Arkık 11.sınıf değiliz.Karnelerimizi de aldık Ebra; Bizim kafeye gidelim mi? diye bir soru yönetti.Eliz hemen kabul etti ben ise Eliz e yandan bir bakış attıktan sonra bi annemize sormam gerekiyo diyilmi Eliz? diyip kabımın cebinden telefonu çıkartıp hemen annemi aradım.
Deniz:Anne karnelerimizi aldık.Eliz ile Ebra ların kafesi ne gidebilirmiyiz?
Leyla hanım:Tamam Deniz ciğim fakat yemeğe geç kalmayın kendinize dikkat edin Ebra ya da selam söyle Allaha emanet olun deyip telefonu kapattı.
Kızlar gözlerini bana dikmişler cevabı mı bekliyirlerdı ben de "malesef akşam yemeğine yetişmemiz gerekiyormuş"dedim kızların yüzlerindeki sevinç bir km uzaktan belli olacak mesafedeydi diyebilirim.Annem aslında beni fazla sıkmaz elinden geldiğince de her şeyimle ilgilenmeye çalışır fakat bazen sinirli olduğunda hiç bir şeyime izin vermeye biliyordu ve bu gün öyle bir gün olmadığına kesinlikle eminim.
Ebra arabasına doğru giderken biz de Eliz le benim arabama doğru ilerledik.(Üçümüzün de 17 yaşında olmamıza rağmen ehliyeti var ama kısıtlı.Aslında Eliz in de arabası var fakat çok hızlı ve çılgın ca kullandığı için babam bir süreliğine garaja koydu ve anahtarlarını da aldı.Onun için Eliz benim le birlikte gelip gidiyor.)
Üçümüz de Ebra ların kafesine geldiğimiz de her zamanki en köşede ki L koltuk ta yerleimizi aldık.
Garson:Kızlar hoş geldiniz her zamankilerden mi diye sordu.
Ebra basını salladı garson da anlayıp siparişleri getirmek üzere içeriye döğru gitti.
Ebra ların kafesi şehir merkezinde büyük huzur dolu bi yerdir.Annesi ve babası yatırım amaçlı açmıslar Annesi aslında iç mimar babası avukat bu kafeyle annesi ilgileniyor ama ara sıra.
Siparişlerimiz de geldi Ebrar çilekli pasta ve portakal suyu Eliz de çilek li pasta ve portakal suyu ben ise çikolatalı pasta ve vişne suyu biz pastalarımızı yemeye başladıktan sonra
Ebra:"Kızar tatil de ne yapıcaksınız"dedi.
Ben:"Annem ler Antalyada iki haftalık bir tatil pilanlıyorlar ama tam olarak ne zaman bilmiyorum."dedim
Eliz de bana katıldı .
Eliz:"Siz ne yapmayı düşünüyorsunuz?"diye sordu.
Ebra:"Hiç bir fikrim yok"dedi.
Biz pastalarımızı ve meyve sularımızı bitirdikten sonra
Ebra:"Kızlar alışveriş yapmaya gidelim mi?"diye sordu
Eliz:"Deniz gelirse gelirim"dedi.
Ben:"Tamam ama fazla geç kalmayalım"dedim.
Kızların yüzleri güler ken "hadi ama neyi bekliyorsunuz"dedim.
