★ huzuru paylaşmak

72 10 2
                                    

25052023

Beomgyu kütüphanenin camlarla kaplı olan dış kısmından kimseyi görememişti. Okul kütüphanesi kulüp öğrencileri dışında zaten çok kullanılmazdı fakat bugün fazlasıyla boş görünüyordu. Okulun kapanış saatine denk geldiği için olabilirdi. Yinede tuhaftı.

"Kime bakıyorsun?"

Taehyun'un elindeki kahvesiyle birlikte yüzüne bakmadan içeri girmesiyle çok beklemeden takip etmişti onu. Yeonjun'la neredeyse bir haftadır hiç konuşmamıştı. Uzaklaştırması hala devam ederken kendi hayatının yoğunluğundan artık her gece oturdukları o bank bile yalnız kalmıştı.

"Yeonjun'a."

Taehyun anlıyormuşçasına sallamıştı kafasını gözleriyle koca kitaplık koridorunun sonunda uyuklayan bedeni işaret ederken.

"Her zaman orada uyur. Nasıl bir aşıksın sen? Bilmen gerekirdi."

Küçümseyici sorusuyla gülmüştü yanında duran siyahlar içindeki Beomgyu.

"Her zaman uyumaz. Gerçekten yorgunsa uyur sadece."

Taehyun şaşırmıştı bu ayrıntıyı bilmesine. Dalga geçiyordu yalnızca fakat Yeonjun hakkında her şeyi sahiden biliyormuş gibiydi Beomgyu.

"Ya da hastaysa..."

Dalgınca kurmuştu cümlesini. Gözleri uyuyan Yeonjun'un üzerinden tek bir saniye olsun ayrılmazken Taehyun görünmez olduğunu düşünmüştü. Önüne dönerken kahvesinden bir yudum almış ve tıpkı Beomgyu gibi Yeonjun'u izlemeye başlamıştı.

Okula gelmek yerine kütüphanede kalmayı tercih etmişti. Kararında Beomgyu'nun bir süre okulda olamayacak olması etkili miydi bilmese bile saçlarının artık siyaha dönüştüğü genç gibi oda siyahlara bürünmüştü.

Sanki yalnızca ikisinin bildiği bir yası paylaşıyorlardı. Beomgyu'yu bilirdi. Tıpkı onun Yeonjun'u iyi bilmesi gibi. Fakat asla dünyasına dahil edebileceğini tahmin etmemişti.

"Hasta olabilir. Bugün derslere katılmadı bile. Kontrol etsen iyi olur."

Hafifçe gülümsemiş ve daha fazla bulunmak istemediği yerden girdiği gibi çıkması bir olmuştu.

Taehyun yanından ayrıldığında Beomgyu'nun ayakları kontrolü dışında hareketlenmişti sanki. Yeonjun'un yanında bulmuştu kendini.

Kafasını öylece masaya yaslamış olan genç bedenin saçları örtmüştü gözlerini. Büyüleyiciydi güzelliği. Omzuna dokunmuştu ona seslenirken.

"Yeonjun."

Fısıldamıştı sadece. Fakat saçlarının örttüğü gözleri yalnızca adını seslenişiyle açılmıştı halsizce.
Geri kapanmıştı sonra. Rahatsızca kıpırdanmış ve sormuştu.

"Ne işin var burada?"

"Sen iyi misin?"

Kafasını kaldırmadan omuz silkmişti Yeonjun. Başı ağrıyordu. Bedeni yürüyemeyecek kadar ağırlaşmıştı sanki. Huysuzlaşmış gibiydi.

"Nasıl görünüyorum?"

Beomgyu cevap vermek yerine çektiği sandalyeye oturup kafasını tıpkı onun gibi yaslayarak sormuştu.

"Hasta?"

Yeonjun kafasını olumlu anlamda sallamıştı itiraz etmeden. Beomgyu gülümsemişti soğuk parmakları gencin alnında yer edinirken. Hafifçe irkilmişti Yeonjun. Hissettiği soğuklukla engel olamamıştı titremesine.

Beomgyu bu denli soğuk muydu emin değildi fakat Yeonjun'un ateşinin olduğuna emindi.

"Biraz dinlenirsen daha iyi hissedersin."

hiçbir şeye sahip değildi o, hiçbir yere ait değildi / beomjunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin