Çalan melodi sesiyle biraz daha küfretmiş kapalı gözüyle nereye koyduğunu hatırlamadığı telefonu arıyodu efe, sonunda eline telefonun gelmesiyle kim olduğuna bakmadan açmış karşı tarafı dinlemeden ise bağırmıştı uykudan uyandırılmayı hiç sevmezdi.'Ne var lan! Ne arıyon sabah sabah '
'Sanada günaydın komiser. '
'Hıh? '
Telefondan gelen kartalın sesiyle ilk önce numaraya bakmış sonra geri kulağına götürmüştü telefonu
'Kartal? '
'Kartalmı? '
'Hm ne oldu niye aradın? '
'Kartal? '
'Kartal ne diyosun abicim? İsmini yeni ögrenen abuzekler gibi'
'Kartal? Abi? Hadi bunlar yine kırar kalbimizide abuzekler ne lan? '
'Hee sen ona kusura bakma kuşum bu kadar takıldığını bilseydim dikkat ederdim'
'Yani Kartal'dan ziyade abi koydu ama neyse eee gelmiyonmu?'
'Kuşum? Ne diyosun sabah sabah hiç bir bok anlamıyorum çünkü? Hem sen niye aradınki beni?'
'Ohooo komiser senin kafa bin beşyüz he geceden falanmı kalmasın lan? Tamam hadi değişik adamdında'
Kartalın yine onunla dalga geçeceği tutmuştu belliki, sol taraftaki saate baktığında saatin daha 8 olduğunu gördü amk manyağı bu saatte mi aranırdı?
'Hmm aynen geceden kalmayım off yanımdada bi taş var görmen lazım öyle böyle değil'
Bu lafının üstüne uzun bi sessizlik olmuştu ki, artık Efe'nin dalga geçen ifadesi ciddi bir ifadeye bürünmüştü.
'Kuşum? '
'Ev istemiştin. Buldum. Konum attım gider bakarsın hadi eyvallah. '
Demiş ve suratına kapatmıştı telefonu
Kulağına işleyen kapanma sesiyle efe şok olmuş telefon ekranına çatık kaşlarıyla boş boş bakmaya başlamıştı'Ne oldu lan? Niye soğuk yaptı birden bu? '
Derken bildirim sesiyle kartalın konum gönderdiğini gördü
Ardındansa kartalın mesajı geldi"𝙂𝙞𝙮𝙞𝙣. 𝙂𝙚𝙡𝙞𝙮𝙤𝙧𝙪𝙢. '
Manyak diye geçirdi içinden efe, az önce işim bitti senle konuşma benle der gibi suratına kapatmış şimdide kendisinin geliceğini söylüyodu
'Manyak! Yemin ederim manyak!'
Hızla üzerinden yorganı atmış ayaklarını vura vura dolabına adımlamıştı ne giyeceğine bakıyodu
'Ev bakmaya gidicem pijamayla bile çıkarım amk' diye geçirdi içinden.Kartal ne giymişti acaba diye takıldı aklına kesin yine en pahalı şeyleriyle gelicekti, anladığı kadarıyla renkli kişiliği değişmese de giyinişi değişmişti siyah takılıyodu bi kaç kere Batu ya giderken görmüş ama kartal onu fark etmediği için oda bişey dememişti
ev bul diye ikide bir darlamak istemiyodu adamı zaten o günde sinir olmuştu kendine ne o öyle göz kaçırmalar utanmalar diye geçirdi içinden sanırsın sevgiline nazlanıyosun amk diyerek söve söve daha düzgün bi şeyler aramaya başlamıştı nedensizce kartalın yanında pasif kalmak istemiyodu 'yakışır' olmak istiyodu bu düşüncesiyele bian donup kalmıştı
'Yakışır olmak ne lan?! Ne diyon? Eşi miyiz de yakışıcaz yanına o bana yakışsın lan bi kere! '
Kendi kendine tribe girmiş dediği bu lafla sinirleri gerilmişti efenin bide şu kartalın dengesiz hareketleride vardı tabi. Ama en çok kendine kızıyodu
Yok olum uzun zaman geçti ya karizma mız çizilmesini diye öyle dedik aynen! Adam kendine çeki düzen vermiş bizde öyle boş gidersek egomuz-ne diyorum amk diyerek biraz daha saçmaladığının farkına varmış dahada gerilmişti
ŞİMDİ OKUDUĞUN
mübrem ( efe x kartal)
רומנטיקה"öyle derinki içimdeki yerin komiser. çıkarı yok, çıkası yok, çıkarasım yok. "