7. Bölüm

97 8 0
                                    

Pazartesi

Sabah kalktım bu sefer baktım hücum malşı işe yaramıyo bende pompalı tüfek sesi açtım ve hepsi kalkarken gine Murat'tan ses yok onu sallamaya başladım bir küfür geveleyip kalktı bende

"Asker size 10 dakika hazırlanma süresi veriyorum bu buradaki karargahta ilk günümüz size önerim sadece benim yanımda kendiniz olun " dedim hepsi

"Tamam hilal" dediler bende kendi odama gidip duş aldım ve üzerime formamı giydim offff harika bir his ya tabi ki yanımdan hiç ayırmadığım silahımı da aldım ve öperek belime yerleştirdim ,bordo beremi başıma yaktım tabi ki asker olmuştum ama bu bana yetmemişti bende bordo bereli olmuştum bütün timde benim gibi bordo bereliydi biz özel olarak toplanan bir timdik bu yüzden bizim istedigimiz yere tahin isteme hakkımız vardı tabi birde benim en sevdiğim kavgalarda vb. durumlarda bizi polis serbest bırakırdı yani hepsinde de değil bizim suçsuz olduklarımızda bizi tutmazlardı işte ama ben bordo bereli olmak ne zormuş onu öğrendim ya en sinir olduğum şey o eğitimdeki eğitmenimdi bize yaptığı son eğitim affedilmezdi

Alaskanın soğuğunda beni üzerimde sadece içlik varken dışarıya çıkarıp

"Asker 500 şınav ve 500 mekik çek bu senin son talimin olucak pes etmekte serbestsin tabi pes edersen o bordo bere anca rüyanda senin olur " demişti bende vakit kaybetmeden başlamıştım şınav bitmişti ama mekik için güç gerekliydi bense beş saniye nefes almak için durdum adam bana

"Ne oldu pes mi ? ,bir kahve alır mısın veya çay ?" Demişti ama ben benim önümde termal montuyla duran bu adamı ciddiye alamıyordum ki ginede karşılık vermiştim

"Devam komutanım " demiştim adam devam etmemi beklemişti ve daha hızlı bir şekilde başlamıştım ve biter bitmez elindeki bordo bereyi bana uzatmıştı

"Aramıza hoşgeldin asker " demişti bende selam vererek

"Hoşbuldum komutanım " demiştim

Aşağı indiğimde askerler aşağı inmişti bile ama bana selam vermeyi unutmuşlardı bende saymaya başladım

"7,6"dememle hepsi şaşkınlıkla bana baktı bu şaşkınlığa ailem de dahildi dayanamayıp saltuk

"Yüzbaşım biz burda-" demsiyle hatırlayıp önüme geçip selam verdi hepsi onunla birlikte önüme geçip selam verdi bende

"Asker teğmil ver " komutunu verdim hepsi diziliş sırasıyla başladı

"ASTEĞMEN DİNDAR KANDAR /KONYA /EMREDİN YÜZBAŞIM "

"ÜSTEĞMEN SALTUK YANAR /BURSA /EMREDİN YÜZBAŞIM "

"TEĞMEN MURAT KOR /MALATYA /EMREDİN YÜZBAŞIM "

"TEĞMEN KUBİLAY KORKMAZ / ANKARA  /EMREDİN YÜZBAŞIM "

"Rahat asker karnınızı doyurun size bugün içtima var " dedim hepsi üzgün baksada bu benim isteğim değildi ama formda olmalılardı yoksa görevlerde yaralanabilirlerdi

Sofraya oturup bütün aileye

"Herkese günaydın " dedim hepsi bir ağızdan

" günaydın " dedi kahvaltım bittiği gibi time baktım onlar zaten bitirmişti

"Asker gidelim" dedim onaylamalarıyla ailemle vedalaştım ve yola çıktık karargaha geldiğimizde kimlik testi yapıldı sonra bir er bizi Albayın odasına götürecekti ama biz koşmayı seçtik ne yani biraz spor iyi gelirdi tabi kubilay biraz zorluydu ama onu da yendim ve birine çarptım oda Yüzbaşıydı formasından anlamıştım ben yere düşerken hala o ayaktaydı ama yakışıklı bir tipti yalan olmasın bana elini uzatıp

"İyi misiniz?, çok kötü düştünüz " dedi elini kullanmadan kalktım ve ona

"Özür dilerim size çarptığım için bu arada birşeyim yok " dedim anlayışla

"Sorun değil sizi burda ilk kez görüyorum acaba tanışabilir miyiz?"

"Tabi ben Yüzbaşı Hilal AYDIN siz ?" Dedim mutlulukla

"Ben Yüzbaşı Mert AY tanıştığıma memnun oldum " dedi ve aramızdan gişek gibi koşan kubilay geçince hızla

"Bende ama şu an timime bir kaybetmeyi öğretmem lazım görüşürüz " dedim gülerek

"Görşürüz " dedi ve koşmaya başladım tabi kubilayı yendim ben varken o kazanamaz bi kere ,kapıya ulaşınca durup timi bekledim kadro tam olunca kapıyı tıklattım ve gel komutu aldım bu ses hayır o kişi olamaz baba... Yoksa o mu ?  İçeri girdim ve babamı gürdüm ayağa kalıp

"Hilal kızım" dedi ben ağlıyordum ama üstümde forma vardı bu yüzden rahat komutuna kadar selam verdim babam da fark edip

"Rahat asker" dedi ve gidip ona sarıldım tim ağzı açık bizi izliyordu

"Baba ölmedin biliyordum sen beni bırakmazsın ki " dedim ayrılıp

"Bırakmam kızım hiç bırakır mıyım " dedi bende

"Abim nerde?" dedim babam

"Bahçede görevden döneli bir ay oldu ama seni bulamadık " dedi ve karşıma oturdu tim bizi izlerken onlara

"Far görmüş tavşan gibi bakmayın da oturun şu koltuğa " dedim oturdular babam bana

" kızım herşeyi anlat bana ben yokken ne yaptın ,ne ettin?" Dedi bende

"Bismillahirrahmanirrahim, şimdi ...... Ve bu kadar hepsi " dedim bana bir bakışı vardı ki anlatamam

"Canım kızım benim " dedi bende

"Baba benim evimde abimle yaşar mısınız ?" Dedim mutlulukla

"Sen nereye biz oraya " dedi bende artık selam verip çıktım abile görüşmek için bahçeye çıktım beni görünce hızla sarıldı ve konuştuk çok kalamadan içtima yapmak için içtima alanına girdik ve karşıda içtima yaptıran Merti gördüm onlara selam verip time içtima sırasını anlattım

" şimdi ..... Bu kadar bu sefer kısa yaptım gine iyisiniz " dedim hepsi bana inanmaz bir bakış attı ve içtimaya başladım ilk parkuru 30 kere yaptım ve çok terlediğim için üzerimi çıkardım yarım atletle kalmıştım ama sorun değildi içtimaya devam ederken yan taraftan muratın sesi yükseldi

"Asker eğer yana bakan olursa kellesini ben bizzat alırım" dedi ben şaşkınca bakarken içtimayı hatırlayıp umursamadım ve içtimaya devam ettim bittiğinde ben ve tüm tim yerlere atmıştık kendimizi bende yanda içiması bittiği halde bizi  izleyen Mert'e baktım ve time

"Ayyy öldüm ya keşke birdaha yapabilsem ama sakat kalabiliz bu nedenle hadi kalkın dinlenme odasına duş alalım " dedim Saltuk

"Benim hiç halim kalmadı " dedi gülerek ayağa kalktım ve

"Asker bu bir emirdir " dedim söylene söylene hepsi kalktı dinlenme odası karmaydı ve tekti ben duşa girdim ve üzerimi sivil giyinerek çıktım zaten çıkış zamanıydı benim kapımın önünde bekleyen Mert ile artık sabır çektim odada tektik ona yaklaşıp

"Meraba ve beni neden izliyorsun?" Dedim bana biraz ağzında birseyler geveliyip

"Beni tanımadadın mı? Hilal" dedi

"Yoo tanımadım ki" dedim ve iyice düşündüm ne yani bu adamla nerden tanışabilirdim ki....Aaa şimdi hatırladım o ara sokakta ....

Bölüm sonu ...

935 kelime bence iyi gibi...

Bölüm güzel miydi ?

Sizce Mertin amacı ne?

Evet nasılsınız ?

Benim için bir yıldız yakar mısın lütfen ?

Azim HerşeydirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin