Lütfen hikayenin daha fazla kişinin görebilmesi adına oylamayı unutmayın!! (Kötü olmuş olabilir ama fazla cringe sahne olmadığından emin olabilirsiniz.)
Yaklaşık 20 li yaşlarında, yeni iş sahibi olmuş, kısa boylu, uzun siyah saçları olan, o buz mavisi gözlere bir kez daha bağırılıyordu. Akademiden başarılıyla mevzun olmuş olması, son yaptığı hatanın, onu bu yeni işindeki amirin bardağını taşıran son damla olduğu gerçeğini değiştirmiyordu.
-Jane! Ne yaptığını sanıyorsun sen?! İşin ciddiyetinin farkında mısın?
Genç bayan büyük bir utanmışlıkla konuşmaya çalıştı.
-Efendim... ben...
-Yeter Jane! Bunu bir daha tekrarlama demeyeceğim! Çünkü bunu tekrarlama şansın olmayacak bundan sonra! Seni görevinden alıyorum!
O an zavallı kızın gözleri korkuyla doldu.
-Hayır! Efendim n'olursunuz bir şans daha verin!
Sesi neredeyse ağlamaklı çıkıyordu. Amir ise ona hayal kırıklığı ve artık bıkmışlık içinde bakıyordu.
-Bunu çok önceden yapmam lazımdı. Hep başımıza sorun açıyorsun. Son yaptığın yanlış sana verilen rütbeye hakaret resmen. Utanman yok mu? Bu işe girmeden önce yemin ettirmediler mi sana? Ne olursa olsun hiçbir konuda taraflı olmayacak ve adaletli olacağına dair? Tam bir hayal kırıklığısın Jane. Git kendine taraf tutabileceğin bir iş edin.
Bu söyledikleri aklında yankılanıp duruyordu. Oysaki bu iş için çok çalışmıştı... böyle bitebilir miydi...?
-Efendim... bu bir yanlış anlaşılma bunu sizde biliyorsunuz.
Evet, yanlış anlaşılmaydı... Jane bir davada suçlunun aslında suçsuz olduğunu kanıtlamak için taraf tutmuş gibi gözüktü... Ancak bu onu işinden etti...
-Sadece o mu Jane? Davaları hepimizden hızlı çözmen veya zeki olman önemli değil biliyor musun? Ayağımıza ayak bağı olduğundan hiç şüphe yok. Sakarın tekisin, yanlışlar yapıp duruyorsun, büro'ya zarar veriyorsun Jane!
-Ben...
Diyecek birşeyi olmadığından susmak zorunda kaldı.
-Bir şans daha...
Adam hemen konuştu.
-Eğer kader o şansı karşına çıkarırsa neden olmasın? Ama hayır sana verebileceğim bir şans yok. Şimdi defol.
Daha fazka birşey demeden kapıya doğru birkaç adım attı. O an amir onu durdurdu ve elini "armanı ver" anlmında salladı. Kız daha büyük bir üzüntüyle onu çıkarıp amire verdi. Üzüntüsü sinire dönüşmüştü.
Hızla binadan çıkarken söylenmeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
shifthing'i başarsaydım?
Aventurabsd evrenine gittiğinizi hayal edin, bu hikayede gitseydim neler olacağı hakkında birşeyler yazmak istedim!