Bazen dil aciz kalırdı kalbi anlatmaya. Bunun sebebi karşıdakinin anlayışsızlığıdır belki. Belki kişi öyle yalnızdır ki, dil konuşacak birini bulamamıştır. Belki de kalp öyle yoğun duyguların pençelerine yakalanmıştır ki, dil lal olmuş kalmıştır. O vakit, parmaklar kaleme uzanır. Temiz sayfalara harfler nakış nakış işlenir.
Dil sustuğunda kalp konuşur.
Yalnız kalanlar kalemle dost olur.
Hayatımın birçok anında birini istedim. Sadece en azından yanımda bir kişi olsun istedim. O kişi benim gözyaşlarımı silecekti, iç çeke çeke ağlarken başımı omzuna yaslayacaktı, beni sakinleştirecekti, sıkı sıkı sarılacaktı, bana gözlerimin içine baka baka içtenlikle "Seni seviyorum." diyecekti...
Hayaller böyleydi, ama yaşadıklarımız hayal değildi. Şimdi diyeceksiniz ki, "Bu şiir kitabı değil mi, ne alakası var şimdi?" Ben kalbim ağlarken dediğim gibi birini bulabilseydim, belki de çığlık çığlığa haykırmak istediklerimi sessizce ağlayarak kağıda dökmezdim...
İşte bu şiir kitabında okuduğunuz her bir mısra, benim kalbimin feryadının sukût bulmuş halidir...
Ve şimdi, benimle, Kalp Şehrimin Sokakları'nı dolaşmak ister misiniz? Merak etmeyin, kaybolmayacaksınız. :)
Gecenin Yalnız Kuşu'nun kaleminden...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalp Şehrimin Sokakları
PoesíaKelimeler bile duygu ile yüklenince bir başka oluyor, insanoğlu kağıda dökmesin de ne yapsın?..