5. bölüm- Geçmiş Kabusu

14 2 1
                                    

6 yıl önce
5/B Sınıfı

Okula girdiğimde koşarak Açelya'nın yanına gittim. "Açelya nasılsın?"

"İyiyim sen nasılsın?" Gülerek cevap verdim. "Bende çok iyiyim dün annemin gönüllü olarak çalıştığı barınağa gittik. Çok güzeldi"

"Bir gün beraber gidelim çok güzel olur" beraber gülerek konuşurken yanımıza Eda geldi "ya bağırmasanıza ne bu kahkahalar falan" Bizi kıskandığı çok belliydi. Bu sınıftaki en iyi arkadaşlardık.

"Hadi Ekin fotoğraf çekilelim" telefonunu çıkardı ve beraber fotoğraf çekildik.
  Fotoğrafa baktım ikimizde kameraya bakarak kocaman gülüyorduk. Okul biter bitmez ilk işim bu fotoğrafı çıkartırmak olacaktı. Belki odama asardım.

İlerde bunun beni üzeceğini bilmeden o fotoğrafı odamda saklama kararı almıştım.

Tüm gün Açelya ile eğlendik. Önümüzdeki 1 dönem boyunca 1 an bile ayrılmadan beraberdik. Onu çok seviyordum. O benim en iyi arkadaşımdı.

Ta ki o güne kadar...

Okuldan çıkarken arka bahçe kapısına ilerledim. Açelya nerdeydi? Bazen arka kapının önünde otururdu. Oraya gittiğimde bir kız ile orda konuşurken duyunca okul binasının köşesinde durdum. Daha çok konuşuyor gibi değil kavga ediyor gibilerdi. Yanındaki kıza bakınca hemen tanıdım adı Emel'di. Dikkatli bakınca ağladığını fark ettim. Açelya bağırıyordu.

"Eziksin sen! Seni kim sever hiç kimse, hep yanlız kalacaksın kimseyi haketmiyorsun!" Kızı buna benzer şekilde aşağılıyordu. Bu kız Açelya'nın eski arkadaşıydı. Kızın annesi ve babası ölmüştü. Teyzesi ile yaşıyordu ve onlar da çok yaşlıydı. Duyduğuma göre en büyük korkusu yanlız kalıp sevilmemek olan bu kıza dedikleri çok acımasızcaydı. Kız ağlayarak benim olduğum tarafa kaçıp yanımdan giderken Açelya beni gördü yanına ilerledim.

"Açelya, neden ona böyle şeyler söyledin"

"Haketti Ekin o kıskanç birisi"

"Hiç kimse böyle sözleri haketmez Açelya, sen onu en büyük korkusundan vurdun"

"Seninle arkadaş olduğumuzu sanıyordum!"

"Arkadaşız zaten, ama bu yaptığın çok yanlıştı. Ondan özür dile"

"Kimseden özür dilemeyeceğim! Bana emir veremezsin, sende onun gibi beni mi kıskanıyorsun Ekin!" Diyerek yanımdan ayrıldı. Onu kıskandığım falan yoktu! Birini en büyük korkusundan vurup zaafı olan bir konudan aşağılamak çok adiceydi.

Gözlerim dolu dolu servise bindim. Evde ne yapacağımı bilemiyordum. Evden çıkıp çektiğimiz fotoğrafı bastırdım 2 tane birini ona verecektim. Gereksiz bir şekilde kendimi suçlamaya başlamıştım. Onun gönlünü alacaktım.

Ertesi gün okula gittim. Açelya'nın yanına koşarak ilerledim.

"Açelya!" Bana dönmedi bile.

"Ne var Ekin"

"Açelya, bak özür dilerim. Sana emir vermemeliydim. Eski arkadaşınla aranıza girmem saçmaydı. Onu daha iyi tanırsın sen. Ben senin arkadaşınım onun değil. Belki fazla tepki verdim. Ben sadece o an an öyle görünce seni suçladım. Bak ben sana fotoğrafımızı getirdim"
Önüne fotoğrafı uzattım.

İlk önce fotoğrafa sonra bana baktı ve yıllarca aklımdan çıkmayacak o cümleyi söyledi "bitti mi yalvarman" gözlerimin içine baktı tam içine. Nasıl böyle biri olabilirdi?

"Bitti" Arkamı dönüp uzaklaşıp sırama oturdum. Ona verdiğim fotoğrafı yırtarak çöpe attı.

O günden sonra bir daha onunla konuşmadım. O günden sonra kimse benle konuşmadı. Öyle kindardı ki bir Bana birşey sorsa bile sırf benle konuştuğu için ona benim hakkımda yalanlar uydurup onları benden soğuttu.

Kimisini tehdit ettiğini bile anlayabiliyorum ona korkarak bakıyorlardı.

Sonda ise 5 yıl boyunca herkes benden vebalıymışım gibi kaçtı.

Buraya Ekinin çocukluk fotoğrafını bırakmak istedim.

Bu bölümü anlatan 2 tane editi instagram hesabımdan paylaştım Onu izlemenizi kesinlikle öneriyorum çok uydu. Bölüm daha güzel aklınızda yer eder hesabımın ismi Melsss2305 hepinizi beklerim.

Böyle bir kavga bekliyor muydunuz peki?

AnormalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin