Bir hafta sonra
Sabah ezan sesi ile uyandım ve bu ses den gerçekten çok etkilendiğimi bir kez daha anladım.Dün eve annemizin dediği saatte gelmiştik tabi bir kaç tane poştle birlikte.
Sabah namazını kıldıktan sonra dolabımın başına geçip sarı tuniğimi ve altına da siyah ispanyol paça pantolonu mu aldık tan sonra hemen giydim.Dolabımın yanında ki küçük eşarp dolabım dan sarı şalımı aldıktan sonra makyaj masasın da eşarbımı yaptım.
Aşağı ya inip kahvaltı yapmaya karar vermiştim ki birileri benden önce davranmış bile anneme"günaydın annem" dedikten sonra o da bana "günaydın Deniz im"dedi.
Annem"ne bu güzellik" dedikten sonra "her zamanki güzelliğim annecim"diyerek onu sabah sabah güldürme yi başarmıştım bile.
"Anne yarın Ebra nın doğum günü onum için hediye almaya gidicem sonra da doğum günü kutlaması nın yapılacağı yer ile ilgilenmem gerekiyor."dedim
"Tama o zaman kahvaltını hemen yapıp çık da vakit kaybetme"dedi.
Çok güzel bir şekilde kahvaltımı yapıp odama çıktım siyah farace mi giydikten sonra anneme "Allaha emanet ol"dedim.Kapının önünde sarı sandaleleri mi giyip çıktım.
Annem her sabah namazını kıldıktan sonra kahvaltı hazırlamaya koylur sonra da bizi kaldırmaya gelir di ama ben bazı sabahlar namazdan sonra uyumaz anneme yardım ederdim.
Saat 7.00 olduğu için daha babam ve Eliz yeni uyanıyorlardır ama ben arabama atlamış yola koyulmuştum bile.
Böyle bir aile ye sahip olduğum için Allah a şükürler olsun ilk önce kutlamanın yapılacağı yere gitmeyi pilanlıyordum birkaç gün önce aramış ve yarın için mekanı kapattırmıştım ama konsep ti bu gün konuşup uygulatcaktım.
Mekana geldiğim de çok heycanlandığımı fark edip derin bir nafes aldım ve içeriye girdim.
Deniz Akar:"Merhaba ben Deniz Akar patonunuz la görüsmeye gelmiştim yarın ki kutlama için"
Garson:"Hoş geldiniz Deniz hanım patronumuz içeride sizi bekliyor"dedi garson.
Bana yolu gösterdikten sonra içeriye girip "Merhaba"dedim.
Deniz Şahmaran:"Merhaba Deniz yani Deniz hanım ben de sizi bekliyordum"dedi.
Deniz Şahmaran:"Bu işten fazla anlıyo sayılmam aslında annem ilgileniyo ama rahatsız olduğu için bir kaç gün ben ilgileneceğim.Bu arada adım Deniz Deniz Şahmaran"
(Ben Sevil hanım ı beklerken bu çocuk da nerden çıktı böyle biraz ukale tipli kalıpli eh işte biraz da yakışıklı)
"Memnun olum Deniz bey ben anneniz Sevil hanımı bekiyordum biraz şaşırdım doğrusu."
"Acaba size sadece Deniz diyebilirmiyim?"
Biraz tereddütte kalıktan sonra "Tabiki diyebilirsiniz"
Deniz Şahmaran:"Teşekkürler bu arada sen de tabi istiyorsanız bana Deniz diyebilirsiniz."
Deniz Akar:"Peki."
Sonra yarın ki kutlama da neler istediğimi anlattım.
Bu işi de halletiğime göre artık Ebra nın hediyesini almaya gidbilirdim.
Arabama binip her zamanki vaz geçemediğim alışveriş merkezine doğru ol aldım.
15 dakika sonra istediğim yere gelmiştim ama Ebra ya ne alıcağım la ilgili hiç bir şey bilmiyordum.
Bir mağaza ya girip t-şörtler bakmaya başladım tam üç tane alıştım hem de aynı t-şörtten tabiki de hpsini Ebra ya almadım Ebra,Eliz ve kendim için almıştım bunları.
Sonra başka bir mağaza ya girdim orda ise tam karşımda mavi nin en güzezel tonu (turkuaz) bana bakıyordu sanki.Hemen bir görevli yi çağırıp elbise nin 36 bedeni ni istedim.
Görevli elbise nin istediğim bedenini getirdikten sonra teşkkür edip kasaya doğru gittim elbise yi de aldıktan sonra başka bir mağaza ya geçip elbise ye uygun şal bakmaya başladım.
Sonunda kan kırmızısı ipek bir şalı da aldıktan sonra nerdeyse amacımın dışına çıktığımı hatırladım ben Ebra nın doum günü hediyesini bulmaya çalışırken resmen kendim için alışveriş yapmıştım ama ben bu aldıklarımı yarın Ebra nın doğum günün de giyicegimi hatırlayıp kendimi avutmuştum bile.
Ebra ya bir tane puf almıştım tabi kendim o kocaman şey taşıyamıyacağım için yarın akşam Ebra ların evine kargo ile yollamalarını istedim.
Saat 12.30 ve ben açım hemen bir lokanta ya girip yemek yedikten sonra ezan sesi ile ruhumun biraz daha rahaladığını anladım lokanta dan çıkıp araba ile en yakın cami ye gittim hemen öyle namazımı kıldım sonra da arabaya atlayıp ev doğru yol almaya başladım.
Eve geldiğim de elim de bir kaç tane poşet ile odama çıktım.Kendimi çok yorgun hissettiğim için kiyafetlerimi çıkartıp ılık bir duş aldım sonra rahat bir şeyler giyip yatağımın o şevkat dolu kollarına kendimi bırakrım.
İkindi ezanı ile gözlerimi açmıştım yine o muhteşem ses abdest alıp hemen namazımı kılıktan sonra yan tarafta ki ikizim in odasına gittim.
Eliz:"Kızım sabahtan beri nerlerdeyin sen öyle"dedi.
Ben:"Ebra nın doğum günü nü kutlayacağımız kafe ye gittim halledilecek bir kaç iş vardı da sonra hediye aldım"dedim.
Eliz:"Afferin sana,ne aldın hadi göster"demeye başlamıştı bile.
Ben:"Malesef bu imkansız çünkü yanımda deyil"dedim.
Eliz:Ama Deniz şaka nın sırası deyil gerçekten merak ediyorum göstesne şunu artık"dedi.
Ben"Eliz gerçekten yanımda deyil ama telefonum da bir iki fotoğrafı var belki onları göterebilirim"dedim
Eliz:"Kızım nasıl yanında deyil peki nerde ver şu telefonu nu çok merek ettim hediyeni"dedi.Ve elim den telefonu mu aldı ama şifresi olduğu için tabiki de açamadı.
Telefonu mun şifresini açıp bu gün aldığım puf un fotoğrafını gösterdim ve
Eliz:"Deniz bu çok güzel ama neden bana böyle hediye almıyorsun sen ya"diyerek mız mız lanmaya başladı.
Ben:"Eliz sanki sana doğum günümüz de hiç bir şey almıyormuşum gibi konuşuyrsun ya.Kargo ya verdim yarın akşam Ebra ların evinde olucak bu güzel puf,peki sen ne aldın? "diye bir soru yönelttim Elize.
Eliz:Ben büyük bir çerçeve aldım içinde sen ben ve de Ebra nın fotografı var çok güzel gözüküyor fakat ben de kargo ile yolladım yarın akşam evinde olacak şekilde"dedi.
Ya bi her şeyi birbirimizden ayrı bir şekilde yapmış olsak ta galiba hefiyelerimiz benziyo du.
Bu gün aldığım t-şörtü de Eliz e verdikten sonra aşağıya inip biraz televiyon izledim.
Aile cek bir akşam yemeği yedik sonra da annem ve Eliz ile birlikte tabakları topladık.
Annem ile abdest aldıktan sonra birlikte namaz kıldık sonra meyve hazırlayıp hep beraber televizyon izleyerek meyve yedik.
Yarsı namazımı da kıldıktan sonra yatağımın her zaman ki o huzr dolu kollarına kendimi bıraktım.
