OY VERMEYİ UNUTMAYIN 🤍🤍🤍🤍🤍
Bölüm duyuruları için panoma bakabilirsiniz ne zaman yayınlayacağımı oraya yazarım.Seleme CENEMELERRR SONUNDA BÖLÜMÜ YAZABİLDİM KISA OLDU YİNE AMA OLSUNN
Telefonumdan başımı kaldırıp arkama heyecanla baktım. Bir sürü insan vardı çok kalabalıktı ama o yoktu. Beni kandırmıştı. Valizlerimi sürükleyerek çıkışa doğru ilerledim neden geldiğini düşünmüştüm ki?
Taksi beklerken gürültü bir araba bakış açıma girdi. Beyaz Porsche tam önümde durunca kaşlarım istemsizce çatıldı arabanın camı açılınca neden önümde durduğunu anladım. "Şaka yapıyorsun." Diye mırıldandım.
Kanlı canlı karşımda duruyordu! Siyah polo yakalı tişört giymişti altına ne giydiğini tam göremiyordum ama siyah pantolon giymiş olmalıydı. Kumral saçları alnına dağılmış bir eli direksiyondaydı konuşana kadar onu süzdüğümü fark etmemiştim. "Binmiyor musun?" Benimle dalga geçiyordu resmen ve bundan zevk alıyordu.
Birkaç dakika sonra valizimi arabaya yerleştirmiş arabaya oturmuştum. "Niye yalan söyledin arkandayım diye?" Mesajlaşırken daha mı rahattım ne?
Direksiyonu çevirirken kafasını bana çevirip "Hala arkandayım."deyip göz kırptı. Eve gidene kadar yol tarifi dışında konuşmadık. Yavaş yavaş gözlerim kapanmaya başlamıştı evimin önünde durduğunda hızlıca arabadan indim. Hunter'da valizlerimi arabadan indiriyordu.
"Hadi eve gir miyor musun?" Kapının önünde öylece durduğumu fark ettiğimde anahtarla kapıyı açtım. "Valizimi bende getirebilirdim." Diye söylendim. Kapının önündeki kedim ayaklarıma dolanınca korkup ayağımı kapının pervazına vurdum. "Ah!" Arkamdan gülme sesi geldiğinde arkama sinirle döndüm "Ne gülüyosun ya?"
"Sen kendin içeri zor soktun valizinini nasıl taşıyacaktın acaba?" diye sorunca valizi elinden alıp içeri zorda olsa soktum. "Böyle bak." Elimle valizi gösterdim. Kedim Pip ayaklarımın arasından kaçıp Hunter'a sürtünmesiyle cümlem havada kalmıştı şaşkınca ağzım aralandı. Yurt dışından gelen bendim ama Hunter'a miyavlıyordu. Kediler cidden nankördü.
"Bana yavrularını vermek istediğin kedi bu muydu?" diye sorunca yanaklarımın kızardığını hissettim unutmamıştı. "Evet." Diye fısıldadım. Eğilip kedimi kucağıma aldım. "Görüşürüz o zaman?"
"Görüşürüz." Arabasına binip gidene kadar kapıdan onu izledim sonra kedime kızıp odama çıkıp kendimi yatağa attım.
"Alança emin misin cidden spor solanına gitmeye? Daha geleli 1 gün oluyor!" Bakışlarımı aynadan çekip konuştum. "Lily eminim bomba gibiyim hatta." Etrafımda dönüp konuşmama devam ettim. "Hadi gidelim." Lily en yakın arkadaşımdı ama ona Hunterdan bahsetmemiştim neden ısrarla spor solanına gitmek istediğimi anlamdıramıyordu bu yüzden.
Üstümde sporcu büstiyeri altımda ise tayt vardı saçlarımı sıkı atkuyruğu yapmıştım. "İçeri girmeyi düşünür müsünüz hanımefendi?" Lily bir rahat bırakırsa kendime bakacaktım. Gözlerimi devirip homurdanarak içeri girdim. 2 ay önce yazılmıştım tatile gitmeseydim her gün buraya gelip Hunter'ı izleyebilirdim. Zaten o yüzden yazılmıştım Lily'i almaya gelirken şans eseri görmüştüm onu spor solanının sosyal medya hesabından Hunter'ı bulmuş numarasından ev adresine kadar ulaşmıştım. Durumu anlamasın diye de soyadını bilmiyormuş gibi yapmıştım. Eski sevgilimin bana tek yararı bu olayı öğretmiş olmasıydı sanırım.
