1..2..3..AŞK

BAR

"hey işe yetişicez,kalk"

"tamam yaa dur 5dakika daha"

"iyi ben hazırım çıkıyorum"

"tamam uyandım off defne yaa"

"kaçırmasaydın beni ozaman"

"off tamam uyandım işte ayrıca ben kaçırmasam nerde kalcaktın?"

bir an gözlerinin içine baktım ve bulurdum bir yer dedim.

"neyse ben hazırım çıkalım" dedi ve işyerine gittik.patron beni görür görmez yanına çağırdı ve

"defne bugün başbakanın kızı gelicek biraz şımarık bir kız başkan onun üniversteyi kazanmasını istiyo ama kız kaç senedir kazanamadı tek yaptığı okuldan dersaneden kaçmak kıza kim bakıyosa istifa ediyo kızım bari sen sabırlı ol olur mu?"

"tamam efendim ben ilgilenirim"

"tamam kızım çıkabilirsin"

1SAAT SONRA

"defne başbakanın kızı gelmiş seni bekliyolar"

"peki ben hemen gidiyorum"

başbakanı selamladım biraz konuştuk geneli kızı hakkındaydı her baba gibi kızına iyi bakmamı istedi sonra da ayrıldı kızıyla yalnız kaldık.

başbakanın yanında belli edemesem de çok şaşırmıştım kızı melisti malesef bakıcılığını yapmakla sorumlu tutulduğum kişi melis.önce bana ters ters baktı ve "ailemin neden bana senin gibi paçoz bir korumayı tuttuğunu anlayamasam da sana katlanmak zorundayım ha buarada sana kolaylık sağlicamı sanıyosan çok yanılıyosun buarada özgür benim yanına yaklaşma"

resmen başımdan aşağıya kaynar sular dökülüyordu sanki başbakanın kızı olmasa onun bu sözlerini yanına bırakmazdım ama tek diyebildiğim "özgürle ilgilenmiyorum seni korumakla yükümlüyüm ben sadece görevimi yapıyorum " ben bunları söyledikten sonra omzuma sertçe çarptı ve çıktı.malesef onu takip etmek zorundaydım bugün okulu vardı ve bende okuldan kaçmaması için derse girip yanında oturup dersin bitmesini beklemek  zorundaydım derse girerken melisin yanına bir çocuk  yaklaşmaya başladı ağzında sigara ve kolundaki dövmelerle birlikte serseri bir tipe benziyordu bende onu sertçe ittirdim

"ne yaptığını sanıyosun sen o benim arkadaşımdı alp ders notlarını getirdin mi?"

"ders notu falan yok sana"

"başbakan olan babam ben değilim"

"ben çok özür dilerim"dedim onun için üzgün hissetmeye bile başlamıştım bu olaydan sonra işyerine geri döndük arabaya binerken elime bir torba tutuşturdu

"aldıklarım sana uyar sanırım bu gece bara gidicem"

torbanın içinde altın rengi mini bir elbise vardı bir de topuklu ayakkabı.

elbise de ayakkabı da tam oldu artık melis hanımı takip etmeye hazırım dedim kendi kendime .Ben kendi kendime söylenirken çoktan gelmiştik bile yanıma bir kişi daha verdiler melisi koruyabilmek için o kızın adı da tuğba.tuğbayla tam 1 saattir melisi gözetliyorduk başımdaki ağrı bana kendini göstermeye başlamıştı.

"Tuğba melise göz kulak ol ben bi lovoboya gidicem"

"peki ben bekliyorum seni"

hah bir bu eksikti bukadar insanın içinde illa karşılaşmamız mı gerekti yani özgür ve sarı çiyanı kavga ediyo gibiydiler en son özgürün kıza "ayrıldık bitti" dediğini duydum sonra kız "ne oldu birdenbire neden ayrılıyoruz"dedi özgürde bana gittikçe yaklaşarak "ah sevgilim nerde kaldın" dedi ve biranda beni öpmeye başladı .beni öptüğünün gerçekten farkına vardığımda onu ittirdim sarı çiyan gitmişti özgür beni kullanmıştı

"ne yaptığını sanıyosun sen beni nasıl öylece öpebilirsin" cüzdanının içinden bir çek çıkardı ve bana doğru uzattı "umarım bu yaptığımı karşılar daha fazlasını da verebilirim" artık bu bardağı taşıran son damla olmuştu aldığım tekvando dersleri sağolsun karın boşluğuna bir uçan tekmeyi savurdum bunu haketmişti "acıdımı?acıdıysa bununla hastane masraflarını karşılarsın" dedim ve koşmaya başladım koşarken tuğbayla karşılaştım "sen niye melisin başında değilsin?"

"ben ne olduğunu anlamadan melis ortadan kayboldu şimdi heryerde onu arıyorum"

"ah kahretsin tamam ben bu tarafa gidiyorum sen de o tarafa git ayrılırsak daha kolay bulabiliriz "

"peki" melisi aramaya başladık çoktan yarım saat geçmişti her yere didik didik baktım en sonunda melisi barın arka tarafında sarperle birlikte gördüm "ah sarper melisi bulmuşsun "dedim ve melisi çekiştirerek götürmeye başladım sarperi gördüğüme şaşırmıştım ama selam verecek vaktim bile yoktu saat geç olmuştu melisle bir taksiye bindik onu eve bıraktığımdan emin olduktan sonra bende otellerden birine kendimi attım.