Bölüm geç geldi farkındayım ama baya uzun bir bölüm oldu :)İyi okumalarr<33
●
Gözlerim, bedenimin havaya kalkmasıyla yavaşça açıldı.
Kafamı kaldırıp beni taşıyan yüze bakınca içim ısındı sanki.
Ares beni kucağına almıştı. Yere bakıyordu, yüzüme dönünce gözlerimin hafif açık olduğunu görünce kaşları çakıldı.
Kısık sesle, "Uyandırdım mı seni, küçüğüm?" dedi.
Uykulu uykulu gözlerimi kırpıştırdım, sonra da Kafamı iki yana salladım. "Hayır uyandırmadın. Hâlâ uyuyorum..." dedim Kafamı göğsüne koyarken.
Yavaş adımlarla beni yukarıya taşırken hafifçe gülümsediğini hissettim.
"Odam yukarıda merdivenin karşısında."
Onaylandığını belirten bir homurtu çıkardı.
Bedenimi yukarı çıkarırken hiç zorlanmıyordu.
Kısa süre sonra bedenim yatakla buluşunca ürperdim.
"İyi geceler Nil."
"Gidecek misin?" Diye sordum kısık sesle. Ve gitmemesini umarak.
"Geri gelicem."
Kendimi yana yatırdım ve bacaklarını kendime çektim. Burnumu çekip, "Tamam." Dedim. "Çabuk gel."
"Uyu, bebeğim."
"Uyurum. İyi geceler."
Adım seslerinden sonra odamın kapısının kapanma sesi kulaklarıma doldu, ve sonra dış kapının sesi de öyle.
Gözlerim kapanmadan önce son duyduğum dışarıdan gelen müzik sesiydi. Müzik beni iyice mayıştırırken bir müddet müziği dinledim.
"Güldürmeyen, ağlatmayan
Sinsi bir ok
Öldürmeyen
Çaresi yok
Bu yaranın
Kimde kalır
Kabukları...""...Şimdi gövdemde büyüyen
Bu arsız, kimsesiz, topraksız çicek
Yüreğimde kor sürgün göğsüne
Bunu bana yapmazdın..."Uyandığımda bu yaşadıklarımızı hatırlayamayacağım için kısık sesli bir küfür savurdum.
Onunla olan tüm anılar aklımda kalsın istiyordum.
Hayır, hayır. Yalnız geçirmediğim tüm anılar aklımda kalsın istiyordum...
●●●
Sabah alarm sesiyle uyandığımda gözlerim kan çanağı gibiydi.
Saat 5 te kim kalkar!
Kalktıktan sonra dolabın önünde durup iki saat ne giysem diye düşünmüştüm sonra da kot bir pantolon ve koyu sarı renkli bir kollu tişört girmiştim.
Komutanım açık giyinme demişti çünkü.
Sonra da küçük çantama birkaç makyaj malzemesi, kulaklık, astım ilacımı ve telefonumu koyunca tamamen hazırdım.
Her şeyimi hazırladıktan sonra aynaya geçip kendime bir göz attım, mükemmeldim.
Kısa sürede dışarı çıkıp kapıyı kilitledim.
Ares gelmişti, o da benim gibi kot bir pantolon ve üzerine siyah bir tişört giymişti. Bu haliyle çok güzel bir manzara gibiydi. Arabasına yaslanmış sigara içiyordu. Geldiğini söylememiş, kapıyı da çalmamıştı. Bu yüzden onu görmenin şaşkınlığıyla kapıda dikilip kalmıştım. Belkide onun güzelliğinden büyülenmiştim ve hareket edemiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umursar Sarmaz| Yarı Texting
Teen Fiction"Ölmek mi istiyorsun?" "Öldürecek misin?" "Hayır." "Sus o zaman vasat herif."