Bu kurguyu neden bu kadar beğendim😓😓
Oy ve yorum atmayı unutmayınn🫶🏻🫶🏻🫶🏻Sabah her zaman ki gibi Gavi'nin öpücükleriyle uyanmadım, yüzüme gelen Güneş ışıklarıyla uyandım.
Gaviyi yatakta göremeyince endişelendim ve odadan çıkarak Gaviye seslendim. "Gavi, evde misin?" Evde olmadığını anlayınca somurtarak salona geçtim.
"Hiç haber vermeden gitmezdi. Bir şey mi oldu acaba?" Telefonumu alıp Gaviyi aradım fakat telefonlarıma da bakmadı.
Acil bir işi olmuş olabilir diye düşünüp, salonun köşesindeki koltuğa yayıldım. Telefonumdan İnstagrama girip keşfette ve magazin sayfalarında gezindim.
O sırada gördüğüm daha 10 dakika önce atılmış bir haberle gözlerim doldu.
12.546 kişi beğendi.
@Footballmagazine;
Herkese merhaba! Gündeme bomba gibi düşen bir haberle burdayım. Gavi ve sevgilisi Arin'in ayrıldığı iddaları ortalıkta dolaşıyor. Çiftin ciddi bir sebepten ötürü ayrıldığı düşünülüyor.
Detaylar için takip etmeyi unutmayın!
Yorumlar kapalı.Sahte bir haberdi ama böyle bir şeyin bir gün gerçek olma ihtimali beni korkutmuştu. Eğer ünlü, yakışıklı, kızların gözdesi bir futbolcuyla sevgiliyseniz başınız dertte demekti. Ve ben bu dertten hiç hoşlanmıyordum.
Pabloya güveniyordum ama son zamanlarda ve özellikle dün içime şüphe tohumları ekmişti.
Telefonumun ekranına öylece bakarken gelen aramayla ekrandaki isme baktım. Gavi.
Telefonu açıp kulağıma koydum. "Alo, Pablo nerdesin?" Pablo üzgün sesiyle, "Aşkım üzgünüm bugün seni öpücüklerle uyandıramadım. En sevdiğin tatlıdan almaya gitmiştim. Neydi? Hah, hatırladım. Türk Baklavası."
Gülerek yanıtladım, "Pablo onu burada nerden bulacaksın?" Pablo zaferle kahkaha attı. "Buldum bile. Uzakmış baya ama senin için değerdi." Merakla, "Peki şimdi eve yakın mısın? Seni özledim." Pablo kıkırdadı. "Evin önündeyim desem?"
Telefonu Gavi'nin yüzüne kapatıp adımlarımı hızlandırarak kapıyı açtım. Bana tatlı gülümsemesiyle bakan bir adet Gavi görünce adeta eridim. "Geldim bebeğim." Dedi ve yaklaşarak dudağıma nazik bir öpücük kondurdu. Elindeki poşeti elime verdi ve içeri geçti.
Pablo bana döndü. "Arin bugün Barcelona kutlama partisi var." Anlamayarak ona baktım. "Neyi kutluyorsunuz ki?" Pablo şaşkınca bana baktı. "Unutmuş olamazsın! Şampiyonlar liginde final de olmamızı kutluyoruz tabiki de."
Şapşallığım yüzünden kendime kızarak, "Özür dilerim. Unutmadım, hatırlıyorum da birden aklımdan çıkmış." Gavi anlayışla gülümseyip yanağımı okşadı. "Tamam bebeğim. Sen dinlen ben kahvaltıyı hazırlayayım." Başımla onaylayıp salona geçtim.
Telefonumu aldım ve İnstagram da gezinmeye başladım. Sayfama Pedri'nin gönderisi düşünce incelemeye başladım. Attığı fotoğrafta büyük gülümsemesiyle kameraya bakıyordu. Onu böyle görmek beni de gülümsetmişti.
Gülümseyerek gönderisini beğendim. "Neye gülüyorsun?" Gavi'nin yüksek sesiyle irkildim. "Komik bir video gördüm." Şüpheyle gözlerini kısıp bana doğru yaklaşınca telefonumun ekranını kilitledim. Gözü kilitlediğim telefona kaydı ama birden gülümsedi.
"Peki aşkım. Kahvaltı masasına yiyecek yerleştiriyodum ben de. Yardımın gerek." Diyerek masum bakışlar atmaya çalıştı. Onun bu haline gülüp ayağa kalktım.
Mutfağa geçip tezgahta olan kahvaltılıklardan alabildiğim kadarını alıp salondaki masaya yerleştirdim. Arkamdan Pablo da gelip elindekileri yerleştirdi. Her şeyin tamam olduğunu anlayınca oturduk ve keyifle kahvaltımızı yaptık.
Birlikte masayı kaldırıp, bulaşıkları yerleştirdik. İkimizde işimiz bitince yorulduğumuz için kendimizi koltuklara bıraktık. "Sonunda bitti." Dedi Gavi ve sevinç gösterisi yaptı. Kıkırdayıp, "Gören de Şampiyonlar Ligini kazanmış sanır." Gavi sırıtarak bana baktı. "O da olucak 2 gün sonra."
Özgüveniyle onu takdir eden bir sesle, "Sakin ol şampiyon." Dedim. O da kahkaha attı.
Yüzünü bana yakınlaştırdı. "Partiye geliyorsun değil mi?" Olumsuzca başımı salladım. "Maalesef aşkım. Pek bir enerjim yok." Morali bozulsa da belli etmemeye çalışarak, bana en güzel gülümsemesini sundu.
"Peki Arin. Ben çok geç kalmam zaten." Dedi ve salondan hızlı adımlarla çıktı. O gittiğinde yanımda duran telefonumda gezinmeye başladım.
Whatsappa girince Pedriden gelen mesajla içim anlamsız bir heyecanla doldu.
Pedri; Arin?
Siz; Selam?
Pedri; Nasılsın?
Arin; Çok iyiyim. Sen nasılsın?
Pedri; Bende iyiyim. Bu akşam ki partiye katılıyor musun?
Arin; Hayır. Peki sen?
Pedri; Katılmıyorum. Parti ortamlarından pek haz etmiyorum şu sıralar.
Arin; Anladım. Benim yerime Gavi partide olucak, ben evde yalnız olacağım.
Pedri; Bu arsız bir davet miydi?
Arin; Hayır tabiki de.
Pedri; Tamam yalvarma, geleceğim yanına.
Arin; Gelirken yiyecek bir şeyler al. Pablo evden çıkınca haber veririm.
Pedri; Peki Arin😁😁
Pablo'nun sesini duyunca uygulamadan çıkıp odamıza doğru ilerledim. "Sorun ne Pablo?" Oflayarak benim olduğum tarafa döndü.
"Kravatımı yapamıyorum. Sen yapar mısın?" Gülümseyerek ona yaklaştım ve ellerimi kravata doladım. "Elbette." Pablo ona olan yakınlığımdan dolayı titrek bir nefes verdi.
Kravatını güzelce bağladıktan emin olduktan sonra dudaklarını dudaklarımla buluşturdum. O alt dudağımı emerken ben ellerimi Pablo'nun boynuna yerleştirdim.
Pablo beni kucağına alacağı sırada Pablodan ayrıldım ve yanağına öpücük kondurdum. "Hadi bakalım gitme vakti." Pablo üzgün yüzüyle benden uzaklaşıp odadan çıktı.
Sanırım hala bana karşı tripliydi.
Bende onun peşinden gidip ona veda ettim. Onun uzaklaştığına emin olunca salona gidip telefonumu elime aldım.
Rehberden Pedri kişisine tıklayıp kulağıma koydum. Pedri'nin pürüzsüz kalın sesini duymamla ufak bir tebessüm yüzümü ele geçirdi.
"Alo, Arin?" Yutkunup konuşmaya başladım. "Pablo gitti. Onu söylemek için aramıştım." Pedri kısa bir kahkaha atıp, "Tamam yola çıkıyorum." Dedi. "Tamam, kendine iyi bak." Pedri, "Sen de Arin." Dedi ve hemen ardından kapattı.
Kendimi suçlu hissediyordum. Pabloyu resmen ekip Pedri ile buluşmuştum.
Daha yeni tanıdığım bir çocuk için sevgilimi ekmiştim.Kalbimde hissettiğim ağırlıkla gözlerim doldu. Keşke Pablo ile gitseydim.
Pablo canım benim💗💗💗😭😭
Oy ve yorum atmayı unutmayıın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Moth To A Flame -Pedri
Fiksi Penggemar"But does he know you call me when he sleeps? But does he know the pictures that you keep?" "Ama o uyuduğunda beni aradığını biliyor mu? Ama o sakladığın resimleri biliyor mu?"