H.B.Ö. 1.Bölüm~Kitapla Tanışma

299 20 6
                                    


🎶Peppina~Mademoiselle Noir

Şarkı yazmak istediğim hikayedeki anlamın temsili arkadaşlar:)

Elimdeki kitabı yanımda duran sehpaya bırakıp gerinerek kendime gelmeye çalıştım. Yine elime bir kitap almış sonunu görmeden bırakamamıştım. Kitabı tekrar alarak oturduğum yerden ayaklandım. Ayaklarımı sürüye sürüye kitaplığıma doğru adımladım. Garip sayılabilecek bir diğer takıntımsa bir kitabı bitirmeden kitaplığıma koymuyordum. Okumadığım kitaplarım kolilerde benim onları keşfetmemi bekliyordu hâlâ.

Liseye kadar pek kitaplarla ilgilenen bir çocuk değildim. Deli gibi kitap okuma alışkanlığı kazanmadan önce okuduğum kitap sayısı bir elin beş parmağını geçmezdi. Tabi onlarda mecburi okuduğum kitaplar olduğu için ne aklımda ne de hayatımda bir yer edinmişlerdi. Sonra o malum zaman başladı benim için. Dünyadan kaçıp, kitaplara sığınma dönemim.

Lise hayatımın en az 1 yılına mâl olan bu kitap okuma takıntısının önüne geçmek için çok uğraşıp kontrol altında tutamayınca yapabileceğim tek şeyi yapıp kitaplara tamamen sırtımı döndüm. Bunu yapamayacağımı görmem biraz zamanımı aldı diyebilirim.

Hayatımda yaşadığım sıkıntıların üstesinden kendi başıma gelebilecek kadar güçlü bir iradeye sahip olmadığımın her zaman farkındaydım. Kendimi bulabileceğimi düşündüğüm bir sürü alana giriştim. Dans ettim, spor yaptım, dil öğrendim, gidebilecegim her yere gittim... Ama hiçbirinde içimdeki o boşluk bir türlü dolmadı.

Bu dünyaya ait değilmiş gibi hissetmeyi bir türlü bırakamıyorum. Doktoruma göre annemi hiç tanıyamamış olmam ve üstüne gelişim zamanımda babamın hiç yanımda olmamasıydı bunun sebebi. Ama bana göre hayatımda hiç var olmamış bir kavramın yokluğunu çekemezdim. Saçma geliyordu. Sadece hayatımda daha fazla çabalamak zorunda kalmıştım. Ama ben bunu bir getiri olarak görüyordum. Kendi kimliğimi bir yönlendirme olmadan kendim oluşturmuştum. Ayaklarım yere sağlam basıyordu. Ve çevremdeki insanlara kıyasla hayatımı gerçekten yaşıyordum. Her anın keyfini çıkarıyordum. En önemlisi elimdekilerin kıymetini biliyordum.

Kapının iki kez hızlı hızlı tıklatılma sesinden sonra elimdeki kitabı kitaplığa yerleştirip gülümseyerek kapıya döndüm.

-Müsait misin Viv?

- Girebilirsin Madam

-Viv, yine gömdün kafanı kitaplara. Gel bakalım aşağı anneannen seni sorup duruyor. Gidip görünsen iyi olur. Biliyorsun seni çok seviyor ve seninle daha fazla zaman geçirmek istiyor.

Kafamı çevirip odamı gözlerimle yokladım. Herşey yerli yerindeydi. Odayı dağınık bırakıp odadan çıkmayı pek sevmiyordum. Tekrar ellisine merdiven dayamış ama hâlâ zarafetinden gram kaybetmemiş ,eski dadıma, Madama döndüm. Herkese göre leydi olan kadın bana resmen tipik bir anne modeliydi.

-Zamanlaman çok iyi gerçekten. Bende yeni kitabımı bitirdim. Hadi inelim aşağı.

Bir süre bana gözleri kısık halde dik dik bakıp sonra gözlerini devirip arkasını dönüp kapıdan çıktı. Bense hareketiyle hemen muzip bir ifadeyle savunmaya geçtim.

-Kitapları bu kadar sevmek benim suçum mu Madam?

-Hayır Viv! Ama kitap okurken zaman kontrolünü yitirmen senin suçun. Bunu halletmemiz lazım.

Haklı olduğu için tartışmaya girmek istemedim. Konuyu değiştirdim.

-Eeee Madam aradınız mı herkesi? Cumartesi akşam yemeğine kimler geliyormuş?

KAYIP KRALLIĞIN VARİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin