Bugün felixgile gidecektik. Saat 4e gelirken hazırlanmaya başladım. Yarım saat sonra annemle evden çıktık. Chana mesaj attığımda onun da gelmesi ile yürümeye başladık. " ailen gelmiyor mu tatlım" " onlar önden gittiler" " sen neden gitmedin" Chan bana döndü" seninle gitmek istedim o yüzden" Annem gülerken ben utanıp önüme döndüm.
Felixgilin evine geldiğimizde bahçeye girdik. " hoşgeldiniz" Felixin annesi diye düşündüğüm kişi bana sarılırken bende ona sarıldım. " gerçekte çok daha yakışıklısın" " teşekkür ederim" Felixin annesi anneme de sarılıp sohbet etmeye başlamışlardı bile. " ayakta durmayın içeri geçin" İçeri girdiğimizde diğerleri de salonda oturuyordu. Chanın annesi ve babasına da sarıldığım da diğerlerinin yanına oturdum. " nerede kaldınız lan" " geldik işte" " hoşgeldin canım" " tanıştırıyım bu annem, bu da changbin" minhonun annesine de sarıldım. " changbin ayvayı yedi vallahi." hyunjin bana gülerken felix karnına kolunu geçirdi. " diğerleri de mutfakta gel onları tanıştırıyım" Minhonun annesi elimden tutup götürürken hyunjin bana el sallıyordu. Mutfağa geldiğimizde hepsi masada oturuyordu. " sizi tanıştırıyım bu changbin. Tanıyorsunuzdur zaten." Diğerlerinin ailelerine de selam verdiğimde seugminin babası beni yanına otutturmuştu. Anneme baktığımda çoktan chanın ailesi ile konuşuyordu. " benim ki hep senden bahsediyor" Jisungun babası konuştuğunda diğerleri beni inceliyordu. " nasılsın canım, dersler nasıl" " iyiyim teyze, derslere de iyi gidiyor. Siz nasılsınız"
30 dakika sonra onlar yemekleri yapmak için bahçeye çıkarken bende diğerlerinin yanına döndüm. " aha geldi. Sorgu bitti mi" " niye gelmediniz lan tek başıma kaldım" " boşverin şimdi onu, hadi okey atalım" " şimdi mi" " daha yemeğe 1 saat var, başka bir fikrin var mı?"
Bahçeye çıkıp okey masasını kurmuştuk. " kimler oynuyor" Minho, ben, jeongin ve felix oynuyacaktık. Chan ise yanıma sandalye çekip oturmuştu. " kazanabilecek misin?" Chana bakıp güldüm. " sen sevgiline güven" Oyuna başladığımız da ilk turu minho almıştı. Bana bakıp sırıtıyordu. Üst üste 3 el aldığımda chan yanağımı öpüp " afferin güzelime" demişti.
Son ele geldiğimizde minho ve ben eşittik. Felix ve jeongin ise hiç kazanamsmıştı. " son el kim kazanırsa diğeri yenilgiyi kabul eder" Oyun başladığında çift okeyim vardı. Bu el kesin bendeydi. Oyunun sonuna doğru kararsız kalmıştım. Çift okeye gitmek istiyordum ama risk almak istediğimden emin değildim. " bitir artık. Minhonun eli sağlamdır böyle güldüğüne göre" Chanı dinleyip okeyi ortaya attım. Kazanmanın verdiği sevinçle gülüyordum. " oha lan harbi yendi" " dedim ben" Diğerleri şaşkınlıkla bakarken masadan kalktım. " bükemediğin bileği öpeceksin derler iyi oynadın" " unutma ne istersem yapacaksın " " biliyorum"
Arkamı döndüğümde Seungminin ve chanın babası bizi izliyordu. Ne zamandır oradalardı? " sonunda dişli bir rakip" Jisungun annesinin gelmesiyle sustuk " yemekler hazır hadi gelin" Hep birlikte masaya geçtik.
" kim kazandı" Felixin babası merakla bize baktığında chan gülerek cevapladı. " changbin kazandı" " minhoyu yendiğine göre Bi ara bizle de oyna" " olur oynayalım"
Yemeklerimizi yerken büyüklerin konuşmalarını dinliyorduk. Yemek faslı bittiğinde annemgil içeri geçerken biz bahçede şöminenin yanında oturuyorduk. " fotoğrafları at lan Jisung instagrama post atacağım"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
