Sana Aşık Olmak [Falling For You | Bokuaka Tr]

Bölüm 1: Özlem Duymak

Yine sahalardayım efendim. Önceki bokuaka kurgum pek yeterli gelmedi bana. Bende 'Kalmam İçin Bir Sebep Ver' yazarının Bokuaka kitabını çevirmek istedim. O kitapta zaten bu çiftimiz de bir bölümde gözüküyor. (15. bölüm) Lütfen onu da okuyunn

Hadi başlayalım :')

______

ÖZET: Akaashi yeni işine başlar ve Bokuto ve kızı ile tanışır. Büyüleyici adama olan ilgisi uzaktan özleme dönüşür.

***

Akaashi Keiji tam bir hayal kırıklığıydı. Başka kimseye olmasa da kendine öyle.

Yakın zamanda üniversiteden mükemmel bir not ortalaması ile mezun olan eski edebiyat uzmanı, kariyerine başlamak için bir yayınevinde iş bulabileceğinden emindi. Onun hayali editör olmaktı. Gerçekçiydi; En alttan, hatta belki bir stajyer olarak başlaması gerektiğini biliyordu. Bunu yapacağını ve sonunda şirkette yükseleceğini düşünüyordu.

Ama beklemediği şey, en diptekinin bile onu almamasıydı.

Şehirdeki yayıncılıkla uzaktan da olsa ilgili olan her açık pozisyona başvurmuştu. 100'e yakın özgeçmiş (CV demek istiyor) sunmasına rağmen tam olarak iki röportaj yapmış ve hiçbir teklif almamıştı.

Yenilgiyi kabul etmesi biraz zaman aldı. Bundan sonra, birkaç hafta boyunca kendine acıma içinde debelenmiş, dairesinde tek başına saklanmış, yemek yemeyi, duş almayı ve normal bir insan gibi davranmayı başaramamıştı. Ancak daha sonra aslında ölmek istemediğini ve bu nedenle yemeğe ihtiyacı olduğunu fark etti ve kendini bu utanç deliğinden isteksizce kurtardı.

Duş almış, giyinmiş ve son parasını yiyecek almak için kullanmıştı. Mağazadan dönerken tesadüfen yerel bir mağazanın önünden geçti, ki bu normaldi. Ancak normal olmayan şey pencerede 'Yardım aranıyor' yazısının olmasıydı.

Bir dürtüyle içeri girmiş ve iş başvurusunda bulunmuştu. Sahibi, üniversite eğitimini ve kitaplara olan sevgisini duyduktan sonra onu hemen işe almıştı.

Akaashi bunun kötü bir iş olmadığını itiraf etti. Korkunç saatler çalışmasına gerek yoktu, herhangi bir el işi yapmasına ve vücudunu satmasına gerek yoktu. Ve bilirsiniz, kitaplar.

Yani evet, daha kötü olabilirdi.

Akaashi salı günü yeni işine başladı. Bugün cumartesi ve hafta sonu mağazanın bu kadar yoğun olmasına şaşırdı. Kapılarını açtıkları andan itibaren sürekli bir müşteri akışı vardı. İnsanları farklı bölümleri gezdiriyor, kitap bulmalarına yardımcı oluyor ve insanların satın alma işlemlerini yapıyordu. Gerçekten korkunç bir iş değildi. İnsanlarla ÇOK FAZLA konuşmak zorunda değildi ve müşteriler genellikle arkadaş canlısıydı. Yani genel olarak bakıldığında Akaashi pek de üzgün değildi.

Öğle vakti civarında, müşteri akışı biraz azalır, Akaashi etrafta dolaşır, kitapları raflara koyar, vitrinleri düzenler ve genel olarak mağazayı toparlardı.

Bir çocuğun ince sesini, kalın sesli adamın takip edişini duyunca irkildi.

"Sachiko, heyecanlı olduğunu biliyorum ama lütfen sessiz ol tatlım, tamam mı?"

"Tamam babacığım," diye cevaplıyor ince bir ses.

Akaashi döndüğünde, yanından mağazanın çocuk bölümüne doğru koşan küçük bir çocuğun bulanıklığını gördü. Arkasından bir adam onu ​​takip ediyordu.

Ve Akaashi şaşkına döndü.

Adam, kısaca Akaashi'nin şimdiye kadar gördüğü en muhteşem, mükemmel adamdı.