1'

601 33 6
                                    

@jungkook.97: Uuu.. Kendi başıma gece sporuna gidiyorum!
❤️457 beğeni
💬 226 yorum
⏭️ 21 paylaşım

X: seni sapsal, bu saate ne sporu? Organ mafyası olsam seni yerdim. Neyse, umarım canlı dönersin dostum!

V: Kolay gelsin kardeşim benim.

Diğer 224 yorumu incele •

Telefonumu kulaklığımı ve küçük mataramı almıştım. Güzel bir müzik açıp telefonumu cebime koydum. Kulaklıklarımı taktım ve ayakkabılarımı giyip ellerimi cebime atarak yürümeye başladım. Sahil kenarında yürüyor, ara sıra bulduğum oval taşları denize atıp sektiriyor; kendi kendime eğleniyordum.

++

Sessiz bir çocuktum hep. Genelde sessiz olanlar kötü şeyler yaşardı. Ama benim hayatım mükemmeldi. Ailem ile aram harika, zorbalık görmemiş, dışlanmamış veya hiç sevilmemiş biri değildim. Annem ve babam çocukluk aşklarıydı, ayrıca yönelimimi sonunda kadar desteklediler de. Bir abim, bir de ablam var. En küçükleri benim. Maddi durumumuz yerinde, mutlu bir aileydik. Ama ben okulda çok sessiz, içine kapanıktım. Okulun yarısından çıkma teklifi de almıştım. Ama benim aklım, sadece çocukluk aşkım Kim Taehyung'da idi.

Onunla 7 yaşında villamızın karşısındaki trapleks evi aldığında tanışmıştık. 7 yaşımdan bu yana onu sevdim.

Ben 7 yaşımda iken o 11'ine girmişti. Ondan 4 yaş küçük olmam bir şey değiştirmemişti. Ben onu, o da beni seviyordu. Hep bu şekilde ilerledi bu. Ancak ben 15, o 18 yaşında iken taşınmak zorunda kalmıştı; başka bir şehre. Hatta belki de ülkeye?

Gitmeden önce bana bir bileklik bırakmıştı. "Bunu hep taşı." demişti. 23 yaşıma bastım ve bu bileklik hala bileğimde. Eğer bir gün çocukluk aşkımı; ilk ve son aşkımı bulursam, bunu ona gösterecektim.

Ailemden 18 yaşımda iken üniversite için ayrılmıştım. Başka bir şehirde kendi evime çıkmıştım. Ailemi düzenli olarak görüyordum. Bana sürekli olarak para verip arıyorlardı.

++

Sahildeki yolculuğumu bitirmiştim. Sokaklarda öylece dolaşıyordum. Kimsecikler de yoktu. Herhangi bir tenha sokakta bulmuştum kendimi. Kulaklıkta ki şarkının, Taehyung ile şarkımız olan; "Nothing Like Us" olduğunu fark edince hemen sesi açtım.

Şarkıya hafif eşlik ederek; yazılar ve sprey boyalarla kaplı daracık upuzun sokakta yürüyordum. Bir süre sonra beni rahatsız eden bir şeyler vardı sanki. Ne bileyim... Çok rahatsız hissediyordum. Sanki biri beni gizlice izliyor veya takip ediyor gibi..

Bir anda önüme çıkan iki genç ile olduğum yerde kala kalmıştım. Arkama baktığımda iki kişi daha olduğunu görünce kapana kısıldığımı anlamıştım. Bir anda hepsi beraber üzerime yürürken; 2 kişi kollarımdan tutmuş, diğer ikiside ceplermi bulmaya çalışmıştı. Bunu yaparken söylemekten bile çekindiğim iğrenç şeylerde yapmışlardı.

O an tanrıya yalvarmıştım. Bana yardım etmesi için. Tam bu sırada 2 el silah sesi duymuştum. Arkamdaki iki kişinin yere yıldığını gördüğüm gibi bir ses bana;

"HEMEN KENARA ÇEKİL!"

demişti. Kendimi kaldırıma atıp, bana taciz eden kişilerinde 2 el silah sesi ile yerde olduğunu görmüştüm. Neler yaşamıştım ben.. Terim soğuk akıyor, dudaklarım ve ellerim titriyordu. Dona kalmış yerde yatan adamlara bakıyordum. Yanıma gelen, adamları vuran kişi ile kendimi hemen geri atmıştım bana da bir şey yapmasın diye.

"U-uzak dur benden, lütfen.."

"4 kişi öldü gözlerin önünde. Onları ben öldürdüm. Sence bunun polise gideceğini; müebbet hapis yiyeceğimi bile bile seni serbest bırakır mıyım? Benimle geleceksin, küçük."

"H-hayır! Lütfen beni rahat bırak! Sana söz veriyorum polise anlatmayacağım. Ama bitirmem gereken bir okulum var.. Hayatımı karartacaksın, lütfen yapma!"

"Boşu boşuna sesini tüketme, benimle yürü! Yoksa onlar gibi sende ölürsün. Acımam!"

Karşımda duran bu sert adam beni daha da korkmuştu o gün. Bende ölmek istemiyordum. Eğer onunla gidersem en azından bir şansım olacaktı. Ama eğer kalırsam, ölecektim. Bu katı adamın kolumdan tutup beni kaldırması ile sarsılmıştım. Bacaklarım titriyordu. Beni simsiyah, camlarında siyah film olan bir arabaya bindirdi. Önüne uzun boylu, takım elbiseli bir adam bindi.

Bu kaba adam beni arkaya bindirmiş, kendisi de yanıma oturmuştu. Araba çalışmaya başladığında parmaklarım birbirine karışmıştı.

"Bir çözüm yolu bulana kadar benimle kalacaksın. Nereden bilebilirim; senin gibi gecenin o saatinde öyle bir sokakta kendini koruyamayan bi salağın beni şikayet etmeyeceğini. Sakın sana hayatını yaşatacağımı falan sanma. Kendi götümü kurtarıp seni dışarı atacağım. "

Yutkunmakla yetinmiştim sadece. Gerçekten çok korkutucuydu bu adam.. Ondan olabildğince uzakta oturmaya çalışmıştım. Bana zarar vermesinden korkuyordum.

Ama okulum ne olacaktı? Ve birde köpeğim... Sormak istemiştim ama korkuyordum.

"S-size bir şey sorabilir miyim..?"

"Sor."

"Ne kadar süre içimde.. bırakacaksınız beni..?"

"En fazla 2 buçuk ay. En az 1 ay. Niye soruyorsun?"

Bu gerçekten uzun bir süreydi. Devamsızlık hakkım 10 gündü.. ayrıca köpeğim açlıktan ölebilirdi.

"B-ben.. Göz doktoru olacağım.. Seul üniversitesine gidiyorum, bu kadar uzun bir süre okula gitmezsem atılırım ve hayatım kararır.. Ayrıca evimde bir köpeğim var, açlıktan ölebilir.."

"Bana bütün bilgilerini vermene gerek yoktu. Köpek ve okul desen yeterdi. Çok çalışmış olmalısın. Ayrıca Seul üniversitesinin yurtları da oldukça pahalı. Zengin olmalısın. Benimde bir köpeğim var. Cinsi ne?"

"Ben yurtta kalmıyorum, evim var. Babam Busan'ın valisi. Köpeğim Doberman."

"Ne, siktir. Baban Busan'ın valisi mi? Daha büyük bir bela. Nerden çıktın sen benim karşıma.. siktir!"

Oldukça telaşlanmıştı. Babama söyleyeceğimi ve onu hapse artıracağımı düşünmüştü sanırım. Sanırım biraz fazla telaşlı bir insandı. Ben onu polise bile şikayet etmeyecektim. Beni taciz ve hırsızlıktan kurtarmıştı.

"N-neden bu kadar şaşırd-?"

"Sence! Sence neden şaşırmış olabilirim?! Belkide bir seri katil olup, babası vali olan birinin önünde cinayet işlediğim içindir amına koyayım!"

"S-sakin olabilir misin? Özür dilerim. Ayrıca.. kendi kendine telaş yaptın ve benim o anın şokunu atlatmama izin vermeden seni şikayet edeceğimi düşündün. Seni babamı bırak, polise bile vermeyecektim. Neden beni taciz ve hırsızlıktan kurtaran birini polise vereyim?"

/ / / / / / / / / / / / / / / / / / / / / / / / / / /

Bölüm çok içime sinmedi. Umarım Güzel bir hikaye olur ve tutar. Hoşçakalın.

10 Eylül Pazar 01.21

(01.23ü beklemeye çok üşendim..)

Participation  // TAEKOOK • Mini ficHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin