bayilcam sicaktan
"Hoş geldin, Nanoş. Yuji, bak kim gelmiş."
Kucağındaki bebekle Nanami'yi karşıladın. Sanki çok iyi anlıyormuş gibi konuşuyordun onunla.
"Hoş buldum. Neler yaptınız bakalım?"
İkinize tatlı gülümsemesini bıraktıktan sonra konuştu Nanami. Öyle tatlı görünüyordunuz ki...
"Çok ağladık bugün, değil mi bebeğim?"
Yuji'ye bakarak konuştun. Mırıldandı ve elini burnuna koydu. Küçük elini öptün ve kıkırdadıktan sonra konuşmaya başladın.
"Anniş popişi yıkadı, boklu popişi, sonra Suguru dayı bize bez getirdi."
Nanami hafifçe güldü. Seni, Yuji'nin poposunu yıkarken hayal edince gülüşü kahkahaya dönüştü.
Onu güldürmek kadar hoşuna giden başka bir şey var mıydı, bilmiyordun. Öyle güzel, öyle saf bir gülüşü vardı ki güldüğü zaman hayran hayran bakmadan duramıyordun, sanki her zaman öyle bakmıyormuşsun gibi...
"Yemek hazırlamıştım, Nanoşum. Koş üstünü değiştir. Ben de o sırada yemekleri ısıtayım."
Nanami başını salladıktan sonra Yujiyle zorlana zorlana yaptığın yemekleri ısıtmaya gittin.
Yuji daha beş aylık olduğu için desteksiz oturamıyordu. O kadar komikti ki bıraktığın an yığılıyordu. Tabii sen yığılmadan hemen tutuyordun onu.
Nanami'nin mutfağı, amerikan mutfağı olduğu için Yuji'yi yastıklarla bariyer kurduğun yere oturttun ve yemeği ısıttın. Bir yandan bebeğine bakıyor diğer yandan ara sıra yemeği karıştırıyordun.
Yemeğin ısınmasına rağmen Nanami hala gelmemişti. Duş alıyor olmalı diye düşündün ama ne su sesi geliyordu ne de başka bir ses.
Meraklandın ve Yuji'yi alıp Nanami'yi kontrol etmek için yatak odasına gittin.
Gördüğün manzaraya karşı kalbin yandı, tutuştu. Fakat yanıp tutuşan yalnızca kalbin değil gibiydi.
Ona bu şekilde bakmak ne kadar sapık gibi hissettirse de kendine engel olmak çok zordu. Söz konusu Nanami ise kim kendine engel olabilirdi ki?
Derin bir iç çektin ve bu tatlı anı, seksi anı demeliydin ama bugünlük bu kadar sapıklık yeterdi, fotoğraflama isteğine teslim oldun. Yuji'ye dikkat ederek telefonunu cebinden çıkardın.
"Şimdi babuşu fotoğraflama zamanı, bebeğim. Kesinlikle çok tatlı."
Yuji'ye karşı fısıltıyla konuştun. Sana bakıp birkaç mırıltı çıkardı her zaman yaptığı gibi.
"Gerçekten tatlı olduğu için. Başka ne amacım olsun, anneciğim"
Kameranı açtıktan sonra birkaç kez fotoğraf çektin.
Amma da mükemmel...
Kıyamasan da aç yatmasını istemediğinden hafifçe dürttün Nanami'yi. Mırıldansa da uyanmadı."Nanami, yemeğini ye de öyle uyu be adam! Aç yatılır mı hiç!
Ne kadar dürtsen de mırıltılardan başka bir şey elde edemiyordun.
Aklına gelen fikirle bir Yuji'ye bir de Nanami'ye baktın. Sinsice gülümsedin ve daha yeni altına yapmış olan Yuji'yi Nanami'nin suratına oturttun dikkatlice.
Çok sürmeden öğürerek gözlerini açtı. Şaşkın ifadesiyle ikinize bakıyordu. Surat ifadesi o kadar komikti ki gülmeden duramadın.
"Bunu yaptığına inanamıyorum, Y/n!"
Sen hala gülüyorken çatık kaşlarla sana bakıyordu. Şimdiden intikam yollarını düşünmeye başlamıştı bile.
"Uyandırmak için başka yollar da var, biliyor muydun?"
Sinirli ama tatlı ifadesini sırıtarak izlerken cevabını verdin.
"Denedim zaten. Uyanmadın ben de en etkili yöntemi denedim."
"Aferin sana, aptal!"
Gitmeden önce baştan aşağı süzdün onu. Çok sek- tatlıydı. Evet evet... Tatlı...
"Üstünü değiştir ve yemeğe gel. Soğuyacaklar yine."
Odadan çıktın ve Yuji'yi tekrar yastıkların arasına oturtmadan önce altını temizledin. Yuji'yi yerine koyduktan sonra yemeği tabaklara bölmek için dolaba yöneldin. İkinize tabak, çanak çıkarıp sofrayı hazırladın.
İçeceklerinizi koyarken Nanami geldi. Masaya yönelmeden Yuji'yi almasını istedin.
İkiniz de yerlerinizi alıp yemeye koyuldunuz. Yuji, Nanami'nin kucağındaydı. Arada ona da azıcık azıcık çorba veriyordu.
Ek gıdaya yeni yeni alışıyordu Yuji. Ne zaman sofraya otursanız gözlerini yemeklerden alamıyordu. Sanki hepsine saldırmak ister gibi bakıyordu. Daha bir bebek olmasına rağmen gözleri bir yemek için parlıyordu resmen.
Yemeklerinizi yediğinizde Yuji'yi alıp elini, yüzünü yıkadın. Yemek konusunda pasaklıydı biraz.
Yuji'nin tombul kollarını kurularken ensende bir nefes hissettin. Kafanı sol tarafına çevirirken Nanami'nin büzdüğü dudaklarıyla Yuji'yi öpmek için eğildiğini fark etmen biraz geç olmuştu.
opusturim mi opusturmim mi
gebericem
ŞİMDİ OKUDUĞUN
It's my fault to fall in love - [Nanami Kento]
FanficSen Çok aptalım Sana aşık olmak benim hatam Kim en yakın arkadaşına aşık olur ki . . . . Nanami Kento x fem! reader