Ortada dev gibi bir okul binası vardı. Sağ tarafında "KIZLAR YURDU" yazan bir bina vardı, Sol tarafta ise "ERKEKLER YURDU" yazan bir bina. Binalar oldukça büyüktü, neredeyse hemen hemen on bin kişi sığardı.
İnci panodan kendi sınıfını ve yurt odasını öğrenip yurda gitmişti. Bende panoya yaklaşıp kendi ismimi aramaya başladım. Listenin en üstünde benim ismim vardı.
Asena Erkin ; sınıfı : 10 / A yurt odası : 1 / A
Kızlar yurduna doğru giderken etrafa bakıyordum. Her yer çok temizdi. Yerde bir tane bile çöp yoktu. Kantin ise yeni boyanmış gibi mükemmel duruyordu. Açıkçası ilk defa bu kadar özenli bir okul görüyordum, genelde kolejlerde herkes para ödediği için rahat olur diye düşünüyordum ama burası farklı gibiydi.
Benim yurt odam ilk kattaydı. İlk kata geldiğimde koridorda belli yerlerde çöp kovası vardı. Geri kalanlarında sadece yurt odası vardı. Benim odam ilk oda olduğu için hemen önümde olur diye düşünmüştüm ama koridorun en sonundaydı. Koridoru inceleyerek odama doğru ilerlemeye başladım. Bir yandan da acaba odada kimlerle kalacağım fikri beynimi kemiriyordu.
Şu an 1 / A odasının önündeydim. Kapıyı açıp içeri girdiğimde dört kızın başı bana çevrildi. Hepsi Etrafıma toplandı.
"Sen Asena olmalısın?" Dedi sarı saçları göğüsune kadar gelen kız. Mavi gözleri ile sarı ve düz saçları çok uyumluydu. Dolgun dudaklarına sürdüğü ruj onu çokta çekici göstermişti. Oldukça bakımlı ve ciddi bir duruşu vardı.
Kafamı evet anlamında salladım. "Asena Erkin ben." dedim hafiften gülümsemeye çalışarak. Oda karşılık vererek gülümsedi.
"Bende Petek Yiğit." dedi elini uzatırken. Elini tutup iki kere salladım.
"Bende Bade Yalçın." dedi sıcak bir gülümsemeyle. Kahverengi saçları omuzlarına kadardı, çok bebeksi ve tatlı bir duruşu vardı.
"Bende Ada Kaya." dedi turuncu saçlarını bağlayıp yeşil gözleri önde duran kız. Gözlerinin çok hoş bir yeşili vardı. Nedense çok sıcak hissetmiştim buradakilere karşı.
"Bende Bella Zengin. Siz sormadan ben söyleyeyim Güney Kore'liyim." Çekik gözleri aşırı hoş duruyordu. Ve bir güney Kore'liye göre Türkçesi benden bile iyiydi.
Bavullarımız gelmişti. Herkesin yatağının yanında bir dolap vardı. Hepimiz kıfayetlerimizi diziyorduk. Bavulumda bir şey kalmayınca bavulumu kapatıp dolabımın yanına koydum. Spor çantamı alıp havlu ve bornozumu da koyduktan sonra bakım malzemelerime baktım.
"Ya bir insan neden makyaj masası koymaz ki kızlar yurduna!" Diye atarlandı Ada. Oda benim gibi bakım malzemelerini koyacak yer bulamamıştı.
Petek kıkırdayıp "Dolabın çekmeceleride var, oraya koyabilirsin." dedi anne ses tonuyla. İçimden bir ses Petek'in sürekli bize anne gibi davranacağı geliyordu. İstemsizce onlardan uzak hissetmemiştim. Hepsi ile tanışıp konuşmuştuk. Ve hepsi de uzak durmayıp sıcak karşılamışlardı.
Bende ve herkes dahil bakım malzemelerini Petek'in söylediği çekmecelerimize koymuştuk. Spor çantamı bavulumun içine koyup dolabımı kapattım. Ayağa kalkıp kendi yatağıma oturdum. Ve etrafa bakmaya başladım, banyo ve tuvalet vardı. Ve iki tane de boydan ayna vardı.
Kızlara baktığımda midem guruldamıştı. Herkesten küçük küçük kıkırdamalar çıktıktan sonra Bade emekliyerek odanın ortasına gelip bacaklarını bağdaş yapıp sırt çantasından birkaç yiyecek çıkarttı, "Bende bunlar var sizde?"
Hepimiz ortaya toplanmıştık. Çantalardan bayağı yiyecek çıkmıştı.
Bella, "birde bu var." diyerek bir buçuk litrelik kola ve bardak çıkarttı.