Draco ayna önünde saçlarını düzeltti. Bugün belki de hayatının aşkı ile bir adım atabileceği gündü. Hızlıca Weasley evine cisimlendi.
***
"Harry sen ciddi misin!? Malfoy'u doğum gününe davet etmek de ne demek? Ya bir sorun çıkarsa? Biliyorsun..."
"Merak etme Hermione. Mrs. Ve Mr. Weasley ile konuştum. Ayrıca ikisi de Draco'nun oğullarını öldüren kişi olmadığını da biliyor."
"Peki, Harry. Ama uyarmadı deme!"
Hermione hışımla arkasına döndü, Weasley evinin alt katına indi.
Bir süre sonra kapının önünde sarı saçlı bir figür belirdi. Draco'dan başkası değildi.
Draco yavaşça çalmak için kapıya yöneldiği sırada arkasından bi ses geldi.
"Hey Malfoy!"
Gelen kişi fallon'du.
Draco içindeki öfkeyi dizginlemeye çalıştı. Bu Fallon hep ortaya çıkmalı mıydı?
***
Weasley evinde bir ilk yaşanıyordu. Draco Malfoy şu anda Weasley evinde, onların masasında oturuyor ve Molly Weasley'in yaptığı enfes tavuğu yiyordu. Herkes gülüyordu. Draco özellikle bir kişinin gülüşüne ölebilirdi.
Harry o kadar güzel gülüyordu ki Draco onu tutup öpmek istedi.
"Hey Malfoy!"
Draco hayallerden sıyrılıp Fallon'a baktı. Yüzü asıktı.
"Daldın sanki Malfoy. "
"Olabilir Fallon. "
***
Gece şimdiye kadar güzel geçmişti.
"Hadi! Şimdi hepimiz hediyeleri veriyoruz! George! Hayır! O el bombası adını verdiğin şekeri Harry'e veremezsin hayır!"
Molly oğlunu azarlarken tüm herkes hediyesini vermişti. Bir tek Fallon ve Malfoy kalmıştı.
İkiside hediyesini uzatınca Harry küçük bir kafa karışıklığı yaşadı. Çünkü ikiside aynı hediyeyi almıştı.
"Şey... Sanırım pişti oldunuz... Ama sorun yok. İkisini de kabul ederim. "
Draco o anda sakın gözükse de şu anda Fallon'u bir güzel lanetlemek istedi.
Nasıl olurdu da Fallon onun hediyesinin aynısını alırdı!?
Selam.
Evet biraz kısa bir bölüm oldu ama ilerde mis gibi kaos olacak o yüzden şimdilik kısa olsun :)
İyi okumalar :)
