21.Bölüm|Son Şans

3 5 0
                                    

Okullar hazır olduğunda herkesin odalara yerleşmesi istendi.Her odaya iki ışık verildi.
Biz on kişi ayrılmamak için aynı odaya sığmayı göze aldık.Sığamamayı desek daha mantıklı odada iki ranza,bir yatak vardı.5 kişi rahat sığabilirdi ama yer yatağına dört kişi sığabiliyorlardı.O yüzden Emre'yle ben yatakta yatacaktık.

Herkesin uykusu vardı o yüzden korkarak bir şekilde yattık dışarda ruhların çığlıkları vardı çok tiz ve kulağı çok acıtan çığlıklar.Cam açmamız bile yasaktı.Öğrenilene göre çığlıkları ikna edici bir şekilde dışarıya çıkarıyordu o yüzden kapılarımızı da kitlememiz istendi.

Ve ruh girdiği bedenden bir saat içinde çıkmazsa hem beden hem ruh sonsuzluğa giderdi ve o berbat anda kalırlardı ve bu hayatımda duyduğum en korkunç şeydi bu yüzden o insanı 1 saat dolmadan önce öldürmek o insan için bir iyilikti,yani bu evrene göre dönen rivayetler bu şekildeydi.

Düşünüldüğünde bende öldürülmek isterdim sonsuza kadar ailemin öldüğü anda kalmaktansa.

Uykum yoğunlaşınca herkes gibi bende kendimi uykuya bıraktım.

*Emre'nin anlatımıyla*

Tiz çığlıklar beni kendilerine çekiyordu bedenim sanki isteğim dışı çalışıyordu ağzımı açıp yardım bile isteyemiyordum.Elim kapı kolunu kavradı kiliti döndürdü ve kendini dışarıya attı nasıl dışarıya kadar çıktığımı bilmiyorum her şey hayal gibi ama şu an çığlıkların ve etrafımda dönen ruhların tam ortasındayım.

*Aden'in anlatımıyla*

Tiz çığlıkların artması uyanmama sebep oldu kalkıp etrafa bakındım.Emre yanımda değildi ve kapı ardına kadar açıktı.

*Emre'nin anlatımıyla*

İlk başta vücudumu alevler kapladı gibi hissettim sonrasında dondurucu bir soğuk varmış gibi hissettim ve ayaklarımın yükseldiğini ayaklarımın yerden kesildiğini fark ettim.Sonra gözlerim karardı ve tekrar açtığımda o güne dönmüştüm ablamın doğum gününe onların yanındaydım ama onlara dokunamıyor sadece izleyebiliyordum.

*Aden'in anlatımıyla*

Hıçkırıklarım çoğaldı hocalarda biz de her yerde Emre'yi arıyorduk.Tiz yükselen çığlıkların olduğu bölgeye gitmemiz gerekliydi ama çığlıkları duymamamız için takılan kulaklıklar yüzünden Emre'yi bulmamız zorlaşıyordu.Ne kadar süre kaldığını bilmiyorduk bile.

*Emre'nin anlatımıyla*

Annem pasta yapıyordu bende balonlarla oynuyordum ablam kalkınca balonlarımdan birini ablama attım.Ablamla beraber koşuşturuyordum.Dokunmak istedim,sarılmak istedim,izlemek istemedim.

Babam bana ve ablama koşuşturmamamızı söylemişti ve biz de çizgi film izlemeye başlamıştık.Marsuplami.

Annemi izledim hamileydi kardeşim mi olacakmış,göz yaşlarıma engel olamıyordum.
Dokunmak,sarılmak istiyorum ama yapamıyorum.Doğum günü için birilerini aradı.Bir eli büyümüş karnında,gözleri bizdeydi.

*Aden'in anlatımıyla*

Kendimden nefret ediyorum,uyumamalı Emre'ye dikkat etmeliydim,kendimden nefret ediyorum,kendimden nefret ediyorum.

Bir süre daha dolaştık ve okulun çevresindeki ormanlıkta uçan ruhları gördük hepimiz oraya koştuk.

*Emre'nin anlatımıyla*

Annemin Aden'e kolyeyi vermesini izledim,
dediklerini,o kolyenin Aden için değerini.
İzlemek istemiyorum diye ağladım,bağırdım ama vücudumu kontrol edemiyordum beni izlemem için daha da zorluyorlardı.

Yanlış Taraf (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin