de sayıklama'ya başladı daha sonra vücudunun çeşitli yerlerine vurdum, vücudum da nereye vurduysa ben de aynı yerlere vurdum birnevi intikam gibiydi.
İşim bittiğinde odama çıktım soğuktan bedenim titrerken evde kalan son koli bandı ile camları karton ile bantlayıp yatağıma oturdum.
Fakir'dik ama gerçekten fakir'dik mesela benim cebine koyacak beş liram bile olmadı, hiç çikolata yiyemedim mesela ama bunları umursayacak yaşı geçeli çok oldu.
Ben artık büyüdüm 11 yaşına girdim yani artık çocukluk yapmanın anlamı yoktu, ailem beni sevmezdi ki bende onları sevmezdim.
Bir tek ananem severdi beni neyseki tatil yaklaştığı için köye gidecektim de en azından 4 ay bile olsa bu eziyetler bitecekti.
Üzerime aldığım yorgan ile birnebze olsun ısındığım'da karnımın acıktığını farkedip aşağıya indim.
Yemek yapmayı 9 yaşındayken annem'den öğrendim, hayır annem öğretmedi ben onu izleyerek öğrendim.
Her yemek yaptığında gizlice onu izler hepsini tek tek aklıma kaydederdim, bu evde kimse yemek yapmazdı bana o yüzden öğrenmem iyi olmuştu.
Sadece akşam yemeğinde birşey demezlerdi sanki bir o yemekle yaşayabilirmişim gibi, ama bunu da umursamadım.
Eğer herşeyi bu kadar kafama takacak olsaydım şuan da yaşıyor olmazdım.
Çekmeceden makarnayı çıkarmam ile son paket olduğunu görünce derin bir nefes aldım, ceyreğini tencereye döküp kavurmaya başladım.
Suyunu da ekledikten sonra pişmesini bekledim, makarnayı yediğim zaman kapı çaldı alelacele bulaşıkları yıkayıp kapıyı açtım.
Gelen annem'di ancak babamı görünce şoka girdi biliyorum feci bir halde idi tıpkı benim olduğum gibi ama o beni değil kocasını düşündü.
" Hiii babanın haline böyle! "
Hiddetle bağırdın'da sakin bir şekilde cevapladım, sık olmasa bile yaşanan bir durumdu.
" Yine mal almış birinden, onlar geldi zorla içeri girdiler zaten kapıyı da babam açtı "
" Elleri kırılasıcalar napmışlar benim yakışıklı kocama ! "
Yakışıklı dediği adam çok çirkin biriydi normalde kimseyi tipine göre yargılmazdım ama sanki içinin çirkinliği yüzüne vurmuş gibiydi.
Annem mutfağa gittiğinde sinirle geri döndü.
" Sen makarna mı yedin ! ? "
" Hayır "
" Paket niye açık o zaman? "
" Babam istedi bende yaptım "
" İyi git odana ses çıkarma seninle uğraşamam birde ! "
Odama çıkıp cama koyduğum sardunya'yı biraz suladım, toprağı kupkuru olmuştu. Çiçekleri çok severdim sen ona su verirdin o da sana çiceğini.
Sokakta gezerken çöpte bulmuştum hep kırıp atmışlar'dı ben de alıp eve getirmiş karşıda ki boş bahçeden toprak alıp dikmiştim.
İki yıl'da kocaman olmuştu bile neyseki soğuktan fazla etkilenmiyordu eğer etkilenseydi donabilirdi, ve ben sahip olduğum tek şeyi de kaybetmek istemezdim.
Akşam olurken biraz çiçeğim ile ilgilenip okul için eşyalarımı hazırladım, okuldan nefret ederdim özellikle de öğretmenlerden.
Her seferinde fırsatını bulup beni rencide eder ailemden yakınıp dururlardı, hâlbuki ben onların beni anlamasını beklemiştim.
Beni anlayan sadece bir öğretmenim olmuştu ancak o da taşındığı için bağlantımız kesilmek zorunda kaldı.
Akşam yemeği için aşağı indiğimde sofra kuruluyordu ama yardım etmedim zaten annem takıntılı biriydi o yüzden sessizce sofranın kurulmasını bekledim.
Yemeğimiz belliydi son paket makarna ama bir değişiklik yapıp yoğurtlu yedik, yani en son iki gün önce yoğurtlu yemiştik o yüzden bu büyük bir değişiklik, en azından bizim için öyle.
Sofradan kalkıp odama çıktım şimdi birde okuldakilerle uğraşmak vardı.
Sınıfa girdiğimde en arkadaki sırama oturup Din dersi kitaplarını çıkardım, şüphesiz en sevdiğim ders Din dersiydi ancak hocamız çok iğrenç biriydi.
Durduk yere sınıftakilerin kafasına vurup dururdu ancak bu öyle hafif değildi bütün sınıfta sesi yankılanırdı, birkaç kez bende yaşasam da bana pek ellemezdi. ( Bu olay gerçek 😕 o zamanlar böyle bir korkum vardı her derste düşünürdüm bana vuracak mı diye 😔 )
Din dersi güzel bir şekilde geçerken kafama çarpıp yere düşen kağıdı aldım, içinde ne yazdığını bildiğim için yandaki boş sıranın altına koydum.
Annem hakkında edepsiz sözler yazılıydı, bu her zaman olurdu artık aldırmamayı öğrenmiştim.
Annem ahlâksız bir kadın'dı keza babam da öyle ha birde abilerim var, eve hiç uğramayan hergün farklı kızlarla takılan abilerim.
Annem mahalledeki adamlar ile para karşılığı birlikte olur ama sanki hiç böyle olmamış gibi davranırdı, babam ise tam tersi olarak para almaz kadınları ayartıp uyuşturucularına konardı.
Birnevi hırsızlık yapar bunu öğrenen adamlar da gelip babamı haşat ederdi tabi eğer haberi olursa.
Kısaca iğrenç bir ailem vardı ancak bunların acısını ya da üzüntüsünü çekecek değildim.
Umursamayıp derse geri döndüm, saatler geçmek bilmezken zilin çalması ile eşyalarımı toparlayıp eve doğru yürüdüm.
Okul yakın olduğu için kendi başıma gidip geliyordum, ki uzak ta olsa beni götürmezlerdi zaten.
Eve geldiğimde kapıyı açıp içeri girdim havanın soğuğu evde daha çok hissedilirken odama çıkıp battaniyenin altına girdim.
Bölüm sonu canavarı 🎃
Sonraki bölümde yaş atlaması olucak ✓ 🌿
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Katil - Gerçek Ailem
Teen FictionSardunyaları çok severdim sen ona su verirdin o sana çiçek 🌸