Gözlerimle etrafı süzerken Lily homurdanarak beni çekiştiriyordu. Lily çalışan olduğunu düşündüğüm kişilerle konuşurken ben onu arıyordum. Görüş açıma gülümseyen bir adam girince kaşlarımı çattım. "Merhaba hazırsan başlayalım?" Ben Hunter'ı ararken neler olmuştu burada? Bu adam kimdi?
Gergince Lily'e baktığımda bana sadece gülümsedi. Eşyalarımı dolaba koyup spor hocasının yanına doğru ilerledim biriyle konuşuyordu. Yanlarına yaklaşınca konuştuğu kişinin Hunter olduğunu fark ettim ellerini bağdaş yapmış adını bilmediğim hocamla konuşuyordu. Üstüne sporcuların giydiği nike tişört, altındaysa siyah şort vardı. Yanlarında durduğumda 5 dakika önce ki somurtkanlığım yok olmuştu.
Hocam elini belime koyup "Bu da yeni öğrencim Alança." diye beni Hunter'a tanıttı sanki tanışmıyormuşuz gibi. Hunter'ın bakışları ise sadece belime koyduğu elindeydi. Ortam biranda gerilmişti sanki tanıştığımı söylemesini beklerken sadece kafasını sallayıp gitti. Suratım tekrar asıldı.
Adını sonunda öğrendiğim hocam –ismi Alvin- ilk olarak koşu bandında yürütmüştü ilk gün olduğu için alışma süreci olmasını istemişti. Şimdi ise bana kendinden bahsediyordu. Bana karşı ilgisi mi vardı anlayamamıştım ama dinlemiyordu bile bakışlarım Hunterdaydı tam karşımda çalışıyordu. Onun yanında olmak varken benimle flört etmeye çalışan Alvin'in yanındaydım. Hunter ara ara bize bakıp daha sert yumruklar atıyordu boks torbasına.
Yanımda sıkılmış olacak ki ayağı kalkıp "İçecek bir şeyler almaya gidiyorum bir şey ister misin?" diye sordu. Bakışlarımı ona yöneltim "Hayır teşekkürler." Dedim. Ayağı kalkıp gittiğinde şükür edip bende ayağı kalkıp Hunter'ın yanına gittim.
"Naber askim?" Boks torbasına vurmayı bırakıp bana baktı. "Alança?" Kollarımı bağdaş kurup kafamı yana eğdim. "Küs müsün bana?" Eldivenlerini çıkarırken bana bir bakış attı. "Hayır."
Sırıtarak yanına daha da yaklaştım gerildiğini hissettim. "Trip atacağım sana biliyorsun değil mi?" O da benim gibi sırıtarak kafasını eğdi. "Öyle mi?"
"Evet, tanıştığımızı söylemedin Alvin'e ayrı-" Sözümü kesip sinirle "Alvin? Ne zamandan beri ismiyle sesleniyorsun?" dedi. Ne? "Sözümü neden kesiyorsun? Adama ismiyle seslen meyimde soyadıyla mı sesleneyim?" Konumuz cidden Alvin miydi?
Boks eldivenlerini yere atıp "Devam et dinliyorum seni." Dedi. Gözlerimi devirip "Beni enin çalıştırmanı istediğimi söyleyecektim," Elimi boş ver dermişim gibi salladım. "Neyse." Yanından uzaklaşıcakken beni elimden tutup kendine çekti.
Yüzümü başka tarafa çevirip ona bakmamaya özen gösterdim ama söylediği cümleyle tüm buzları eritmeme sebep oldu. "Hak ettim at tribini."
Bölüm sorularını panoma yazarsanız daha kolay görürüm öpüldünüz!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Boksör +18 Texting
Roman d'amourUyarı hikayede +18 görseller olucaktır rahatsız olacaklar okumasın. Siz: *fotoğraf* Siz: Kalçamın fotoğrafını istemiştiniz Siz: Biraz daha büyük olsun istiyorum. Doktor: Yeterince büyük değil mi? Doktor: Ayrıca yanlış numara.