thirteen

74 12 29
                                    

Yüzüne gelen güneş ile gözlerini açtı Ryujin. Etrafına bakındı. Akşamdan kalma elbisesi vardı üzerinde. Kaşlarını çatıp hızla olduğu yataktan kalktı. Evi gezinirken koltukta uyuyan Bangchan'ı gördü. Hem rahatlamış hem de daha fazla tedirginleşmişti. Hızlıca tekraryattigi odaya gidip çantasının içinden telefonunu aldı.

Beomgyu'dan 25 cevapsız arama vardı. Göz devirdi sadece. Ning ve Taehyun'dan ise toplamda 20 cevapsız arama vardı. Saate baktı. Okulun bitmesine 3 ders falan kalmıştı. Çantasını alıp Bangchan'a hiçbir şey demeden sessizce evden çıktı. Önüne gelen bir taksiye bindi. Taksi evine giderken hemen Taehyun'u aradı.

"Ryujin? Neden atamalarımıza cevap vermiyorsun? Okula da gelmedin zaten. Dün de Chan numaramı nereden bulduysa Ryujin benimle falan yazdı. Niye o çocukla tekrar buluşuyorsun? Biz sana ne de-"

"Taehyun! Tamam, üzgünüm. Yapmamam gereken bir şeyi yaptım. Ama olan oldu. Bende akşamı pek hatırlamıyorum. Chan beni yemeğe davet etti. Ben de merakımdan gittim sadece. Ama galiba biraz aşırıya kaçmışım. Anlamlandıramadığım şey ben niye Chan'ın evinde uyandım? Ama onu da çözeriz. Ben şimdi eve gidiyorum."

"Ne? Bir de Chan'da mı kaldın? Ryujin sen bizi katil mi edeceksin? Bir de çok normalmiş gibi anlatıyor."

"Üzgünüm Taehyun. Okul çıkışı bana gelseniz olur muuuu?" dedi Ryujin tatlı olmaya çalışarak.

"Tamam, geliriz." Vedalaştıktan hemen sonra Ryujin çoktan evine gelmişti. Parayı ödeyip direkt evine girdi.

...

Ertesi gün Ryujin yine hazırlanmış okula doğru yürüyordu. Her zaman ki gibi kulaklığıyla müzik dinlerken gelen arama ile müziği durdu. Bilinmeyen Numara ile kaşlarını çattı istemsizce.

"Alo?"

"RYUJIN..." Ses kesildi birden. "RYUJIN YARDIM." Ryujin anlam veremedi ama panikledi.

"Kimsin? Ne yardımı? N'oluyor?" dedi. Paniklemişti.

"Ben Chan. R-ryujin. Okulun arkasındaki... okulun arkasındaki çıkmaz sokağa gel. Çabuk." Telefon birden yüzüne kapandı. Ne olduğunu anlamamıştı. Koşarak Chan'ın dediği yere gitti. Ne olmuştu birden? Sokağa geldiğinde yavaş adımlarla yürümeye başladı. Ne olduğunu anlamamıştı ama bir tuzak olabilirdi. Sokağın sonunda büyük bir garaj kapısı vardı. Etrafta kimse yoktu. Garaj kapısı bir anda açılmaya başladı. Yavaş adımlarla içeriye girdi Ryujin. Biraz ilerledikten sonra yerde yatan bir adam gördü.

"Chan!" Koşarak yanına gitti. Kaşı ve dudağı patlamıştı. Üzerindeki tişört ise yırtıktı.

"Ryujin." dedi sessizce Chan.

"Ne oldu sana? Kim yaptı bunu?"

"Ben yaptım." Ryujin arkasındaki sese döndü yüzünü.

"Beomgyu... Aptal mısın sen? Ruh hastası mısın? Şunu yaptığın çoğu kişiyi anlarım. Asla normal değil yaptığın ama sende normal değildin zaten. Ama eski arkadaşına niye yaptın bunu?" Beomgyu, Ryujin'in sinirli yüzüne doğru eğildi.

"Senin için bebeğim." Ryujin tokat attı Beomgyu'ya. Beomgyu sinirlenmişti fakat sırıtmakla yetindi.

"Giderek iğrençleşiyorsun Beomgyu." dedi Ryujin.

"Hiçbir şey bildiğin yok Ryujin. Neden Chan'ın evinde hatta yatağında uyandığına dair bir fikrin var mı? Neden benim akşam seni aradığıma dair bir fikrin var mı? Ben söyleyeyim: Yok!"

Chan kahkaha attı. "Bir de aradın mı kızı Beomgyu? Benden o kadar mı korkuyorsun?" Beomgyu sinirle Chan'ın karnına bir tekme attı.

"Boşversene Choi. İkinizde psikopatsınız. Uğraşamam ben sizinle. Gidiyorum." Ryujin tam gidecekken Beomgyu kolundan tutup kendine çekti.

"Gidemezsin bebeğim. Önce sana kanıtlaycağım. Haklı sebeplerim var." Ryujin göz devirip kolunu Beomgyu'nun elinden kurtardı. Bir şey demeden Beomgyu'nun elindeki telefona baktı. Beomgyu, Chan ile olan mesajlarını açıp Ryujin'e verdi telefonu. Ryujin sesli bir nefes verip okumaya başladı. Chan sürekli onun fotoğrafını atmıştı. Beomgyu ise sadece tehdit edip duruyordu. Okumayı bitirdikten sonra tekrar Beomgyu'ya verdi telefonu.

"Evet, yanılmamışım Choi. İkinizde hala psikopatsınız." diyerek güldü Ryujin. Fakat Beomgyu'nun o sinsi gülümsemesini gördüğünde istemsizce yutkundu. Beomgyu hiçbir şey demeden Ryujin'in elini tuttu.

"Benimle bir yere gelir misin bebeğim?" Ryujin'in ayakları geri geri gidiyordu. Beomgyu peşinden Ryujin'i de çekip garajı içindeki başka bir odaya girdi. Kapıyı kapattı. Ryujin kollarını göğsünün altında birleştirmiş etrafa bakınıyordu. Beomgyu yavaşça kollarını açtı Ryujin'in.

"Aramızda bir sorun mu var bebeğim?"

"Bana bebeğim demeyi kes Beomgyu. Rahat bırak beni. En yakın arkadaşına vuracak kadar iğrençsin." Duvara vurdu Beomgyu.

"Yakın arkadaşım falan değil diyorum sana. Eskidendi. Eskiden. Yeter. Ben eski en yakın arkadaşım benim sevgilimi sarhoş edip kendi evine götürüyor Ryujin. Nasıl benim yakın arkadaşım olabilir o şerefsiz?"

"Tamam Beomgyu. Her neyse. İster yakın olun ister olmayın. Umurumda değil. Senden korkuyorum. Sen kafana göre birisine zarar verebilen birisin. Ben böyle biriyle olmak istemiyorum." Beomgyu güldü. Ryujin'in elleri ile kendi ellerini birbirine geçirdi. Ellerini duvara yasladıktan sonra Ryujin artık savunmasız kalmıştı.

"Sen benden daha kötüsün Ryujin. Sende öylesine birisini çok rahat mahvedebilirsin. Yapabilirsin değil hatta yapıyorsun. Bu yüzden biz birbirimize aidiz. İki kötü ruh birbirine ait bebeğim. Sen benimsin, ben seninim."

Başını Ryujin'in başına yasladı Beomgyu. Kendini biraz daha yaklaştırdı Ryujin'e. Bacak arasına tekme attı Ryujin. Ellerini Beomgyu'dan kurtardığında konuştu.

"Eskidendi Choi. Eskidendi. Ben Jisu'dan sonra hiç kimseye zarar vermedim. Vermiyorum da. Bıraktım o işleri. Senin gibi değilim Choi. Ben ne sana aidim ne de başkasına. Ha sen bana ait olabilirsin. Ama ben senin falan değilim. Kendi hayal dünyanda fantezi üretmeyi kes."

"Jisu'ya zorbalık yaptığın günü hatırlıyor musun Ryujin. Hani ben sana bir şey söylemiştim. Sen benim için her zaman en kolaydın. Şimdi de kendini bana kanıtlamaya çalışıyorsun. Ben güçlüyüm der gibi. Sen güçlü değilsin. Sen hayatımda gördüğüm en berbat ve ezik insansın. Dediklerimin arkasındayım. Hala bana kendini kanıtlamaya çalışıyorsun. Ama kaçamazsın Ryujin. Sen önceden neysen şimdi yine o'sun. Zorbasın. Bana dürüst olmanı istiyorum. Sakura yanımdayken onu zorbalamak istedin, değil mi?"

Ryujin yutkundu. İstemişti. Eğer Taehyun ve Ningning onu durdurmasaydı belki de Sakura'nın da canını acıtmış olacaktı. Gözlerini kaçırdı Beomgyu'dan. Haklıydı belki de. Güldü Beomgyu

"Gördün mü? Seni tanıyorum Ryujin. Seni biliyorum. Kaçamazsın."

...

Okuduğunuz için teşekkür ederim.

Sizi seviyorum.

♡♡♡

toxic, beomryu ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin