344 20 3
                                    

Keyifli Okumalar 😘

*

"Dila işlerin bittiyse çıkalım. Daha markete falan uğrayacağız."

Odama gelen Keremle kafamı bilgisayarımdan kaldırdım.

"Tamam sen arabaya gidekoy, geliyorum hemen."

Kerem beni onaylayıp dışarı çıkmıştı. Hemen eşyalarımı toparlayıp bilgisayarı kapattım.

Ajandama göz gezdirdiğimde bugün yapmam gereken her şeyi yapmıştım. Bunun verdiği rahatlık ve huzurla beraber odamdan çıktım.

Koridordan geçerken Kazımcanı görmüştüm. Üzgün gibi gözüküyordu.

"Kazımcan, üzgün görünüyorsun. İyi misin ablacım?"

"Bilmiyorum abla ya."

"Anlatabilirsin diyeceğim ama acelem var gitmem gerek. Yunusu arıyorum seni götürüyor, onla konuşursunuz. Akşama da gelebilirsem ben gelirim tamam mı?"

"Çok sağol abla ama gerçekten gere-"

"Sus bakayım. Yunus'a mesaj çektim geliyor almaya, bekle onu."

"Tamam ablam."

Kazımcanla vedalaştıktan sonra Keremin arabasına doğru koştum. Birazcık bekletmiş olabilirdim yani.

"Bir an gelmeyeceksin sandım."

"Kazımcanı gördüm gelirken. Üzgün gibiydi, onunla konuştum biraz ondan geç kaldım."

"Nesi varmış keretanın?"

"Seni bekletmemek için dinleyemedim çocuğu. Yunusu aradım o alacak. Akşam vaktimiz olursa gideriz değil mi?"

"Nereye?"

"Yunuslara, geleceğim dedim çocuğa."

"Gideriz inşallah."

Markete vardığımızda gereken tüm malzemeleri almıştık.

"Kerem gel Reyyan'a oyuncak alalım."

Oyuncak bölümüne geldiğimizde bir sürü Barbie olan rafa doğru gittim. Kerem de arkamdan gelmişti.

"Ben hep özenirdim bunlara. Hiç almazlardı. Hatta abim futboldan kazandığı ilk maaşıyla bana Barbie almıştı. Hala duruyor evde."

Durgunca söylediğim şeyle Kerem hafifçe tebessüm etti.

"Tamam o zaman bir tane kendine bir tane de Reyyan'a seçiyorsun."

"Saçmalama Kerem. Ben o yaşı geçtim artık."

"İş başa düştü anlaşılan."

Kereme raftaki barbieleri tek tek inceleyip geri koyuyordu. En sonunda bir tane Barbie çıkarıp benim yüzümün yanına yaklaştırdı.

"Bak bu aynı sen. Bunu sana alalım."

Barbieye baktığımda gerçekten bana çok benziyordu.

"Bu da Reyyan'a. Başka istediğin bir şey var mı?"

"Hayır, yok."

"Tamam o zaman gidelim."

Keremi kolundan tutup telefonumu çıkarttım. Raftan bir tane ken alıp ona verdim.

"Fotoğraflarını çekmezsem olmaz."

𝒉𝒆𝒓 ş𝒆𝒚𝒊𝒎 - Kerem Aktürkoğlu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin