12. Bölüm (Final)

100 14 6
                                    

Niki ile bir taxiye binip, şirkete geldiğimizde, taxi gittiği anda şirketin kapısına doğru ilerlemeye başladık.

"Bunlar onlar." dedi, kapıdaki adamlardan biri.

Niki elimi tutup; "Yun, tabana kuvvet. Koş!" diyerek beni de peşinden koşturmaya başladı.

"Bizimle dertleri ne? Bizi nasıl tanıyorlar?" diye sordum, sanki Niki cevap verebilecekmiş gibi.

"Ne bileyim ben?!" diye gürledi Niki.

Bende fikir yürütmek adına sordum, sanki sen cevap verecek adamsın da!

Bu heyecan ve korku dolu koşuşumuz, bana bu yazın en başını hatırlatmıştı.

Flashback

"Benim abim sayılır. Benim üzerimde emeği çok büyük. O beni büyüttü desem... Yalan olur. Başka biri daha var, o büyüttü. Benim böyle üç tane abim var, biri Japon, en büyükleri. Bu Amerikalı, en küçükleri. Ortanca olan da koreli. Neyse işte, eminim kartını bize verecektir." dedi Niki, kendinden çok çok çok emin bir şekilde konuşup, yürürken.

"Amerikalı abisi"nin oturduğu binaya geldiğimizde, Niki daire numaralarına bakıp, düşünür gibi oldu. "Telefonum da şarjı bitecek zamanı buldu." dedi.

"Bir sorun mu var?" diye sordum, merakla.

"Yok, yok. Sadece... Acaba Jay hyung hangi dairede oturuyordu?" dediğinde, elimi alnıma vurdum.

Buna inanamıyorum! Her işimiz yarım olmak zorunda mı?!

"Niki, en iyisi yanlış zile basmadan gidelim. Sadece gezsek ne kaybederiz ki? İlla ki bir şeyler yiyip, bir şeyler almak zorunda değiliz. Sırf israf. İhtiyacımız yok." dedim, Niki'yi ikna etmeye çalışırken. Ama Niki ikna olacak gibi değildi.

"Dur bi' hatırlayacağım." dedi Niki. Ama ben hatırlayacağını sanmıyorum. "Sanırım buydu..." diyerek, bir zile bastı.

"Kim o?" diye sorulduğunda, Niki yanlış daire olduğunu anlamış olacak ki, "Pardon, yanlış bastım." dedi. Megafondaki ses, kısa bir süre sövmüş, sonra buradan gitmemizi söylemişti. Hatta ve hatta amca ne kadar sinirliyse, cama çıkmış, bize bağırmaya başlamıştı.

"Özür dileriz, cidden yanlış bastık. Jay Park'ın dairesine basacaktık. Onun dairesini biliyor musunuz?" diye sordu Niki. Bu amcayı daha da sinirlendirmiş, amca iki dakikalığına içeri girmiş ve iki dakika sonra elindeki su dolu şişe ile çıkıp, suyu üstümüze boşaltmıştı.

Gürültü yüzünden cama çıkan bir kaç kişi de, bu halimize gülmeye başlamıştı.

"Jay hyung, hepsi senin yüzünden!" diyerek, ıslanmış kıyayetlerini silkelemeye başladı.

"Hak etmişsindir Niki." dedi birisi, anladığım kadarı ile bu Jay'di.

"Hyung sadece kredi kartını isteyecektim. Şimdi sırılsıklam olduk!" dedi Niki, bıkkınlıkla.

"Kredi kartımı mı? Neden gidip en sevdiğin hyungundan istemiyorsun? Paramı bitirdiniz be!" dedi Jay, sinirle.

Jay camı kapatıp, içeri girince Niki bana döndü; "Kesin beni dövmeye geliyor. Koş Yun, koş!" diyerek, elimden tutuarak beni peşinden koşturmaya başladı.

Flashback End

O zaman eğlenceliydi ama şu an hiç de eğlenceli değil ne yazık ki!

İzimizi kaybettirince bir köşede durduk ve nefesimizi düzenlemeye çalıştık.

"Sevgililerin böyle maceralı datelere çıktığını hiç sanmıyorum. Gördün mü, yaz aşkın olan sevgilin seni bir başka yazda maceradan eksik bırakmıyor. Ne kadar da centilmenim öyle." dedi Niki, nefesini düzelemeye çalışırken ama konuştuğu için başarısız olmuştu.

"Tabii, ne demezsin. İyiki seni seçmişim." dedim bende, kısa tutarak.

"Gel hadi, arkadan dolanalım." ~Niki

Arkadan dolanıp, koştuğumuz yolu alt sokaktan geçerek şirketin arkasında bulunan acil çıkış kapısından içeri girdik.

Burası neden korumasız anlamadım...

Kimseye belli etmeden hızlıca asansöre doğru yürüdük ve çok iyi biliyormuşuz gibi rastgele bir kata bastık. O kata gelene kadar kimsenin asansörü çağırmaması da ayrı bir şanstı.

Ceo'nun odasına girmeye yeltendiğimizde, tıpkı dizi ve filmlerdeki gibi bir kadın -Ceo'nun sekreteri- bizi durdurmaya çalışsada durduramamış, Ceo'nun odasına dalmıştık.

İki adam, mucit kadını kollarından sıkıca tutuyordu. Ceo da hali ile koltukta oturan adam olmalıydı.

"Çocuklar... Burada ne işiniz var?" diye sordu, mucit kadın. Bizi burada görmeyi o da beklemiyordu.

"Sevgili eski karım ile tanışıyorsunuz anlaşılan." dedi Ceo, yüzündeki hoş olmayan gülümseme ile.

Eski karısı mı?!

"Tüm bunları bu yüzden yaptı... Size anlatmadığım için üzgünüm. Benden intikam almaya çalışırken, kendini dizilerdeki kötü adam sandığı için efsaneleşmiş büyük aşkları ortadan kaldırmaya çalıştı. Ama siz ikiniz, bu durumu düzelttiniz sayılır. İki görevi tamamladınız, değil mi?" mucit kadına ikimizde şaşkınlık içerisinde bakıyorduk. Bu adamın eski karısına hiç mi saygısı yok? Kadın imkansızı başardı!

Niki... Buraya gelirken polisi aradığımız çok iyi oldu. Bu manzarayı polise açıklamak zor olur.

Hemen arkamızdan polislerin içeri girmesi ile, Ceo neye uğradığını şaşırmıştı.

Açıkçası, bende öyle. Ne ara geldiler?

Her şey o kadar hızlı oldu ki, neyin ne olduğunu anlamakta zorluk çekiyorum. Çok saçma... Bütün ekip kaçırılıp bu şirkete getiriliyor, şirketin Ceo'su mucit kadının eski eşi, geçmişteki efsaneleri ve destanları değiştiren de Ceo, her şeyi intikam için yapıyor.

Polisler bizi de emniyete götürdüğünde, içimi bir sıkıntı kaplamıştı. Her şeyi anlatırsak, deli olduğumuzu düşünmezler mi?

"Yun, sakin ol. Korkacak bir şey yok. Sadece sordukları sorulara cevap vermemiz yeter. Sonra birlikte bir yere gider, kafamızı dağıtırız. Eminim, bir sonraki gün yeniden görevimize devam edeceğiz. Daha bir sürü efsane ve destan var, değil mi? Kendi aşkımızı büyütmek için, onların aşkını kurtarabiliriz." diyerek, elimi tuttu Niki.

Hayatımın her yerinde ona ihtiyacım olması beni yetersiz mi yapar, böyle hissettiğim için aşık mı bilmiyorum ama o yanımda olacaksa yetersiz olmaya da hazırım.

Bizim yazımız da böyleydi işte; heyecandan, maceradan, kaostan ve aşktan eksik değildi.

Yazın sıcaklığı beni yaksada, Niki'nin beni daha fazla ısıtmasına ihtiyacım vardı.

Kışın bile, söylediği sözlerin beni yaz gibi ısıtmasını istiyorum.

Ailemin baskısı yüzünden benim üzüleceğimi düşünüp, kendi duygularını benden saklamayı seçmişti. Belki biraz zorladı ama en sonunda duygularını itiraf edip, onun yanında benim de bu duygularla kalmama izin verdiği için çok mutluyum. Ailemin benimle gurur duymasına ihtiyacım yok. Niki ailem olursa, zaten benimle gurur duyan bir ailem olmuş olur. Beni koşulsuz seven bir aile...

Herkesin aşkı küllerinden doğmuştu. Bizim ki ise, yaz güneşinden.

🎉 𝑬𝒑𝒊𝒄 𝑶𝒇 𝑺𝒖𝒎𝒎𝒆𝒓 - 니키 ✔ hikayesini okumayı bitirdin 🎉
𝑬𝒑𝒊𝒄 𝑶𝒇 𝑺𝒖𝒎𝒎𝒆𝒓 - 니키 ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin