Seungmin anlatımı ile
Şuan yatağımdayım. Eve geldik. Hastanede neler olduğunu merak ediyorsunuz, değil mi? Gelin anlatayım:
Minho ellerimi öptü. Göz kapaklarım ağırlaşmıştı, artık konuşamıyordum. Sonra Jeongin girdi içeriye. Arkasında doktora benzeyen bir kadın gelmişti. Nabzıma baktı, oksijen verdi. Sakinleştirici verdiler. En son doktorun şunu söylediğini hatırlıyorum "Az zamanı var ve tedaviye yanıt vermiyor, depresyonda, moralinin düzelmesi gerekli, yoksa... ". Sanırım kurtulamayacağımdan bahsetti. Zaten kurtulamayacağım;boş, gereksiz bir tedaviden başka bir şey değil bu. Sonrasını hatırlamıyorum, gözümü açtığımda üstüm değiştirilmiş, yatak çarşafım, komodinlerim ve daha bir çok eşyam değişmişti.
Şimdi yatağımda uzanıyorum. Elimde Minho'nun bana verdiği kolye var. O benim için çok özel bir kolye. Yıllardır özenle saklıyor, her zaman temizliyorum. Bugüne kadar hiç takmadım, kıyamıyorum ona. Bana Minho'yu anımsatıyor.
Flash back
"Hey Seung! Bir dakika bekle! "
"M-minho? Niye burdasın, evde olman gerekmiyor mu? "
Sesim kırılıyordu. Kahretsin! Ne biçim hastalık bu!
"Evet ama sana bir şey vereceğim, hemen eve mi gitmen gerekli? "
"Babam ç-çok kızacak... 10 dakika yeter mi? "
"Yeter de artar Minnie kkkk"
Kalbim hızla çarpmaya başlamıştı. Ne demişti o bana? Minnie? Minnie... Şuan mutluluktan ölebilirim.
"Ara sokakağa girelim olur mu Minnie? "
Yine yaptı işte Minnie dedi bana. Çok hoşuma gitmişti ve sanırım belli ediyordum. O güzel gülümsemesini sunuyordu bana. Kızardığımı hissediyorum. Korkuyordum ara sokaklardan ama o varken korkmazdım. Bunu biliyordum. O varken ne bir katil, ne bir zanlı beni korkutur.
O benim koruyucu meleğim idi.
"Evet Lino, söyle bakalım ne vereceksin bana? "
"Hahahaha Lino mu? Tatlıymış kkk. Hala hastasın sanırım Minnie, değil mi? "
"Evet, iyileşmedim henüz... "
"Bak, sana ne aldım. Aslında sadece sana değil, ikimize... "
Gözlerimi ellerine çevirdim. Biri gold, biri gümüş, kalp şeklinde 2 tane kolye vardı. Gold kaplama eşyalar severdim. Ve ikiside güzel olmasına rağmen gold olana ayrı bir şekilde tutuşmuştum. İki kolye birbirine bir mıknatısla birleşiyordu ve kalp şekli oluşturuyordu. El şeklinde yapılmıştı ve bu beni çok etkilemişti. Gerçekten ikisi de çok güzeldi. Hele ki Minho verince daha da güzel gelmişti.
"Bu kolyeyi taktıkça, hep iyi ol. Hasta olunca buna bak ve iyileş. Tamam mı? Ben olmadığımda bak ve beni hatırla. Eminim ki sana çok yakışacak. Geçmiş olsun. "
"Minho, b-bunu bizim için mi aldın? Ben ne diyeceğimi bilmiyorum, çok teşekkür ederim. Seni seviyorum. "
"Bende seni seviyorum Minnie, sen ağlıyor musun? "
"Duygulandım Lino, çok duygulandım. Çok teşekkürler. "
"Ne demek Minnie'm. Ağlama sakın, o gözlerine yazık. Şey, sarılabilir miyim sana? Dokunulmayı sevmezsin ya... "
"Sarılabilirsin tabii ki Lino'm. "
O, o bana sarıldı... Kokusunu doyasıya ciğerlerime çektim. Deniz gibi kokuyordu. Ve yoğun bir vanilya kokusu vardı. Bu da dudaklarından geliyordu. Gerçekten bu koku ona çok yakışıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İlk Aşkım...2min
Romansaİlk aşklar asla unutulmaz. Seungmin ilk kez aşık olmuştu... Ve bu kişi Lee Minho idi... İnanılmaz zamanlardı, ama gerçekti...