Keyifli okumalar😘
*
Uyandığımda mutfaktan mis gibi kokular geliyordu. Kalkıp mutfağa gittiğimde ocağın başında Keremi görmüştüm. Yani birazcık seyretsek bir şey olmazdı değil mi?
Acaba benden neden hoşlanmadı diye dalıp gitmişken Keremin beni fark ettiğini kıs kıs gülerken farketmiştim.
Allah'ım yerin dibine gireyim.
"Manzara güzel galiba oralardan?"
"Evet öyle. Sofra harika gözüküyor."
Valla kızım senden korkulur.
Dila Buruk bir markadır derken boşuna demiyorduk.
Aklıma yine Tayyip Talha gelmişti. Of ben ne yapacaktım. Bunu sonra düşünmeyi kafamın bir kenarına not ettikten sonra sofraya oturdum.
Pankek miydi o?
"Nereden öğrendin bunları sen ya?"
"Tek yaşamanın faydaları diyoruz buna."
"Seni alan yaşadı valla."
Sen al yaşa gülüm.
Sus.
Arkadaşlar, sen al yaşa demedi arkadaşlar, sadece gülümsedi arkadaşlar. Ben ağlamaya gidiyorum bb.
Aldığım pankeke çikolatayı sürüp ağzıma tıktım.
Sofraya sonradan Barışla Yunus gelmişti.
Trip atmaya devam.
Go girl!
İkiside yanağımdan bir makas almıştı. Yüz vermek yok kızım.
"Naber güzellik?"
Barışı takmayıp kahvaltımı yapmaya devam ettim.
"Tripliyiz?"
"Ne bekliyordunuz pardon? Aa Barışçım, Yunuscum günaydın diyip öpüp sarılmamı mı?
"Hayır tabi ama bir günaydın diyebilirsin mesela?"
"Günaydın. Oldu mu?"
"Oldu prensesim."
Barışa dil çıkarıp yemeğimi yemeye devam ettim.
"Ay kızım yeter beni yemediğin kaldı bir. Hem hazırlan çabuk çıkacağız."
Ağzımdaki lokmayı bitirip konuşmaya başladım.
"Lokmalarımı mı sayıyorsun sen benim ya? Hem hazırım ben."
"Hadi çıkalım hazırsanız."
Kerem geldikten sonra hep beraber çıkıp Florya Metin Oktay Tesisleri'ne doğru yola koyulduk.
Yolda fotoğraf çekip story koymayı da unutmadım tabi ki.
Tesislere geldiğimizde ben hala Talhaya ulaşmaya çalışıyordum.
"Boşuna uğraşma, açmaz."
Barışa tip tip baktım. Sinir şey. Artık ne dediyseniz çocuğa mesajlarıma bile cevap vermiyor.
"Engellemiş zaten. Of ya! Benim planlarım vardı daha onları yapacaktık."
"Ne planın olabilir acaba onunla?"
