İlk Buluşma

80 8 3
                                    


Multi eylülün giydiği kıyafet

Gözlerimi açtığım ilk an aklıma onun gözlerinin gelmesi normal mi?

Oda beni düşünüyor mu?

Bu sabah karşılaşacak mıyız?

Görürsem ona ne demeliyim ?

Konuşmasam mı acaba ?

Ayy sabah sabah aklıma gelen sorulara bakar mısınız. Daha yüzümü bile yıkamadan neylerle uğraşıyorum. Ne olacak adamla dün konuştuysam yani normal bir adam her gün karşılaştığım diğerleri gibi. Bunu söylerken ben bile kendime inanmıyordum. Bu adamda diğerlerinden farklı bir şey var.Bunu bulmadan bana rahat olmadığı apaçık belli oluyor.

.....

Onunla her sabah karşılaştım sokağa girerken heyecanlandığı mı hissettim. Kalbim midemde atıyordu sanki. Derin bir nefes aldım.Sanki gözüm onu aramıyormuş gibi yaparak hızlı adımlarla geçiyordum sokağı. Her zaman oturduğu bankta yoktu o sabah. Hayal kırıklığına uğramıştım. Bunu kabul etmek istemesem de bugün onunla karşılaşmak istiyordum. Neden olduğunu bilmiyorum ama onu görmek istiyordum işte. Ben bunları düşünürken arkamdan bir ses duydum. Birisi Eylül diye bağırıyordu. Arkama döndüm ve o oradaydı tam arkamda. Nasıl da görememiştim onu. Aramızdaki bu uzun sessizliği o bozdu sonunda

" Günaydın Eylül hanım aceleniz var herhalde neredeyse koşarak geçtiniz yanımdan "

Yanından mı geçmiştim inanmıyorum. Salaklıkta mastır yapacağım yakında.

"İşe geç kalmak istemiyorum da ondan acele ediyordum. Kusura bakmayın görmemişim toprak tı değil mi?"

"Evet toprak unutmamışsınız "

Bütün gün sizi düşünürken unutmam ne mümkün

" Hafızam kuvvetlidir unutmam pek fazla"

Ne saçma cümleler kuruyorum ben böyle . Adam hafifçe gülümsedi bu dediklerime zaten başka ne yapabilir ki.

" işe gidiyordunuz oyalamayayım ben sizi "

"Ne oyalaması canım. Benim işe gitmeme daha çok var."

Ne diyorum ben ya adamın ağzına düşmediğim kaldı bir tek

" Daha vaktiniz varsa işe kadar size eşlik edebilir miyim?"

Edebilir mi ? Tanımadığım bir adamla yürümek bana göre bir şey değil ama ismini bildiğime göre tanıyorum sayılır değil mi ?

"Neden olmasın "

Yavaş yavaş yürümeye başlamıştık iş yerime doğru ikimizde bir kelime dahi konuşmuyorduk. Tam ağzımı açıp bir şey diyecekken vazgeçiyordum. Sonunda bu sessizliği bozmaya karar verdim

" Benimle iş yerime kadar yürüyorsunuz ama kendi işinize geç kalmayasınız"

"Siz merak etmeyin geç kalmam ben "

Demek çalışıyordu onun hakkında bir bilgi daha öğrenmiş oldum.

" İşten kaçta çıkıyorsunuz eğer izin verirseniz akşam sizi işten alıp bir yere götürmek istiyorum"

Daha dün tanıştığım bir adamla buluşmak mı bu kadarda değil ama katil mi hırsız mı bilmiyorum bile. Ona tuhaf tuhaf baktığımı fark etmiş olacak ki

" Biliyorum daha dün tanıştık ama ben sizi sanki yıllardır tanıyormuş gibiyim izin verin sizi daha yakından tanıyayım "

Ah o kömür gözler bunlara hayır dene bilir mi ki. Hele ki gözlerini sizin üzerinize dikmişken. Daha fazla o gözlere bakmaya dayanamadım ve gözlerimi kaçırarak

EYLÜL#Wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin